BÖLÜM 2

6.8K 387 395
                                    

Bennn geldim çilekli turtalarım🍓 nasılsınız bakalım? İlk bölüme gösterdiğiniz ilği beni çok ama çok mutlu etti🤗 hadi bakalım şimdi bölüme geçelim ❤️ yorumlarda buluşalım😘❤️

Bölüm şarkısı : Hüsnü Arkan : Kırık Hava

🥀🥀🥀

İzmir sanki bir haftadır ağlıyor gibi. Yağmur damlalarını bir dakika bile durdurmamıştı. Hare'nin içi gibiydi sanki gökyüzü karanlık ve yağışlı. Kalbi kan ağlıyordu. Taner'in boynundaki o küçük morluk Hare'yi yıkmaya yetmiş üzüntüden bedbaht bir hale getirmişti. Küçük Yağmur'un ortaya attığı bomba ile Taner ne cevap vereceğini bile bilememişti. Semih Bey'in öfkeli bakışları Taner'e doğru çevrilirken. Aliye Hanım ise utançtan başını bile kaldırıp Hare'nin yüzüne bakamamıştı.

Hare yine soğuk kanlı bir şekilde yerinden kalkmış içinde depremler olurken duruşundan hiç ödün vermeden mutfağa geçmişti. Duruşu soğuktu, umursamazdı ama içi. İçinde büyük sarsıntılı depremler vardı, enkaz gibiydi sanki. Aslında alışması lazımdı sarsılmaması lazımdı. Ama olmuyordu. Sarsılıyordu. İçinde Taner'in aşkı ile yeşerttiği orman yanıyordu. Yanğın vardı yüreğinde yanıyordu. Ama su dökecek kimse yoktu. Mutfak kapısından bahçeye doğru çıktı. Hava nisan ayına rağmen oldukça soğuktu. Kollarını birbirine bağlayıp zümrüt yeşili gözlerini karanlık gökyüzüne çevirdi.

Karanlık gökyüzündeki yıldızlar Hare'nin zümrüt yeşili gözlerine düştü. Hare dalmış gökyüzüne bakarken omzuna konulan ceket ile irkildi. Öyle dalmıştı ki soğuğu hissetmiyordu bile. Esra Hare kalktığında hemen peşinden çay bahanesi ile kalkmıştı. İçeride inanılmaz bir kaos vardı. Salona ölüm sessizliği çökmüştü sanki. Esra bir süre Hare'yi yanlız bırakmak adına yanına yaklaşmak istemedi ama Hare'nin üşüyen ve titreyen bedenine daha fazla kayıtsız kalamadı ve omzundaki ceketi Hare'nin omuzlarına bıraktı. Oda kafasını gökyüzüne kaldırıp yıldızları izlemeye başladı.

"Elbet bir gün fark edecek seni Hare. Elbet o Arzu'nun gerçek yüzünü görecek. Sana bekle sabret diyemem bu sana haksızlık olur. Ama umudunu asla yitirme ablam. Bende Erhan ile kolay kavuşmadım ama vazgeçmedim. Umudumu yitirmedim. Sende yitirme umudunu Harem."

Hare şaşkınlık ile Esra'ya doğru çevirdi yüzünü öyle şaşkındı ki. Eli ayağı kontrolsüz titremeye başlamıştı. Bu aşkı Öykü'den başka bilen yoktu. Artık bu kadar belli ediyormuydu? Panikle konuşmaya başladı Hare.

"Yok Esra Abla! Sen yanlış anlamışsın ben içerde bunaldım biraz ondan çıktım. Taner ile alakası yok yani."

Esra Hare'nin panikleyen haline küçük bir kahkaha attı. Çok seviyordu Hare'yi duruşunu, düşüncelerini. Çok isterdi kardeşi ile birlikte olmasını ama Arzu zehirli bir yılan gibi sokmuştu Taner'i herkesin gördüğü şeyleri Taner bir türlü görmüyordu. Narin ellerini Hare'nin yanaklarına yerleştirdi ve abla şevkati ile okşadı.

"Korkma belli etmiyorsun aşkını. Sadece bende seninle aynı yollardan geçtiğim için biliyorum. Erhan Abin neler çektirdi bana sen biliyorsun. Olmaz dedi, yaşın küçük dedi,sen zengin kızısın dedi. Dedi Allah dedi. Seni en iyi ben anlarım kuzum. Çileni en iyi ben bilirim. Nasıl başın dik çıktın salondan hayran kaldım. Ben çıkamazdım bu kadar başım dik. Keşke vazgeçebilsen Hare. Ama geçemezsin biliyorum. İçin onu başka kadınlar ile görünce yanar biliyorum. Tek duam Taner'in aklının başına gelmesi."

Hare sıkıca Esra'ya sarılıp omzuna göz yaşlarını bıraktı. Taner'in ailesinden birinden destek görmek onu oldukça mutlu etmişti. Ama bu mutluluk farazi bir mutluluktu. Taner boynundaki morluktan utanmayacak çekinmeyecek kadar çok seviyordu Arzu'yu Hare bu gerçekle bir kere daha omuzlarını düşürdü. Sonra kendisini hızla topladı ve Esra'dan ayrıldı. Esra Hare'nin ani hareketi ile oldukça şaşırdı. Hare'nin kızaran yanaklarından utandığını anlamıştı. Hare'nin çabuk çabuk konuşması ile gülümsedi Esra.

EVCİLİK OYUNU Where stories live. Discover now