22. "Siren"

7.5K 534 82
                                    

Bundan sonra oy sınırı koymaya karar verdim. Bu, kitabım çok okunsun, yok oylar vs. yüksek olsun diye değil. Arada girip, bak bu kadar insan okumak istiyor, demek için. Yoksa oy vermeyenlere kalsa kitabın okunulacak tarafı yok.

Bakın, insan yazmak için kendi içinde sebep biriktirir. Ben, kendi kitabımı da okuyorum. Yani yazıyorum yazıyorum yazıyorum, sonra da açıp kendim okuyorum. Başta demiştim; kitabı sadece feels geçirmek için yazdığımı. Ancak bir anda yüzlerce okunma aldığında, insan diğerlerinin de fikrini merak ediyor.

Evet, bundan sonra, bölüm sonuna kaç oy istediğimi yazacağım. Ya oy vererek karşılık istersiniz ya da yorum yaparak.

Neyse çok konuştum, kusura bakmayın lütfen

Keyifli okumalar.

🦠🦠🦠

Yanağına değen parmak ile çok az kaşlarını çattı. "Uyan," Kısık ve yumuşak sesi duyduğunda kaşları gevşese bile yüz üstü uyumaya devam etmişti.

"Ama geç oldu." Kısık sesli mırıltı devam ederken yanağından göz altlarına gelen parmak ile mırılndandı. "Uyumak istiyorum."

Yanındaki beden nefesini bırakıp elini yüzünde dolaştırmaya devam etti. Açıkçası pek itiraz edecek halde değildi çünkü hem uykuluydu hem de bu dokunuşları seviyordu.

Mete, dudakları büzülmüş Pusat'a bakarken iç çekti. "Ama çok erken uyuduk." Biraz sızlanmış gibi konuşuyordu. Daha öncesinde Pusat, o yataktan çıkmayana kadar kendisinin de çıkmamasını istemişti. Onsuz uyanmak istemediğini belirttiği için Mete pek karşı çıkmamıştı.

"Uykum var ama." Dedi, yorgun sesi ile.

Mete, iç çekerek onu izlerken elini çıplak sırtında dolaştırdı. Bu adam cidden kas yığınıydı. Parmakları, Pusat'ın sırtını dolaşırken her bir milimine dikkatle bakıyordu. Pusat, başını çevirip kısık gözlerle onu izlerken Mete'nin yüz ifadesine tebessüm etti.

"Mete! Neredesin enişte?!"

Aniden bağıran Semih'e kaşları çatıldığında derin bir nefes aldı. Bu adamın sorunu neydi? Öldürtmek mi istiyordu kendini?

Mete, konuşmayıp Pusat'a döndü. Bağırıp onu rahatsız etmek istemiyordu. "Gidebilir miyim?" Dedi, kısık bir sesle.

Pusat nefesini bırakıp sırt üstü döndü ve beklemediği şekilde belinden tutup göğsüne oturttu. "Hayır."

"Ama Semih abi-"

"Mete uyanmadın mı?"

Başını sağa çevirip Semih ile göz göze geldiklerinde, hepsi çok farklı duygular içerisindeydi. Pusat; öfke, Mete; utanç, Semih ise saf bir korku.

"Özür dilerim, b-ben," Diye kendini affedirecekti ki Pusat'ın sert sesi duyuldu. "Semih,"

"Efendim, Pusat Bey?" Korka korka söylediği karşılık ile Pusat tısladı. "Çık dışarı!"

Hemen başını sallayıp dışarı çıktığı gibi kapıyı örttü. Gitmeden önce son düşündüğü ise, 'Paçayı yırttım'dı.

Mete kızaran yanakları ile Pusat'a bakarken kaşları çatıktı. Rezil olmuştu resmen. Kesin Semih gidip bütün ev halkına anlatacaktı bunu. Düşünmek bile yanaklarını şişirirken Pusat'ın tekrar uyuması ile nefesini bıraktı. Bu adam cidden iflah olmazdı.

Gözleri kısılırken ani gelen bir farkındalıkla Pusat'ın göğsünde oturduğunu fark ettiğinde yutkundu. Dudaklarını yalayıp sağ işaret parmağını kaldırdı ve Semih'in adı geçmeden önce yaptıklarına devam etti.

MASUM -GAYWo Geschichten leben. Entdecke jetzt