5 Aralık 2020 Perşembe
Saat: 20.00
Ekmek aralarını afiyetle yemişler, üstüne de bir küçük helva açmışlardı. Gece çok güzel geçiyordu.
"Eee peki sonra ne oldu? Uzay koç çok kızdı mı size?"
Yıldız kahkahalar içinde çayını masaya koyup başını hayır anlamında salladı.
"Hiç kızmadı hatta o da bize katıldı biliyor musun?"
"Ciddi misin? Ahahah görmek isterdim. Uzay koçun bu yönünü dışardaki biri hiç görmemiştir herhalde."
"Evet, dışarıdan disiplinli biri gibi gözükse de içinde çok anlayışlı ve sevgi dolu biri vardır."
Kahkahaları dinmişti yerine tüm yemek boyunca yüzlerinden düşürmedikleri gülümseme gelmişti. Çaylarının son yudumlarını içip birbirlerine baktılar.
"Teşekkür ederim gerçekten, burası harika bir yer ve bu da harika bir gece oldu."
Yıldız sadece gülümsemekle yetindi. Çaylarının bittiğini fark edince sordu. "Bir tane daha içer misin?"
"Hmm olur aslında."
Yıldız ikisinin bardaklarını da alıp mutfağa geçti. İki çay koydu ve dikkatlice taşıyarak geri döndü masaya. Ortam sessizleşince Yıldız konuştu.
"Bugün de hava lodos. Çok denk geldi yoksa donardık oturduğumuz yerde valla."
"Doğru aralık ayı için fazla sıcak diyordum ben de, lodostan demek."
Yıldız elinde sıcak çay bardağı kafasını kaldırıp gökyüzüne baktı. Bir tek masalarında ve hanın koridorundaki loş ampuller yanıyordu ve yıldızlar nefis gözüküyordu.
Bora da karşısındaki Yıldız'ı izliyordu.
Öyle bir yemek yemişlerdi ki bütün kırmızı çizgileri çizmişler ama asla dokunmaya çalışmamışlardı. Hep güzel şeyler konuşmuşlardı hep kötü günlerin sağından solundan ama hiç içinden geçmemişlerdi. Aslında bu durum şu anki sessizliği açıklıyordu.
Sessizliği Taf'ın araması böldü.
"Taf naber?"
"İyiyim Levent'leydim şimdi eve bıraktı beni ama sen evde yoksun..."
"Ya ben bugün hana geldim, daha doğrusu bir arkadaşımla geldik."
Arkadaş kelimesini duyunca Taf, Yıldız sözünü bitirdiği an atladı söze.
"Arkadaş mı yaptın hemen? Lan iki gündür yoktum hemen satmışsın."
"Aahahah kardeşim olur mu öyle şey..."
"Şaka bir yana gerçekten sevindim bu arada."
"Ben de... Ee akşam evde misin? Döndün mü artık?"
"Hıhıııı..."
"İyi o zaman evde görüşürüz. En geç onda evdeyim kardeşim."
"Tamam görüşüürüüüz."
"Bay bay."
Yıldız telefonu kapatınca saate baktı sekiz buçuk olmuştu saat, gülümsedi ne kadar da hızlı geçiyordu zaman.
"Kardeşinin ismi Taf'tı değil mi?"
"Ahahah evet bir anlamının olmasını istememişler. Anlamını kızları versin istemişler. Değişik ve biraz da güzel de bir bakış açısı aslında ama garip kabul ediyorum."
आप पढ़ रहे हैं
Seni Seviyorum...
रोमांस!!!!!!!Aşırıya kaçmamaya çalışsam da +18 sahneler bulunur.!!!!!!!!! --------------------------------------------------- Sen bana Yıldız olduğumu, kadın olduğumu, yaşadığımı gösterirken sende buldum sevgiyi... İlk defa yanmayı hayal ettim günbatımı g...
