34-Çözüm

101K 6.3K 2.7K
                                    


Önce beğenelim mi?❤️

"Şimdi beni dinleyecek misin?" diye sormuştu. Dinlemek istiyor muydum? İçimde ki ses tüm kalbinle hemde diye bas bas bağırıyordu.

Elimle dışarı da ki oturma alanını işaret ettim. Yüzümde ki donuk ifade yerli yerindeydi. Oktay'ın gittiği yöne baktığım da kendisinden eser bile kalmamıştı. Gözleri beni takip edip, baktığım yere baktığında ağzının içinde birşeyler mırıldandı ama anlamadım.

Sonrasında işaret ettiğim yere gidip bacaklarını aralayarak oturdu. Kafasını geriye yaslayıp özlem dolu gözlerle bana baktı. Özlem dolu diyordum çünkü bakışlarında kendimi görüyordum. Dolu dolu bakıyordu.

Çok şaşırdığım bir konu ise Oktay için tek kelime bile etmemiş olmasıydı. Benim tanıdığım Ali'nin ortalığı yakıp yıkması gerekirdi. Sessizliği hayra alamet değildi.

Ufak adımlarla yanı başına gidip tabure mi olduğu yerden alıp yanından uzaklaştırdım. Dikkatle hareketlerimi izliyordu. Gerekli mesafeyi koyup oturduğumda şortumdan dolayı açıkta kalan bacaklarıma kısa bir bakış atıp kafasını çevirmişti. Homurdanmıştı.

İçinden neler geçtiğini az çok tahmin edebiliyordum. Kısa giymeme takıntılı olduğunu, bir çok kez uyardığını ama bir kere bile dinlemediğimi...

"Homurdanmaya mı geldin buraya?" diye diklendim. Dün ki çocuk yoktu karşısında. Sabırla derin bir nefes aldı. Telefonunu cebinden çıkartıp kilidini açarak içinden bir şeyler yapıp önüme bıraktı telefonunu.

Eliyle almamı işaret etti. Almadım. "Lütfen Asya, bana hiç mi güvenin yok." dedi. Aldım. Elimde o kızla en başından itibaren olan konuşmaları duruyordu. Sinirle yaşlanan gözlerimi ona doğru kaldırdım tekrardan. Gözlerini bacaklarına düşürdü. Bende telefonuna...

Sıradan konuşmalardı üstün körü bakıp geçiyordum önemli olan yerlerde hafif duraksıyordum. 'Teyzem kızı' yazıyordu bazı yerlerde bazı yerlerde ise 'Çakma kuzen' kaşlarım çatıldı. Bildiğim kadarı ile Ali'nin bir kuzeni yoktu. Bunlar yaklaşık iki üç sene önceye dayalı mesajlardı. Çok uzun aralıklar ile mesajlaşmıştılar ayda üç dört mesajı geçmiyordu konuşmaları.

Hızlı hızlı indiğim yerlerde bir mesaj dikkatimi çekti. 'Erkeklerden hoşlansaydım eğer ilk seni ayartmaya çalışırdım.' yazmıştı devamında random atmıştı. Ciddi miydi değil miydi anlayamadım. Kaşlarım daha da çatıldı. Ne demek 'Erkeklerden hoşlansaydım. ' hoşlanmıyor muydu? Neydi ilgi alanı kızlar mı?

Devamı göz attım hemen Ali'nin cevabı beni oldukça şaşırtmıştı. 'Erkeklerden hoşlansaydın dahi bakacağım son kız sen olurdun cimcime kardeşimden öte değilsin bende, biliyorsun.' demişti dümdüz hiç bir emoji vesaire eklemeden sonuna...

Gözlerimi kısa bir an Ali'ye kaldırdım. Göz göze geldik kalbim tekledi. İçimde çırpınan bir şeyler vardı ve sanki ben batmak üzereydim.

Telefonuna geri döndüğüm de aşağıya doğru kaydırmaya devam ettim. Sonrasın da onun tok sesini işittim.

"Teyzemin evlatlık kızı. Üniversite yıllarımız genelde birlikte geçti. Üvey olabilir ama bizim için öz evlattan farkı yok. Çocukluğundan beri teyzem ile birlikte. Benim okuduğum üniversiteyi kazandığı için teyzem göz kulak olmamı istedi. Okul dönemimiz birlikte geçti yediğimiz, içtiğimiz ayrı gitmedi o günlerde. O zamanlarımı sen bilmezsin Asya, ergenlikten çıkış dönemlerimdi kilo artışı fazlaca olmuştu. O da benimle aynı şekildeydi. Birlikte spora başladık, forma girdik. " sustu kısa bir an...

Gördüğüm fotoğraflara geliyordu açıklaması sanırım derince bir yutkundum. Ben boşuna mı ortalığı yakıp yıkıp buralara gelmiştim.

Büyük Adamın Küçük Kadını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin