-33-

12.5K 373 26
                                    

At kuyruğunu sıkıp, masaya dirseklerini yerleştirerek bana bakmaya başlamıştı,

-"Kendini tanıtmak istersen memnuniyet duyarım."

Çok pozitifti,

-"21 yaşındayım, takı tasarım okudum. Bir süredir kendi işimle ilgilenemedim, lakabım yok?"

Gülüşmüştük,

-"Sen de Pars'ın siyah gülüsün Destina."

Duraksamıştım,

-"Nasıl yani?"

Elzem sırıtmıştı,

-"Evet öyle biliniyorsun ve lakabın o."

Şaşırmıştım, beklemiyordum. Elzem kekinden bir parça alarak, kahvesinden içmişti. Bir süre havadan sudan konuşmuştuk, boğulma sesi gibi bir ses çıktığında Elzem endişeyle,

-"Deniz!"

Deniz göğsüne vuruyordu,

-"Boğazına kek mi kaçtı!"

Elzem'le ikimiz ayağa kalkıp, Deniz'e koşmuştuk. Onu ayağa kaldırıp, sandalyenin tersine yaslarken Elzem ilk yardım uygulayıp boğazındaki keki çıkartmıştı. Deniz son bir kez öksürüp,

-"Beyaz ışığı gördüm geldim! Ölüyordum bir kek yüzünden bu sefer valla üzülürdüm ya kurşundan ölmeyip kekten ölsem yaşama alınırdım."

Elzem derin bir nefes almıştı, Deniz'e bakmıştım. Boynumu tutup,

-"Nefessiz yedin, biraz dikkat etmelisin Deniz."

Ona su doldurup uzattığımda gülmeye başlamıştı,

-"Ölmem yengelerim sakin olun ya! Pars abinin adamı yemek yerken ölür mü hiç?"

Deniz düzeldiğinde masaya oturmuştuk, Elzem seramik bir tabak seti göstermişti. 6'lı bir beyaz ama gold sim detaylı zarif bir setti.

-"Bunları sizin için yaptım, kaseleri ve tatlı tabakları da var."

Sarıldığımda gülmüştü,

-"Çok teşekkür ederiz gerçekten harikalar!"

Belimi sıvazlamıştı,

-"Ne demek canım, paketleyeyim arabaya yerleştirsinler."

Tabakları paketleyip, bana bir tane daha kahve yaparken, Deniz paketleri almıştı.

-"Elzem yenge bir tane daha kek koyar mısın sana zahmet ya, acıkmışım."

Kahve fincanını masaya koyup, kekten iki dilim daha kesip Deniz'in oturduğu tarafa bakmıştı. Deniz koşarak içeri girdiğinde gülüşmüştük, bana bakıp,

-"Sık sık gelelim ben kek yiyeyim olur mu yenge?"

Elzem kahkaha atmıştı, bana bakıp,

-"Sürekli kek yapamam Denizcim, işim yoğun biliyorsun. Ama ara sıra böyle güzel tatlılarım olduğunda Destina'yı ararım mutlaka ağırlamak isterim olur mu?"

Deniz kocaman bir kek parçasını ağzına tıkıp anlaşılmaz bir şekilde,

-"Hı hı!"

Biraz daha vakit geçirdikten sonra Elzem'le vedalaşmıştık. Kalkmasaydık zaten Deniz'i kekten zor alabilirdim!

Beni kapıya kadar geçirmişti,

TANBEYTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon