1 : preparation for party

1.3K 128 36
                                    

ep

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

ep.1

preparation for party

Partileri severdim.

Ama gideceğimiz türden partileri sevmezdim.

Hastanenin bağış gecesi tarzında ayarladığı bir etkinlikti. Babam ve annem ise hastanenin avukatları olduklarından davetlilerdi, tabii ben de. Bu durumlarda Alice yerine ben Avustralya'da olmak istiyordum. Kız kardeşim, yüksek lisansını tamamlamak için gitmişti. O da avukattı. Annem ve babam gibi. Bense son yılında okulunu dondurmuş junior avukat sayılırdım.

Şehrin sosyete kısmında tanınıyorduk, ailemiz sayesinde. Kim, Park ve Jeon soyadına sahip bu 3 aileyi magazin izlemeyenler dışında herkes tanırdı. Ne işe yaradığını bilmiyordum bu ünlü soyadın, ben öylesine yaşıyordum son birkaç yıldır. Baba parası yiyordum.

Annem Jeon'ların avukatıyken babam Kim'lerin avukatıydı, aynı zamanda hepsi çocukluk arkadaşıydı. Bir zaman sonra bu olay akraba olayına dönmüştü, büyükannem ve büyükbabamda avukattı. Onlarda büyükanne ile büyükbaba Jeon ve Kim'lerin avukatlığını yapmışlardı. Jennie tek çocuktu, babam aynı zamanda onun da avukatı olarak geçiyordu. Belki ben de Jeon'ların oğullarının birinin avukatlığını yapardım ilerde. Eğer yanlış hatırlamıyorsam ikisi de benden büyüktü. Tabii önce okulu bitirmem gerekiyordu.

"Gerçekten bir ara Fransızca Hukuk okumayı düşünmüştün değil mi?"

Jennie her zamanki gibi odamdaki kitaplığın başındaydı, hukuk kitaplarını inceliyordu.

"Liseyi Fransız okulunda bitirdik, değerlendirmiş olurdum. Hala kötü bir fikir gibi gelmiyor, son senemi orada bitirebilir miyim acaba?" diye mırıldandım odamdaki banyonun yanındaki kapısız kısa koridora girerken, kıyafet odam vardı. Markaları seviyordum.

"Influencerlık işini ne yapacaksın?" diye sordu Jennie peşimden gelirken.

"Link bırakıp durayım mı yani?" diye homurdandım, akşam ne giyeceğimi düşünüyordum. Bahsettiği şeyin teklifini düşünmemiştim bile.

Omzunu silkerken kendi kıyafetinin kılıfını açıp ayaklı askılığa astı. Gelirken evine uğrayıp kıyafetini ve ayakkabılarını almıştık.

"Fazla abartı olmaz diye düşündüm," dedikten sonra kenara çekildiğinde elbiseyi görebilmiştim. Ne giyse yakışıyordu, abartı olmayan şeyler bile onda fazla güzel duruyordu. Siyah saten tarzda bir gömlek ve aynı renk çizgili etek getirmişti, gömlek etekten bir karış kısaydı.

"Yeterli bence," dedim dudaklarımı büzerek, güzeldi. Üzerinde güzel duracağına da emindim.

"Elbise mi? Gömlek-pantolon-ceket mi?" diye sordum açık dolabıma dönerken.

old woundsWhere stories live. Discover now