Still Still Still (Türkçe Çeviri)

6.Bölüm:Supernova

Pazar sıkıcıydı.

Pazartesi daha sıkıcıydı.

Salı ondan bile sıkıcıydı.

Chuuya bunu kabul etmekten nefret ediyordu ama Çarşamba gününe kadar, aslında Osamu Dazai olan yanındaki dikeni özlediğini fark etti. Dazai'ye bu kadar tatmin vereceğinden değil.

Chuuya işe yaramadı değil. O yaptı. Bu hafta başında iki dergi röportajı yaptı ve geceleri şarkıyı düzenlemeye çalıştı. Anahtar kelime olmaya çalışıldı. Chuuya, kendisiyle hayal kırıklığına uğramadan önce ortak şarkıya en fazla yirmi dakika harcayabilirdi. Ama kahretsin, Dazai'nin haklı olduğunu kabul etmek istemiyordu.

İyi insan lafın üstüne gelir.

Chuuya gitarını tıngırdatırken, bir akor fikri kafasına takılmıştı, telefonunun yanında titrediğini hissetti. Uskumrudan üç yeni mesaj.

[Uskumru]: chuuya!!!

[Uskumru]: bugün çarşamba

[Uskumru]: beni hala özlüyor musun

Chuuya kulaklarının uçlarının ısındığını hissetti. Ah. Dazai'yi yaklaşık iki ay tanıdıktan sonra yine de bir şekilde Chuuya'yı kızdırmayı başarmasından nefret ediyordu. Dazai'nin Chuuya'yı kızdırması çıldırtıcı derecede kolaydı.

[Ben]: Hayır sana üzgün kıçını özlemeyeceğimi söylemiştim

[Uskumru]: biraz defansif değil miyiz~

[Uskumru]: ve oldukça hızlı cevap verdin

[Uskumru]: beni mi bekliyordun~~

[Ben]: Sanki

[Uskumru]: seni arayabilir miyim?

Chuuya kelimeler için bir kayıptı. Gerçekten aramadı. Daha çok toplantı planlamışlar ve o zamanlar konuşmuş gibiydiler. Elbette, buluşmadıkları diğer günlerde mesaj attılar, ama bu bir şey ifade etmiyordu.

Bu Dazai, diye düşündü. Ne olursa olsun bir anlamı olmamalı, değil mi?

Chuuya, Dazai'yi görmeyeli sadece dört gün oldu. İlk görüşmelerinden bu yana Dazai'yi görmeden geçirdiği en uzun sürenin bu olması oldukça gülünçtü. Ve onu daha da gülünç yapan şey, Dazai'yi Cuma gününe kadar göremeyecek olmasıydı. Bu çok uzak gibi geldi.

Doğrusu, Chuuya'nın son birkaç gündür duyguları konusunda kafası çok karışıktı. Dazai'yi görmemek, Chuuya'yı Dazai hakkında düşünmek için çok zaman bıraktı. Her türlü sonsuz derecede kötüydü.

Sadece isimlerini aratarak ortaya çıkan düzinelerce haber ve dedikodu makalesi ile birleştiğinde Chuuya'nın şaşıracağı kesindi. Chuuya genellikle dedikodu dergileri okuduğundan değil ama hey, çok sıkılmıştı.

Chuuya kör değildi. Resimleri gördü ve ilişkilerinin analizlerini okudu.

Çok aşkla baktılar.

Bu Chuuya'nın da onlar hakkında ilk düşüncesi değil. Öyle. Bir cok zaman. Ama ne zaman Dazai'nin söylediğinden daha önemli olduğunu düşünse ya da Dazai yüzünden gülümseyerek uyuyakaldığında ya da kendini Dazai'nin yaptığı aptalca bir şeyi hatırladığında yakaladığında, Chuuya bu düşünceleri hemen aklının bir köşesine itti. Aralarında gerçekten çiçek açan bir şey varmış gibi davranmak istemiyordu.

Duygularının ve eylemlerinin gerçek doğasını kabul etmesine izin vermemesi, Chuuya'yı başlangıçta düşündüğünden daha fazla etkilemeye başlamıştı. Chuuya'nın büyük bir kısmı, iç çatışmalarını görmezden gelirse, ortadan kalkacağını umuyordu. Sanırım değil.