Ranpo X Okuyucu 3.Bölüm Final

834 75 91
                                    

Hayır Ranpo fotoğrafım var! İyi okumalar.

****

"Seni yakalamak sandığımdan uzun sürdü." cevap gelmeyince oraya doğru adım atmaya başladı Ranpo.

"Gerçekten cinayeti çok iyi işlemişsin." ellerini cebine atmış emin adımlarla yürüyordu.

"Ama sonunda bir yanlışlık yapacağını biliyordum."

Ranpo koltuğa her adım attığında bir cümle kuruyordu. Zaferini ilan edercesine gururlu bir sesi vardı. Ama onun aksine ne bir tepki veriyor ne de bir kelime ediyordu koltuktaki.

Ranpo zaferini çoğu zaman birinin tebrik etmesine veya çok zor davalar çözebildiği için karşısındakinin şaşırmasına alışmıştı. Böyle bir tepki görmediği için daha önce, şaşkınlık yaşıyordu şu anda.

"Neden konuşmuyorsun geleceğimi mi biliyordun?" güldü ve devam etti, "Geleceğimi düşünsen bu zamanda kendini ele vermezdin, polisler biraz sonra burada olurlar."

Yalan söylemiyordu. Polislere haber vermişti. Yaklaşık 15 dakika sonra gösteriye dahil olacaktı onlarda. Ve Ranpo dönecekti gerçek dünyaya. Bu konuda çok heyecanlı olmasada, katilin kim olduğunu öğreneceği için heyecanlıydı.

Ranpo ne kadar konuşursa konuşsun karşısındaki tek kelime etmiyordu. Ranpo yanlış bir şeyler olduğunu yeni yeni anlıyordu.

"Hey yoksa sağır mısın?"

"He-" sözünü tamamlayamadan tanıdık bir ses anında susmasına sebep oldu.

"...neden..." küçük bir mırıltı olsada, o boş binanın neresinde olsan duyulurdu.

Ranpo gözlerini sanki mümkün olacakmış gibi sonuna kadar açtı. Bu tanıdık ses...

"Neden sen olmak zorundaydı...neden..."

Ranpo yerinde kalakalmıştı. Üstünden soğuk sular akıyordu. Tek kelime edemedi. Hayal kırıklığı mı, şaşkınlık mı, üzgün mü hissedeceğini bilmiyordu. Şu anda ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Ve de o da kendine sormaya başlamıştı.

Neden o olmak zorunda?

Karşısındaki en sonunda koltuktan bir hiddetle kalktı ve ona doğru sesli bir şekilde konuştu. "Neden NEDENN onca yer varken neden Ajansta çalıştın?? Neden karşıma; düşmanımın, nefret ettiklerimin tarafında çıktın. Ben- BEN! Lanet olsun lanet olsun!! "

Ranpo ona üzgün suratla bakan S/a'e baktı. Demek üzgündü. Onca duygunun arasından ne hissedeceğini anında bulmuştu. Belki de çoktandır plan yapıyordu. Belki şu an rol yapıyordu. Ona tekrar baktı, düşündüklerinin yalan olmasını bekleyerek baktı. Umutsuzca baktı. Bir açıklama isteyerek baktı. Ona bakarken artık ne hissedeceğini biliyordu. Başarısızlık.

Onca zamandır karşısındaki kişinin katil olduğunu görmemek için kör olmak lazımdı. En yakınındakiydi, onca zaman aradığı katil oydu. Kendini sürekli, onun olduğunu düşündüm zaten kanıtlar var o olamaz diye kandırdığını şimdi fark etmişti. Aslında onun olduğu açıktı. Ranpo nasıl hata yapardı? Ama komik olan şuydu ki; şu an bile buna inanmak istemiyordu.

Bir sızı vardı kalbinde. Bir ağrı.

"Demek sendin." onca düşünce arasında diyebildiği tek şey buydu. Demek sendin. Ama sormak istediği tek şey, neden sendin?di.

S/a onun gözlerine bakıyordu sadece. Duygu karmaşası yaşıyordu oda ve dokunsan ağlayacak gibi bir hali vardı. "Ranpo, eğer sen olmasaydın hayalimi gerçekleştirebilecektim. Neden çıktın karşıma?"

BSD Karakteri x OkuyucuWhere stories live. Discover now