KORKU

1K 81 12
                                    


Çıplak ayaklarım soğuk zeminde yankılanırken ayak altlarımda hissettiğim acı, duygularım kadar derin değildi.

Bitmek tükenmek bilmeyen yağmur bardaktan boşalırcasına tüm günahlarımı silip atmaya çalışıyor gibiydi.

Üzerimde bulunan ceket yetersiz gelirken elimdeki ayakkabıları önünden geçtiğim bir çöp konteynerine savurdum.

Üşüyen bacaklarım titrerken tek düşündüğüm şey onun yanında olmaktı.

Ona yetişmekti...

Akan burnumu içime çekerken öksürüklerimin çoğaldığını fark ettim.

Sırtımdaki çanta belime ağırlık yaparken ayağımdan sızan kan daha belirginleşmişti.

Bahçe kapısına nihayet vardığımda sırılsıklam saçlarım tenime yapışmıştı.

Kalbimin gümbürdemesi üzerine kapıyı açmak üzereyken önümü kesen güvenlikle durakladım.

Beni tanımaya çalışır bir hâl takınırken şaşkınca gözlerini açtı.

"Ayliz Hanım?"

"Kapıyı açar mısınız,ona haber vermeyin lütfen."

Anlayışla başını sallarken açtığı kapıdan koşar adımlarla içeri geçmek için hissettiğim koyu ve derin duygular bedenimi esir almıştı.

Evin kapısını çalmak üzereyken güvenliğin sesini işittim.

"Efendim,kendisi arka bahçede."

Yağmur'un şiddeti artmışken şemsiyesini rüzgarın hızından dolayı iki eliyle tutan güvenlik tekrar kulübesine girerken arka bahçeye doğru adımladım.

Arkası dönük bir biçimde yağan yağmura karşı inatla gök yüzünde olmayı sürdüren aya bakarken giymis olduğu ıslanan siyah gömlek sırtını gözler önüne sermişti.

Bir sigara yakmak için uzandığı yan masadan çakmak ve sigarayı alarak yaktı asilce dudaklarına yerleştirdi.

Havaya doğru üflediği duman oksijeni parçalarken nefesimi kesiyordu.

Islanmış olan pantolonumla ona doğru ilerlerken çektiğim burnum her geçen saniye daha çok sızlıyordu.

Adım seslerim ıslak çimlerde birleşirken hızla arkasını döndü.

Ağzındaki sigarayı eline alarak kolunu aşağı doğru bıraktı.

İşte...Sonunda karşısındaydım.Korkusuzca ve Cesaretle ilk defa kendimden bu kadar emin hissediyordum.

Gözleri karmaşa içerisine girmiş hislerle dolup taşarken hiçbir şeyi umursamadan
aramızdaki mesafeyi kapatmak için birkaç adım attım.

Dolmuş olan gözlerimi aylardır süren ayrılıktan dolayı içime çekerken ayaklarımın tutunamadığını hissettim.

"Ne işin var burada?"

Açıklamam neydi?Ne diyebilirdim ki? Olmuş olan tüm olaylardan sonra bir anda karşısına çıkıp aramızdaki tüm engelleri yıkmıştım.

Benim aramıza ördüğüm duvarlar ve onun duvarlar üstüne çektiği tellerin bedenimin her bir tarafını çizip kan revan içinde bırakacağını bilsem de tüm çıplaklığımla o yolda yürümeye kararlıydım.

Sigarasını yere atarak kollarımın yanından tutarak başını bana doğru eğdi.

"Ne oldu Ayliz?"

Her şeyden sonra üstesinden gelebilir miydik?

Beni tehdit etmesine, canımı yakmasına ve akşamlarca ağlatmasına rağmen görmezden gelerek devam edebilir miydim?

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 22, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

TUTKUWhere stories live. Discover now