Bölüm 3

655 56 7
                                    

Bu sabah olanlardan sonra Simon evine gitmek yerine dışarıda bütün bu olanları gözden geçirdi.

Wilhelm için aynı şeyleri söylemezdim, o ise uyuyup dinleniyordu alarmın çalmasının ardından aniden irkilerek uyandı Wilhelm.

Gözlerini yavaşça açıp kapadı açıp kapadı tekrarlamaları bittiğinde odasını dolduran ışığın perde tarafından kapalı olduğunu unutmuştu.

Açmaya yeltenirken kapı tıklatıldı korumalardan birisiydi. "Günaydın prens, sabah kahvaltınıza geç kalmayınız."

Wilhelm dağınık saçlarıyla kafasını sallayınca yüzüne düşen perçemlerini itti. "Peki hazırlanıp gideceğim."

Abisinin yasından sonra bu tür şeyleri yapmak ona cazip gelmiyordu ama ailesi yönünden zorunluydu.

Üzerini giyindikten sonra saçlarını eli yardımıyla düzeltti ve son kez aynaya kendisine baktı.

İyileşmekte olan yaralarına hafifçe dokundu ve kremledi. "Acaba neredesin Simon." Telefonunu masasının üzerinden alıp cebine koydu.

Odasından çıkmadan önce etrafı kolaçan edip emin olunca çıktı. "Günaydın Wilhelm bugün pek suratsızsın bakıyorum da?"

Wilhelm elini yumruk yapsa da ona herkesin içinde kötü davranamazdı zorla da olsa tebessüm etti.

"Günaydın." Diyerek noktaladı cümlesini çünkü August değişmeyen tek bir insan örneğiydi.

Sırf babasız olduğu için ona kötü davranmayacak diye bir kaide yoktu ama annesinin emirlerine uymak zorundaydı başı belaya girmemesi yönünden.

Sofraya herkes gibi oturup kendilerinden sorumlu olan adamı beklediler.

Karşısında oturan kişiye baktı kaçamakta olsa. "Wilhelm bizim tarafa gelsene?" Wilhelm donuk bakışlarını August'un olduğu yere gönderdi.

"İstemiyorum teşekkürler."  August şaşırmıştı ama Wilhelm umursamadı Simon zorla da olsa kendisini güvene almak için Wilhelm ile göz temasından sakınıyordu.

"Bu güzel nimetler için sana teşekkür ederiz Tanrım Amin." Dedikten sonra adam gitti.

Herkes yumuldu yemeklerine.


love knows no obstacles.Where stories live. Discover now