TANBEY

-22-

-1 hafta geçmişti, Pars ve Destina bu süreçte birbirleriyle daha da iyi geçinmeye başlamışlardı. Destina her ne kadar kendisine bazen inkar etse de Pars'a yavaşça aşık olmaya başlamıştı. Pars'ın ona gösterdiği ilgi zamanla onu daha da kendisine bağlamıştı. Bu durum Pars'ın epey hoşuna gidiyordu çünkü kendisi zaten Destina'ya çok büyük bir aşk besliyordu. Evliliklerinin temelini oluşturdukları için Pars teknede Destina ile çok daha fazla zaman geçirmeye başlamıştı.-

Pancake kokusunu alınca, uykumdan uyanarak yataktan bir anda kalkmıştım. Resmen kurt gibi açtım, Pars yatakta arkasına yaslanmış bir şekilde dosya inceliyordu, kafasını dosyadan kaldırmıştı. Bana meraklı bir gözle bakıp,

-"Ne oldu bebeğim?"

Göbeğimi ovalayıp,

-"Çok açım! Pancake kokusunu alınca direkt uyandım hayatım!"

Kahkaha atmıştı,

-"Hadi üstünü değiştir madem, kahvaltıya inelim."

Üstüme beyaz bikinimi giyip, desenli kimonomu aldıktan sonra koşar adımlarla,

-"Hadi gidelim!"

Pars yataktan kalkmıştı,

-"Gece seni bu kadar yorduğumu sanmıyorum? Neden çok acıktın sen?"

Omuzlarımı havaya kaldırıp,

-"Ay akşam çok yememiştim! Eridi galiba."

Pars keten gömleğini üstüne giyip,

-"Doğru! Hadi inelim madem bebeğim aç kalmış!"

Boynuna atlayıp,

-"Sana da acıktım ama ilk yemek yemem lazım."

Tek kaşını kaldırıp,

-"Bak bak, beni her daim yiyebilirsin güzelim. Sarıl belime."

Beline bacaklarımı dolamıştım, popomdan kavrayıp,

-"Süt de iç, bayadır içmiyorsun."

Boynuna yaslanmıştım, Pars beni sıkıca sarıp alt kata indirmişti. Beraber koltuğa yerleştiğimizde aşçı pancake tabağını önümüze koymuştu. Bana bakıp,

-"Bir kısım da bal bir kısım da çilek reçeli var efendim, süt de getirdim."

Dudaklarımı yalamıştım, şu an hepsini mideme indirmek istiyordum. Pars çatalı bana uzatıp,

-"Beni korkutuyorsun! Bu kadar mı aç kaldın ya?"

Başımı sallayıp çatalı pancake'e batırmıştım. Reçelli kısmının büyük bir parçasını alıp ağzıma attığımda resmen dört köşe olmuştum. Pars süt bardağını bana uzatıp,

-"İç bebeğim, boğazında kalacak!"

Endişeli gözlerle bana bakıyordu, sütten içip ballı pancake'i çatala batırıp ısırarak yemeye başlamıştım. Anca kan şekerim düzelmişti,

-"İyi misin?"

Derin bir nefes alıp,

-"Evet! Kendime geldim."

Pars kahvesinden bir yudum alıp,

-"Acıkınca çok asabi oluyorsun, seni aç bırakmamalıyım."

Reçelli pancekin bir tanesini daha çatala batırmıştım. Yavaşça ısırmaya çalıştığım sırada Pars kahkaha atıp, burnumu silmeye çalışıyordu.

-"Dur! Her yerine reçel yedirdin!"

Gülerek peçeteyi her yerime sürmeye başlamıştı, açıkçası şu an tek düşündüğüm pancaketi! Bitirene kadar istifimi bozmayarak yemiştim. Pars ben bitirince dudaklarımdan öpüp,