10.Bölüm

96 10 11
                                    

(Pain istilası)

Hinata yolda yürürken bir süre öylece durdu ve gözleri yan tarafında bulunan parka kaydı. Burayı hatırlıyordu küçükken geç saatlerde bakıcısıyla hep bu parkın önünden geçerlerdi ve her defasında aynı sarışını görürdü.. salıncağa oturmuş bir sekilde yeri izlerken lakin hiç yanına gitme şansı olmazdı..

Şimdiyse o salıncakla bakışıyordu. Bir süre sonra adımlarını o yöne çevirdi ve parmaklarını hafifçe soğuk demirlerde gezdirip kavradı. Ardından salıncakta ki yerini alıp bakışlarını gökyüzüne çıkardı Hinata kendi kendine "İçimde bir sıkıntı var." diyerek kısık sesle konuştu.

Tam salıncaktan kalktığı an gün ışığı vuran her bir yerin yavaş yavaş kararmaya başladığını gördü. Sonrasındaysa gözlerini göğe çevirdi. Turuncu saçları dalgalanan birini gördü ilk ardından üzerinde ki cübbede bulunan kırmızı bulut simgeleri çekti dikkatini.. hemen anladı kimlerden olduğunu Hinata bu zamana kadar çoğu kez görmüştü bu amblemi. Ardındansa gözleri onun yukarısında toplaşan kara parçacıklarından oluşmuş küreye kaydı tam o sırada bir ses yankılandı.

"Shinra Tensei."

Koca küre Konoha'nın merkezinde ki yerini alıp şok dalgaları yaymaya başladı ve herkes etrafa savruldu...

Bir süre sonra gözlerini aralayan Hinata başında bekleyen adama baktı. "Sonunda uyandınız Hinata-sama." dedi ve bakışlarını farklı bir tarafa çevirdi. O sırada Hinata da doğruldu ve bakışlarını karşısına çevirdiğinde gördüğü yıkımla gözleri kocaman oldu.

Konoha'nın büyük bir kısmı yok olmuştu. Hatta o kısım çökmüş koca bir çukur oluşturmuştu. "Bu.. Bu.. Bu olamaz." dedi Hinata sessizce.

O sırada pembe saçları rüzgarla savrulan Sakura ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Dizlerindeki ellerini yumruk haline getirip sıktı ve o an tek medet umduğu kişinin adını haykırdı ağlamaklı sesiyle. "NARUTOO.."

köyde ki herkes korkuyla napıcaklarını bilemeden kaçıyor kimileri savaşıyordu ama herşey boşunaydı. Neredeyse kimsenin yaptığı şeyler bir işe yaramıyor gibiydi. O sırada Tsunade atıldı çukurun aşağısına ve altı bedenden kalan bir kişinin karşısındaki yerini aldı.

Tsunade'nin geldiğini gördüğünde adam hafifçe başını dikleştirdi ve yukarıdan bakarcasına konuştu. "Benim işim seninle değil Kyubi'yi almaya geldim. Eğer bana jinchuriki'yi verirseniz daha fazla sizlerle uğraşmadan giderim."

O konuşurken yanına iki beden daha gelmişti. "O burada değil çoktan gitti." diye bağırdı Tsunade. Karşısındaki adam tam lafa giricekken bir sis bulutu etrafı sardı.

"Bu Naruto." dedi Hinata'nın yanında ki adam bakugan'ıyla bakıyordu. Hinata da bakugan'ını aktif hale getirip baktı yanında üç devasa kurbağa ile birlikte gelmişti sarışın.

Naruto ve pain'in arasında bir mücadele başlayı verdi bir anda etraftan kimse de araya girmeye cesaret edemedi. Çünkü herkes farkındaydı şu anda olan şey normal bir savaş değildi onların hızına yetişmekse neredeyse imkansızdı...

Savaşın ortalarına doğru Naruto'nun boş bir anını fırsat bilip onu yere sabitlediklerindeyse Hinata korkuyla hareketlendi etraftan bir sürü ses geliyordu ama Hinata herkese sağır olmuştu birden, kimseyi duymuyordu tek duyduğu şey Naruto'nun kulağına ulaşan acı dolu haykırışlarıydı.

O an pain'in sözleri ilişti kulaklarına "Artık seni götürmenin vakti geldi." duyduklarıyla beraber turuncu saçlının olduğu yere yumruk indirmek için kendi hazırladı ve hızla zıpladı. Bu sırada pain varlığını hissedip hızla kenara atılmıştı.

Hinata doğrulduğu gibi bakışlarını Naruto'ya ardındansa pain'e çevirdi ve yüksek bir sesle konuştu.
"Naruto-kun'a artık elini süremiyiceksin."

Naruto o sırada endişe içinde konuşmaya başladı. "Hinata çabuk kaç sen bu herifle.." dediği an hinata 'biliyorum.' dercesine bir ses çıkartıp araya girdi ve devam etti. "Bu kez." dedi içten bir sesle konuşuyordu bakışları ise turuncu saçlı adamın hareketlerini izliyordu "ben seni kurtaracağım Naruto-kun." sonrasında derin bir nefes alıp savaş duruşunu yaparken devam etti. "Hep seninle beraber yürümek istedim her zaman yanında olmak istedim. Bu yüzden seni korumak için ölmekten korkmuyorum! çünkü seni seviyorum Naruto-kun." sonlara doğru yüzünde küçük bir tebbesüm oluşmuş ve sesi daha da kısılmıştı Hinata'nın.

Ardından bakugan'ını aktif edip Naruto'nun hareketlerini engelleyen siyah demirlerden birini tekmesiyle kırdı Hinata. Bunu gören Pain hızla Hinataya atıldı ve bir hamle daha yapmasını engellemek için tekmesini savurdu.

Bu esnada Naruto kocaman gözlerle ikisine bakınıp kımıldanmaya çalıştı. Ellerini demirden kurtarmaya çalışırken soğuk demiri iyice hissediyor canının daha çok yanmasına sebep oluyordu. Anlık bir duraksama yaptığında gözlerinin önünden hızla geçen bir şey fark etti ilk önce geldiği yere baktı. Pain'in duruşunu düzelettiğini gördü.

Diğer tarafa baktığındaysa uzakta da olsa Hinata'nın bedenini seçebilmişti. Yerde hareketsizce yatıyordu. Bir umut bekledi Naruto lakin kan sıvısının da su misali yayıldığını gördüğünde sinirleri tepesine kadar çıkmıştı. Tüm vücudu ateş saçıyordu ardından son hatırladığı şey acı bile hissetmeden demirlerden kendini kurtarıp vücudunu kırmızı dumanların sarmasıydı.

𝐴𝑧𝑢𝑟𝑒 𝑠𝑘𝑦 / 𝑁𝑎𝑟𝑢𝐻𝑖𝑛𝑎Where stories live. Discover now