14-Farkındalık

177K 5.9K 1.8K
                                    

Merhabalar çok beklettim biliyorum ama ben çok yorgun bir savaşçıyım arada sizide unutmamaya çalışıyorum.

Her mesaja cevap vermeyi gerçekten çok istiyorum, verebildiğim kadar yanıtlamayada çalışıyorum. Cevap yazamadıklarım lütfen alınmasın. 💚

Ufakta bir sınır koyup bölüme başlıyorum.
850 beğeni 300 yorum 😊

Bölüm Ali'nin anlatımından yazılmıştır.

Bu kız benim sonum olacaktı. Ona dokunduğumda bana karşı çıkmayışı beni deli ediyordu. Kendimi ona dokunmaktan geri de alamıyordum. Küçüktü bana göre oldukça küçüktü ama yaşına göre de fazlasıyla ateş parçasıydı.

Bakışı, duruşu, konuşması, giyinişi ve en önemlisi her zamanki dik duruşu beni kendine fazlasıyla çekmeye yetiyordu. Asiydi, onu her uyarışımda tamam diyip geçmesi ama gene kendi bildiğini okuması özellikle kıyafayet seçimleri bir gün benim sonum olacaktı.

İki haftalık bir iş seyahatine çıkmıştım Asya'ya sadece bir mesajla bildirmiştim. Ondan lik defa bu kadar uzun süreli uzak kalacaktım.

Düşünmem gerekiyordu. Etrafımda dolandıkça mantıklı kararlar veremiyordum. Onu istiyormuydum kendime? Yapabilirmiyim? Annesine verdiğim sözü çiğneyebilirmiydim? Sorular aklımı bir bir işgal etmişti bu iki hafta içinde...

Ona dokunduğumda hissettiklerim canlandı aklımda şuana kadar hissetmediğim şeyleri hissetmiştim, boynuma yaptıkları düştü zihnime öpmüş birde üstüne emmişti o hareketi bile beni sınıra getirmeye yetmişti, yeni yetme ergenler gibi boşalacaktım neredeyse...

Olurdu, hissettiğim bu şeyleri kaybetmek istemiyordum ne olduğundan hala tam emin olamasam da onun benim yanımda olmasının verdiği duygular çok başkaydı.

İstanbul'a döndüğünde ilk işim Asya'lara gitmek olmuştu beni nasıl karşılayacağını az çok tahmin edebiliyorum, sağlam bir trip atacağına da emindim.

Düşündüğüm gibi olmuştu yüzüme bile bakmamıştı, ben ise ailesinin yanımızda olmasını pek umursamadan bakışlarımı güzel yüzünden çekmemiştim.

Özlemiştim... Hemde çok bunu onu görünce çok daha iyi anlamıştım.

Okula gideceği vakit geldiğinde çıkması gerektiğini söylemiş, beni beklemesini beraber çıkalım diye söylemiştim. Beklemişti fakat dışarı çıktığımızda beni beklemeden devam etmiş, seslenişlerime aldırış bile etmemişti ahh Asya ahh senden çekeceğim vardı.

Araçla önüne geçmiş binmesini istemiştim ama benim inadı inat kızım tarafından reddedilmiştim.

Son çareyi sırtıma atıp, araca bindirmekte bulmuştum. İnmeye çalışmış engel olmuştum. "Özledim" demiştim bu kelimeyi duyduğunda ki şaşkınlığı hala aklımdaydı, gülümsedim. Şaşkın kızım benim sonrasında kollarımda ağlamış, sakinleşmişti.

Sonrası ise hayallerimden bile güzeldi. Ateş parçamla yüzeysel birşeyler yaşamış onun tenini dudaklarımla tatmıştım ve bundan sonra vazgeçemezdim. O benim için bu kadar çabalarken benim onun çabalarını boşa çıkarmaya hakkım da yoktu.

Olanlardan sonra onu okula bırakmış dersi bitince beni aramasını istemiştim. O it etrafında gezerken öylece bırakamazdım. Gerekirse okula getirir gelip geri de almasını bilirdim.

Çocuğa yaptıklarıma rağmen boş durmayacağını gözlerinden çok net anlamıştım ergenliğinin getirisiyle kanı deli kaynıyordu, anlayabiliyordum.

Asya bir saate dersinin biteceğini haber verdiğinde on dakika erkenden gelmiş kapıya aracı çekmiş, içeride beklemeye başlamıştım. Dediği vakit geçmiş gelmeyince araçta sıkılıp dışarı adımımı atıp araca yaslanıp beklemeyi tercih etmiştim.

Büyük Adamın Küçük Kadını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin