18| Bir daha asla fotoğrafını koyamayacağımı düşündüğüm çerçeve.

1.4K 135 289
                                    

"Babiş hasta, A-Yuan Doraemonu babişine vermek istiyor. Bu iyileşişecek."

"İyileştirecek."

Zhan, küçük bacaklarıyla yatağa tırmanmaya çalışırken, bir yandan da elindeki oyuncakla konuşan oğluna gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Küçük oğlunun konuşurken, arada yaptığı tatlı hataları düzeltmekten kendisini alıkoyamıyordu. Yibo ile nehir kenarında saatlerce konuştukları o geceden sonra, giydiği incecik gömlek yüzünden fena halde üşütmüştü. Şimdi ise evde, nişanlısı ve kendisinin yatak odasında uzanıyordu. İlk günler durumu ağır olduğu için Yibo, Zhan'ı hastaneye götürüp orada daha iyi bakılacağını söylese de evlerinden ayrı kalmak istememişti.

Daha doğrusu Yibo o an için aklından çıkarsa da, Zhan Yuan'ın hastanelerden korktuğunu biliyordu. Eğer geceyi orada geçirseydi, Yibo'nun bir an olsun başından ayrılmayacağını biliyordu. Fakat küçük çocuk hastaneye adımını atamaz bir halde, endişeli olduğu için Zhan'ın arkasından ağlar dururdu. Yuan'ın kendi isteğiyle hastaneye gelmeyeceğini genç adam çok iyi biliyordu.

Ama neyse ki neredeyse iki gündür, kendi evlerinde Yibo tarafından bir bebek gibi bakılıyordu. Yatak odalarında, temiz çarşafların içinde, nişanlısının sert, keskin kokusunun harmanlandığı yatakta dinlenmek kendisini iyi hissettiriyordu. Yibo kendi elleriyle yapmaya çalıştığı lapaya benzer tuhaf yemeklerinin ardından Zhan her ne kadar "Yanıma yaklaşma, hasta olacaksın." dese de sevdiğini dinlemeden gece boyu o uyuyana kadar, saçlarını okşuyor, kaçamak öpücükler veriyor; bir yandan da ilaçlarını içiriyordu.

Tabii ki geceleyin Zhan'ın sırtını göğsüne bastırıp ellerini onun karnında birleştirdikten sonra Yibo'nun uykusu geliyordu. Zhan'a sarılarak uyumaya o kadar alışmıştı ki, iki eli kanda olsa bile kalbini ona bağladığı gibi kollarını da onun beline saracak bir hale gelmişti.

Yuan, Yibo'nun Zhan'ın üzerine titreyişini izlerken, bir yandan da hasta babasını kendi çapında iyileştirmeye çalışıyordu; Odasındaki tüm oyuncakları babalarının yatağına dizmişti. Zhan'ın yatakta her iki tarafı da çeşitli oyuncaklarla diziliydi şu an. Yuan'ın dediğine göre bu oyuncaklar kendisini iyileştirmeye gelmiş, şu anda da uğraşıyorlarmış.

Zhan oyuncakların arasında oğlunu izlerken, Yuan favori oyuncağını babasının kollarının arasına bırakıp yatağa bağdaş kurarak oturdu. "Babiş, Doraemon seni iyileştirmeye geldi!"

Genç adam kucağına bırakılan mavi renkli oyuncağa bakıp büyükçe gülümsedi. Oğlu bu oyuncağı kimseyle paylaşmazdı. Hatta arada Yibo dokunduğu zaman ona bile kızıyordu. Fakat küçük oğlan şu anda kendi isteğiyle oyuncağı kucağına bırakıp ışıldayan gözleriyle kendisini izliyordu.

Zhan bu evdeki yerini açıkça belli eden cesur baba ve en az onun kadar cesur oğlan yüzünden ne yapacağını bilemeden Yuan'ın dizlerine bıraktığı minik ellerinden birini tutup uzun uzun öptü.

"Teşekkür ederim bebeğim, şimdiden tamamen iyileştiğimi hissediyorum. Doraemon çok güçlü."

Yuan, yorganın altında oturan babasının dizine başını yaslayıp küçük vücudunu oyuncaklarla beraber yatağın üzerine bıraktı. "Ben hasta olduğumda babam bana arkadaş alır."

Zhan yatağın her bir yanına dizilmiş oyuncaklara baktı. Her bir oyuncak Yuan'ın kaç kere hastalandığını ve hastanede yattığını gösteriyordu. Evde neden bu kadar oyuncağın olduğu işte şimdi anlaşılabilirdi. Küçük çocuk her hastaneye gidişinde Yibo ona annesinin yokluğunu hissetmemesi için yeni oyuncaklar alarak huysuz halinden sıyrılması için uğraşmıştı.

Çünkü Yuan hemşire ve doktorlardan nefret ediyor, bir türlü kimsenin yanına yaklaşmasına izin vermiyordu. Ama Zhan'a izin vermişti. Çünkü ilk kez hastanedeyken biri kendisini eğlendirmiş, onunla parmak boya yapmıştı; Bu kişi elbette ki Xiao Zhan'dan başkası değildi.

Bu Yüzden, | Yizhan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin