Bölüm 12

286 37 0
                                    

"Üzüleceğin halde.. onunla birlikte, olmayı cidden düşünüyor musun Simon?"

Kendisine ciddi bir soru yöneltilmişti zar zor yutkundu Simon. "E-evet."

Konuşma şeklindeki gerginliği Sara az çok anlamıştı ama kardeşi madem kafasına koymuştu ki ona daha fazla baskı yapmak istemedi.

Simon odasına geçeceği sırada annesinin sesini duydu ve duraksadı. "Bak oğlum.. Sara ile senin iyiliğini düşünüyoruz, doğru veya yanlış karar versen de senin arkandayız bunu bil olur mu?"

Simon önünü annesine döndü ve güler yüzle sarılmıştı 2 saniye sonra ayrılıp annesinin gözlerinin içine baktı.

"Biliyorum, bilmez olur muyum."  Dedi ve yanlarından ayrılıp odasına geçti.

Nihayet kendisiyle yalnız kalınca kafasını toparlamaya çalıştı. "Wilhelm'in gizli kaçamağı olmak istemiyorum."

Kendi kendine mırıldandı ve eline telefonunu alıp August'a mesaj attı. 

Simon: Kahretsin, kız kardeşimle yediğin naneleri öğrendim.

Simon: Neden beni Wilhelm ile tekrar bir araya getiriyorsun.

Simon: Felice seni sevmiyor neden 

böyle sikik birisiymişsin gibi davranıyorsun.

Simon: Sana da parana da  siktirin gidin!

August: Özür dilerim, bu geçmişte kalmıştı.

August: Nereden öğrendin ve nasıl öğrendin.

August: Paranı ödeyeceğim lütfen anlaşmadan dönme.

August: Paraya ihtiyacın olduğu çok belli.

August: Bana iyilik yap ben de sana.

Simon: O kadar ihanetinden sonra, 

seninle bir anlaşma yapacağımı sanmamalısın.

Simon: Gerçekten başımdan def ol artık.

August

August: Şimdi ne diyorsun?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

August: Şimdi ne diyorsun?

Simon: Orospu çocuğu!

Simon: Bunu nereden buldun bunu silmiştim.

August: Kaynağımı söylemeyeceğim.

August: Ama şunu bil ki, sen yandın bu sefer Wilh'de yanacak.

August: Onun mahvolmasını istemiyorsan, benimle anlaşma yap.

Simon: Tamam, şerefsiz dilediğini yapacağım.

Simon: Ama şunu unutma senin de, 

ifşan elime geçerse bunu koz olarak kullanacağım.

August: Dilediğini yapmakla özgürsün. :-)

görüldü.

Telefonu kapattı Simon ve endişeden odasına 3-5 tur atmaya başladı.

Kapıyı tıklatan kişi sayesinde transtan çıkmıştı, "Gir." Dedi.

"İyi misin, terlemişsin?" Sara kendisine meyve getirmişti ve Sara işaret parmağıyla dış kapıyı gösterdi.

"Bu arada Wilhelm geldi, seni bekliyor kapı da." Simon elinin tersiyle terini silip hızlı adımlarla kapıdaki Wilhelm'i karşıladı.

"Neden geldin?" Pat yüzüne söylemişti Wilh gülümseyerek içeriye bakıp tekrar Simon'un gözlerine odakladı gözlerini.

"Konuşmak için?" Simon kapının önünden çekilip Wilhelm'in içeri girmesine yardımcı oldu.

İçeri geçtiğinde Sara ile annesine selam verip Simon'un odasına geçip kapıyı kapattılar.

"Ne konuşmak istiyorsan, konuş vaktim yok." Wilhelm kıkırdayarak güldü.

"Paraya ihtiyacın var biliyorum, istersen sana yardımcı olurum." Simon şaşkınca Wilhelm ciddi mi diye süzdü.

"Gerek yok ben hallediyorum." Wilhelm irdelemedi ve yatağa oturup Simon'un da oturmasını bekledi.

"Düşündüm ve bir karar verdim, seninle sevgili olurum ama bir şartla." Wilhelm heyecanlı bir şekilde Simon'ın diyebileceği şeyi bekledi.

"Nedir o?" Simon asık ciddi bir suratıyla sandalyesine yerleşti. "Okul dışında gizli saklı buluşup hasret giderebiliriz."

Wilhelm başıyla onayladı ve ayağa kalkıp Simon'ın ayağa kalkmasını bekledi Simon'da kalkınca sarıldılar birbirilerine.

"Bana her şey uyar yeter ki tekrar birlikte olalım Simon." Birbirilerinden ayrıldılar ve Simon ses çıkartmadı.

"Her şey ikimiz için gerçekten tuhaf biliyorum, ama bunları telafi edeceğim emin olabilirsin."

Simon başıyla onayladı Wilhelm'i. "Umarım." Diyebildi.


love knows no obstacles.Where stories live. Discover now