EVCİLİK OYUNU

BÖLÜM 9

Ben geldim çikolatalı keklerim nasılsınız? Nasıl düğün günü Taner'e yeterince küfür ettik mi? Şimdi sıkı durun kötü günler bitti 😎 sırada daha kötü günler var🥳 hadi bakalım bölüme geçelim 🥰

Yıldıza bastıysak okuyalım mı? ⭐
🥀🥀🥀🥀

Zaman arsız bir çocuk gibi hiç durmadan ilerliyordu. Hare ve Taner'in düğünün üzerinden neredeyse bir buçuk ay geçmişti. Ama hayatlarında değişen pek fazla bir şey olmamıştı. Taner annesinin kendilerine uğramadığı zamanlar soluğu Arzu'nun yanında alıyor onunla vakit geçiriyordu. Hare ise kendisini yoğun bir iş temposuna kaptırmış, durmadan çalışıyor, nefes dahi almıyordu.

Biliyordu ki kendisini meşgul edecek şeyler bulmazsa kafayı yeme noktasına gelecekti. Durmadan çalışıyor, hatta bazen eve iş getirdiği bile oluyordu. Taner cephesinde ise sular bir türlü durulmuyor, Arzu gün geçtikçe daha asi, daha saldırgan oluyordu. Taner Arzu'nun bu hallerine anlam vermese de Arzu iki ateş arasında sıkışmış kalmıştı. Bazı geceler Özgür geliyor ya da o gidiyordu. Taner'in sık ziyaretleri işini iyice zorlaştırıyor, o zamanlarda Özgür'e söyleyecek yalan bulmakta zorlanıyordu. Özgür Taner'e göre daha baskıcı, daha kıskanç bir adamdı.

Taner'in karışmadığı, müsaade ettiği şeylere Özgür kesinlikle müsaade etmiyor, üzerinde oldukça yoğun bir baskı uyguluyordu. Bazen çat kapı geliyor, sık sık görüntülü aramalar yapıyor, Arzu'yu bir saniye bile yalnız bırakmıyordu. Arzu Taner'e her defasında yakalanmaktan kıl payı kurtuluyordu. Fakat, Taner'in dikkatini çektiğinindi farkındaydı artık. Sürekli çıkardığı anlamsız kavgalarında bunda payı büyüktü. Taner Hare ile nişanlandığı günden beri Arzu ile hiç bir temas kurmuyor, sadece alnından, yanağından öpüyordu. Arzu her seferinde bundan kavga çıkartıyor ve Taner'i evden kovuyordu.

Bunu yapmasının sebebi Özgür'ün baskıcı tavırlarıydı, telefonlarını onu açmadığı için onu eve gelmek ile tehdit ediyor ya da ısrarla görüntülü arıyordu. Arzu bu zamanlarda büyük bir çıkmaza giriyor ve hırsını Taner'den çıkarıyordu. Taner, bu zamanlarda ne yapacağını bilemiyor oldukça alttan almaya çalışıyor basit kıskançlık krizleri sanıyordu ve üzerine gitmemeye dikkat ediyordu.

Hare ise büyük bir boş vermişlik içindeydi. Etrafında neler oluyor neler bitiyor farkında değilmiş gibi davranmaya çalışıyordu. İçten içe mum gibi eriyor ama yine de dik durmaya çalışıyordu. Hare dalmış bir şekilde bilgisayar ekranındaki hesapları incelerken çalan telefonu ile irkildi. Ters duran telefonu çevirip arayan kişiye baktığında arayan kişinin kayınvalidesi olduğunu gördü ve hemen telefonu cevapladı. Yaşlı kadının neşeli sesi Hare'nin gülümsemesine sebep oldu.

"Hare kızım akşama yemek yapma anneciğim, Oktay kulüpten arkadaşları ile yemeğe çıkacakmış, Beyza ise yaklaşan finalleri için arkadaşında ders çalışacakmış. Bende haberim yok bir sürü yemek yaptım. Akşam size gelirim hem yemek yer hem otururuz annem olur mu?"

Hare son zamanlarda kaynanasının sık sık kendine gelmesine oldukça şaşırıyordu, çünkü hiç Aliye Hanım'ın tarzı şeyler değildi. Aliye Hanım'ın gelmesinin sebebinin altında ise çok başka sebepler vardı. Geçen gün pazarda karşılaştığı komşusu "Taner'i Arzu'nun evine girerken gördük. Oğlun hala görüşmeye devam mı ediyor yoksa?" demiş ve Aliye Hanım'ın içine kurt düşürmüştü. Aliye Hanım biliyordu ki böyle bir şey varsa bile gelini söylemez onlar üzülmesin diye susardı. O yüzden utana sıkıla hemen hemen her gün onları ziyaret ediyor geç saatlere kadar oturuyordu.

Taner bu ziyaretlerden hiç memnun olmasa da Hare oldukça mutluydu. Aliye Hanım geldiği zaman sanki evi gerçek bir yuva oluyor o soğuk taş duvarlar ısınıyordu. Hare fazla sessiz kaldığını anlayıp telefonda kendinden ses bekleyen yaşlı kadını yanıtladı.