Pizzalar Kapınızda

25.Bölüm: Tuvalet Sırasında Aşk Önceliklidir

Merhaba

İyi okumalar diliyorum ✨

Bölüme geçmeden önce bölümü oylamayı 🌟 ve bol bol yorum 💬 yapmayı lütfen unutmayınız.

--------

25.Bölüm: Tuvalet Sırasında Aşk Önceliklidir

Midemdeki kelebeklerin sürekli birbirleri ile oynaşmasından dolayı içim kıpır kıpırdı.

Oturduğum koltukta sanki götüme batan diken varmış gibi bir sağa, bir sola dönüyor, aklımdan, gün içerisinde olanları bir kere daha geçirdiğimde anlamsız şekilde sırıtıyorken buluyordum kendimi.

Artık Çağlar'la resmi bir şekilde sevgili olmuştuk. Bugün bana pizza dilimiyle ettiği çıkma teklifi ise hala yüzümde gülücükler saçmamı sağlıyordu, tabi Sezer'in Çağlar'ın üzerine zıplayıp, yerde yuvarlanma ve bizim romantik sahnemizin içine ettiği bölümü çıkarıyorum. Öyle sahne olmadı orası sizin hayal ürününüz.

"Mavi turşum arıyor, mavi turşum arıyor..." telefonumun bir anda mavi turşum arıyor diye çalmasıyla koltuktan yuvarlanıp, yere gürültüyle çakılmam bir oldu.

"Ahhh! Belim! Gitti anam gitti!" yerde acıyla belimi tutup, kıvranıyordum. Telefon hala aynı tempoda çalmaya devam ediyordu.

"Tuana ne oldu?" diye seslendi annem mutfaktan. "O ses neydi?"

"Koltuktan düştüm!" diye bağırdım acı içerinde feryat ederek.

"Bir şeyi kırmadın değil mi?" kendimi doğrultup, sırtımı koltuğa yasladım.

"Hayır ama sanırım belim kırıldı anne. Off çok ağrıyor!" diye yerde inledim.

"İyi, iyi bir şey kırmadıysan sıkıntı yok! Kötüye bir şey olmaz."

Annemin bu söylediğine gözlerimi devirdim. Kadına ölüyorum desem bir şey kırmadıysan ölebilirsin diyecekti neredeyse sonra da kötüye bir şey olmaz sen zaten cehennemliksin diye eklemeyi de unutmayacaktı.

Acı içerisinde kıvranarak, son çalışları olan telefonu kaptığım gibi hemen aramayı yanıtladım.

"Alo?" oturduğum yerden doğrulup, yüzümü ekşiterek zar zoruna ayağa kalktım. Annemin beni telefonla konuşmamı yakalamasını ve bir de kabir soruları gibi sorularını cevaplamak istemiyordum.

"İyi akşamlar gönlümün sultanı." al işte yine kalbim güm güm diye atmaya başladı.

Kendimi, belimi tutarak zar zoruna hemen tuvalete atıp, ardımdan kapıyı kilitledim.

"Sana kaç defa tekrar etmem gerekiyor bana böyle şeyler söyleme diye. Sen benim kalbimi durdurmak mı istiyorsun?" diye sistemle sordum Çağlar'a. "Bak böyle amacın varsa eğer bu yolda tam gaz ilerliyorsun."

Attığı mesajlar kalbimi durdurmaya yetmiyormuş gibi bir de böyle sesli söyleyince ölecekmiş gibi oluyordum.

"Niye sevgilim değil misin? Söyleyemez miyim?" bunu söylerken bile çapkın çapkın sırıttığına ve beni deli etmeye çalıştığına emindim.

Ah yine sevgili sözcüğünü kullanıyordu. Bugün bu kaçıncıydı bilmiyorum ama her söylediğinde kalbim deli gibi atıyordu. "İyi bende senin sevgilin olarak yarın, bana böyle sözler kullandığın için seni dövme yetkisini kendimde buluyorum." ilerleyip, klozet kapağının üzerine oturdum.

Ne romantik bir insandım ama sevgilimle tuvalette konuşuyordum. Bundan daha romantik sahneleri televizyonda bile göremezsiniz çünkü bu Tuana farkı.