11| Benim.

2.1K 157 405
                                    

|Bölüm içerisinde yetişkin içerik uyarısı! (+21) 🛁🚿

Yibo'nun evi Yuan'ın uykuya dalışının ardından kısa bir süreliğine sessizleşmişti.

Yibo Yuanı kucağına alıp banyodan çıktıktan sonra Zhan üstündeki çamurlu tişörtü çıkarıp kirli sepetine attı. Ardından Yuan'ın küvette bıraktığı plastik ördekleri sudan çıkarıp kuruladıktan sonra aceleyle yere atılan malzemeleri kaldırırken, kapının yeniden açıldığını duyamayacak kadar işine dalmıştı.

Yaptığı işe dalmış bir halde banyoyu toplarken bir anda çıplak belini saran sıcak kollarla durmak zorunda kaldı.

Yibo sinsi bir şekilde banyoya yeniden süzülüp kendisini sıkı sıkı sarmıştı.

O an sırtında hissettiği sıcak gövdeyi, Yibo'nun sıkı karın kaslarını ve kendi kalbinin ritmiyle beraber çarpan kalbi hissettiğinde Zhan nefessiz kaldığını hissederek derin bir nefes almak zorunda kalmıştı.

Yibo'nun sıcak nefesi boynuna çarpıyor, elleri bel boşluğunda hafifçe geziniyordu. Arkasında duyduğu nişanlısının derin sesi ve pantolonuna doğru inen büyük eli yüzünden Zhan'ın adem elması hareket etmiş, nefesi teklemişti.

"Yuan uyudu, banyo yapalım."

Yibo'nun hırıltılı sesi kulağını yalayıp geçerken Zhan titrediğini hissetti. Yibo'nun, Yuan'ı uyutup bu kadar çabuk geleceğini bilmiyordu. Nişanlısına savunmasız bir şekilde yakalanmıştı. Fakat evde uyuyan küçük bir çocukları vardı ve Yibo'nun bunu düşünmesi gerekiyordu.

"Yuan'ın yanında olmamız gerekiyor."

Dudaklarından çıkan kelimelerle vücudu zıtlaşıyordu Zhan kendi bedeninin ne istediğini biliyordu; Tam da şu an pantolonuna doğru inen büyük elin aşağıda durmasını istiyordu, Yibo'yu istiyordu. Üç yıl boyunca ayrı kaldığı nişanlısının kendisine dokunmasını istiyordu.

İstediği de olmuştu.

Açık omzunu dudaklarıyla kavrayan kalın dudaklar boynunu uzun uzun emerken Zhan başını yana yatırarak Yibo'ya daha fazla alan açtı. Çin'e geldiğinden beri hotele gitmeleri dışında hiçbir şekilde baş başa kalamamışlardı. Yibo'nun da sabırsız olduğunu biliyordu çünkü hareketleri bunu gösteriyordu; nişanlısının kemikli beyaz parmakları pantolonunun üzerinden sertliğini okşarken Zhan onun bu halini kabullenerek dudaklarını dişleyip gözlerini kapatmıştı. Yıllardır arzuladığı adamı arkasında hissetmek kalbinin ritmini ve nefes alışlarını hızlandırırken bir elini kendi karnını saran Yibo'nun elinin üstüne koydu.

Tüm duyuları zevkten delirmeyi, sevdiği adamın ellerinde kıvranmayı istese de bir yanı endişeliydi. Evde yalnız değillerdi. Banyo ile oğullarının odası arasında mesafe olduğunu bilmesine rağmen yine de sormadan edemedi.

"Yuan'ın uykusunun derin olduğuna e-emin misin?"

Yibo bir eliyle Zhan'ın çıplak gövdesini, göğüslerini okşarken diğer eli sinsice pantolonun kemerini çıkarmıştı bile. Dudakları ısırık izlerini bıraktığı pürüzsüz tende gezerken sadece homurdanarak onu onayladı. "Mn."

Zhan aklını kaybetmemek için kendisini zorlayarak arkasındaki adama yaslandı. Daha fazla düşünemiyordu. Hele ki Yibo'nun elleri geçtiği yerleri yakarken düşünebildiği tek şey arkasında kendi kalçalarına sürtünen sert ereksiyon ve kulağının ardında hissettiği sesli solukların sahibinden başkası değildi. Daha fazla Yuan hakkında endişelenemeden kendisini sevdiği adamın kollarına bırakmak istiyordu.

Zhan, Yibo'nun tüm gün birçok görüşmeye, toplantıya katıldığını biliyordu. Onun günü oldukça yoğun geçmişti. Lakin akşam dinlenemeden Yuan'ı kreşten alıp gelmesine rağmen hiçbir yorgunluk belirtisi göstermeden ilk soluğu Zhan'ın bedeninde almış, şu anda koca banyoda duyulan sulu öpücükler Zhan'ın boynunda, omuzlarında ve köprücük kemiklerinde yol çizerken Yibo ısırdığı yerleri yalamaya başlamıştı.

Bu Yüzden, | Yizhan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin