2.Bölüm

226 19 21
                                    

(Akademi zamanları devamı)

Naruto yüzüne vuran ışıkla rahatsızca iki yana kımıldandı. ardındansa bir türlü rahat edemeyince yavaşça oturur pozisyona getirdi vücudunu. Sonrasında ellerini yumruk yaparak gözlerini ovuşturmaya başlamıştı.

Ardındansa uyuşuk bir şekilde yatağından kalktı. Ayaklarını sürüye sürüye lavaboya gitti. Bir süre sonra tüm işlerini halletmiş bir şekilde lavabodan ayrıldı. Hazır ramenine sıcak su koyduktan sonra masaya oturup beklemeye başladı. Yanında da bir şişe sütü duruyordu.

Yemek işini de hallettikten sonra üstünü değiştirip dışarı çıktı. Zaten evinde çok fazla vakit geçirmeyi sevmiyordu. Evi kendisini daha da yanlız hissetmesine yol açan bir yerdi. Evine sadece uyuma ve kahvaltı ihtiyacını karşılamak için giriyordu. Onun dışında akşam yemeği ve öğle yemeği gibi şeyleri meşur ramencisine giderek hallediyordu. Bu köyde zaten ona iyi yaklaşan insanların sayısı iki elin parmağını ya geçer ya geçmezdi. Belli belirsizdi her şey ama köydekilerin yüzde doksanı belki de doksan beşi onu nedendir bilinmez sevmiyor. Onu canavar olarak görüyorlardı.

Naruto her zamanki gibi yolda gelirken onu ayıplarca bakan insanlara kendini kanıtlamak adına yanlışta olsa bir takım haylazlıklar yapmış ve adının Naruto olduğunu hatırlatarak koşar adım akedemiye gelmişti. Bu rutini hiç şaşmazdı her gün aynı kişi olmasa da farklı farklı insanların bakışlarını görür onlara kendini kanıtlamak istercesine haylazlık yapar sonraysa hızla akademiye gelirdi.

Akademideki sınıfına gelince her zamanki yerine oturdu ve bir süre öylece durdu. Kimileri onun böyle gelip sakince oturmasına şaşırsa da çoğu takmamıştı. Naruto ise zaten sakince oturmuyordu. Aklında hep bir kaç tilki döneniyor 'bugün iruka sensei'yi nasıl bir tuzakla karşılasam' diye düşünüyordu.

Aklına gelenle ayağa kalkıp kapının önündeki yerini aldı. Tabi bir şeyden habersizdi her zaman olduğu gibi o da onun her daim hareketlerini merakla izleyen Hinata'ydı.

İruka sensei kapı eşiğinden girdiği gibi Naruto bağırmıştı. "Sexy no justu."

Naruto'nun kendini çıplak bir kadına çevirdiğini gören iruka sensei burnundan kanlar aka aka Naruto'yu azarlamış ardındansa sırasına geçip oturmasını istemişti.

....

Saatler sonra akedeminin çıkış zamanı gelmiş ögrenciler evlerine dağılmaya başlamıştı. Hinata sessizce Naruto'nun yanına yaklaştı ona bir şey söylemek istiyor gibiydi. Naruto ona gülümsedi. Sanki 'seni dinliyorum' der gibiydi bu gülümsemesi. Hinata gülümseyişini görür görmez kıpkırmızı kesildi ve yüzüne bakamayacak kadar utanıp bakışlarını ellerine indirmişti.

"Na-Naruto-kun." demişti ki Naruto sözünü keserek onu durdurmuştu. "Hinata bana söylüyeceğin şeyi unutma sonra konuşalım olur mu?" demiş ve pembe saçlı kızın olduğu yere koşarken; "Sakura-chan hadi gel beraber ramen yemeğe gidelim." demişti.

O an Hinata hafifçe sağ elini öne doğru uzattı ama aklından geçenler bir türlü diline varmadı. O an 'Onun yerine ben seninle gelirim.' diyememişti. Yine başarısızlıkla sonuçlanmıştı Naruto'yla konuşma denemesi. 'Acaba ona nasıl fark ettirebilirim kendimi?' diye düşünüyordu lakin bir sonuca varamadı öylece uzaklaşmak zorunda kaldı oradan.

Bu sıra Naruto, Sakura-chan tarafından anında reddedilmiş bir şekilde tek başına ramenini yemiş bitirmişti. Dükkandan çıkıp tek başına ilerlerken sınıfından bir kaç kişiyi gördü ve hemen yanlarına gitti 'belki onlar benimle arkadaş olmak isterler.' diye düşünmüştü.

"Neden geldin buraya?"

"Sizinle arkadaş olmak için dattebayo." diyip gülümsemişti çocuğa doğru.

𝐴𝑧𝑢𝑟𝑒 𝑠𝑘𝑦 / 𝑁𝑎𝑟𝑢𝐻𝑖𝑛𝑎Where stories live. Discover now