19. Bölüm: Çınlama

13 1 1
                                    

Beynimde oluşan çınlama adeta bütün beynimi ele geçirmişti. Bütün vücudumu bir anda saran titreme ile sarsıldım.

"Sasha sen arabaya geç."
Kavga ortamı oluşacak gibi görünüyordu ve ben ne halde olursam olayım buna izin veremezdim.

"Hayır Felix. Ne yaşayacaksak birlikte yaşayacağız." Dedim üstüne basa basa.

"Şu halini görmüyor musun? Kendine eziyet etmeyi bırak artık. Zaten iyi değilsin iyice perişan olacaksın. Arabada beklemen en doğrusu"
Dediğinde gözlerimi gözlerine diktim.

"Hayır Felix. Tüm bu olanlara kayıtsız  kalıp arabada beklemeyeceğim."
Dediğim de gözlerini devirdi. Gözlerini Mark'ın üzerine dikerek kaşlarıyla beni işaret etti. Mark boğazını temizleyerek tebessüm etti. Yanıma doğru yaklaşarak kulağıma fısıldamaya başladı

"En azından arkamızda kal Sasha. Bizi zor duruma sokma lütfen" dediğinde başımı onaylarcasına hareket ettirdim.

"Şu inadın bir tek bana değil mi?"

Felix kendi kendine söylendiğinde onun dediklerine aldırış etmeden mezarlıkta adımlamaya başladım. Adımlarım annemin mezarına yaklaşınca anlamsızca kaşlarımı çattım. Felix, Brian ve Mark'ın da kafasında aynı soru işareti olduğuna adım kadar emindim. Gözlerim sırasıyla üstlerine diktiğimde anlam veremeyerek birbirlerine bakıyorlardı. Daha sonrasında hepsinin gözleri gözlerimi buldu.

"Sasha, orada Richard'ı gördüğüne emin misin?"

Dedi Brian kaşlarını çatarak.
Evet dercesine kafamı salladım. Onu görmüştüm, annemin mezarı'nın olduğu yer de dikiliyordu. Ya şimdi, neredeydi? Mezarlığın başında veya etrafında hiçkimse yoktu.

"E öyleyse nerede?" Dedi Brian anlamsızca.

"Bilmiyorum, ama onu gördüm Brian. Oydu eminim" dediğimde Felix elini boynuna götürerek okşadı.

"Yanlış görmüş veya benzetmiş olabilir misin Sasha? Orada kimse yok." Felix emin olmak istercesine gözlerime bakıyor, ama olamıyor gibi görünüyordu.

"Gördüm Felix" kendimden emindim. Mezarın başında dikilen birisi vardı ve o kişi Richard idi.

Brian boğazını temizleyerek söze girdi.
"Mezarlığa bakalım. Etrafında bulmaca bulabilecek miyiz diye. Sonrasını düşünürüz" diyerek annemin mezarına doğru ilerlediğinde hemen ardından peşine takıldık. Adımlarımız mezarlığın dibinde son bulduğunda gözlerim istemsizce mezar taşına takılı kaldı.

PERLA EVANS

Sol gözümden düşen bir damla yaş yanağımdan akarak dudağıma vardığın da istemsizce iç çektiğimde Felix'in gözleri endişeyle üzerime doğruldu.

"Eğer istersen arabada bekleyebilirsin Sasha. Biz hallederiz" dedi saçımı okşayarak.

Kafamı hayır dercesine iki yana salladım. Ne olursa olsun onlarla beraber olmalıydım. Felix, bu sefer inadıma yenik düşeceğe benzemiyordu. Cebinden çıkarttığı araba anahtarlığını bana uzatarak gitmem için ısrarlı gözlerle bana bakıyordu. Derin nefes vererek bana uzattığı anahtarlığı aldım. Yanlarından uzaklaşarak arabaya doğru ilerlediğimde onlar kağıt aramaya devam ediyordu. Adımlarım mezarlığın sonunda son bulduğunda duraksadım. Son kez arkama dönüp bir kez daha bakmak istedim. Gözlerim mezarlığa takılı kaldığında Felix merakla kafasını çevirip gözlerini gözlerimle buluşturdu. Kaşlarıyla arabaya binmem için işaret ettiğinde onaylarcasına kafamı salladım. Araba'nın şoför koltuğunun yanındaki koltuğa binerek kapıyı kapattım. Sessiz bir ortamda olsam da içimde olan çığlıklar bu sessizliği bozuyordu. Sakinleşmek istercesine gözlerimi kapadım, rahatlamalı ve kendime gelmeliydim. Arkama rahatlamak istercesine yaslanarak gözlerimi kapalı tutmaya devam ettim. Derin nefes verirken şoför tarafındaki kapı'nın açıldığını duydum. Kapı kapandığında Felix'in olduğunu varsayarak gözlerimi açma gereksiniminde bulunmadım. Araba çalışarak hızla sürülmeye başladığında anlamsızca kaşlarımı çattım. Mark ve Brian? Onları neden almamıştık? Diye düşünerekten gözlerimi araladığımda yanımda ki kişinin de Felix olmadığını anladığımda gözlerim kocaman açıldı.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 22, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

MUTASYON (Mutasyonun Doğuşu)Where stories live. Discover now