seans dışı gelişim | 4 (görüşmeler rutin hâline getirildi)

2.1K 310 26
                                    

Bölüm biraz terimsel ifadeler çevresinde gelişiyor. Sıkılabilirsiniz belki, lakin yine de okumanız gerektiğini düşünüyorum, anlamını bilmediğiniz bir kelime geçiyorsa yorumlarda çekinmeden sorabilirsiniz, en hızlı şekilde yanıt vermeye çalışırım ♥️

***

Taehyung küçük olanın mont fermuarını iyice yukarı çekip atış kulaklığını boynuna yerleştirdikten sonra kenardaki battaniyeyi alarak tekerlekli sandalyede oturmuş, ilgiyle çevresini izleyen Jeongguk'un dizlerine örtmüştü üşümemesi için. Birkaç gündür Jeongguk ile seans dışı buluşmaları gerçekleştiriyor, onu hastane odasının dışında kalan dünya ile tanıştırıyordu Taehyung. Yanında gördüğü kabusa şahit olduğundan beri o odaya sığamıyordu büyük olan, işte bu yüzden terapi merkezine vardığı an Jeongguk'u hazırlıyor, Bay Shin'in kendilerine tahsis ettiği arabayla terk ediyordu orayı. Onu götürdüğü yerlerin kalabalık olmamasına dikkat ediyordu. Şehrin en büyük botanik merkezine gitmek için özel bir izinle kapalı olduğu saatleri ayarlamıştı örneğin. Çiçekler üzerine açılmış bir resim müzesine sergi saatleri dışında girmek için de izin almayı başarmıştı.

Şimdi ise her hafta sonu uğradığı atış poligonundalardı.

"Yüksek ses seni rahatsız edebilir. Çoğunda susturucu kullanacağım, lakin seni uyardığım zaman kulaklığı tak, tamam mı?" diye ikaz ederek bir kez daha kontrol etti atış kulaklığını Taehyung. Jeongguk onun bu tatlı endişesine gülümsemekle yetindi. Derin bir nefes aldı, oldukça heyecanlıydı zira. Taehyung'un silahları sevdiğini söylediği zamanı anımsıyordu, lakin önündeki masalara kendisi için dizilmiş onu aşkın silahın her birini nasıl kullandığını merak ediyordu. Taehyung Jeongguk'un kulaklığını bıraktıktan sonra kendisininkini aldı masadan. Boynuna asıp masada boyut sırasıyla dizilmiş silahlardan en baştakini, küçük olanı aldı. Jeongguk'un rahatsız olmaması için ucuna susturucu taktı.

"Nagant M1895, altıpatlar. Orta kalibreli mermi kullanır. Görüş mesafesi oldukça kısadır ve nişangâhı kontrollü atışa el vermez. Eski bir Rus elemanı. Aslında buradaki çoğu silah Sovyetler Birliği üretimi." diye açıkladıktan sonra tek gözünü kapatıp nişan alarak önündeki hedeflere ardı sıra üç atış yaptı. İlk atışında hedefler sabit dursa da ikinci ve üçüncü atışında farklı yönlere, farklı hızlarda ilerlemeye başlamıştı lakin Taehyung hiçbirini ıskalamadan kafa atışıyla durmalarını sağladı. Silahın ucundan yükselen barut dumanına şaşırarak baktı Jeongguk. Bu sırada Taehyung ikinci silahı almıştı eline.

Onları gerçekten tanıyordu.

"Thompson, diğer adıyla Tommy Gun. düşük kalibreli mermi kullanır. Yarı otomatik tüfek kategorisine girer. Amerika Birleşik Devletleri üretimi olsa da Ödünç Verme ve Kiralama Yasası kapsamında yüz elli bine yakın bir tedarik sürecine girmiştir Sovyetler Birliği. Elimdeki versiyonu dürbün kullanımına uygun değil, lakin nişangâhı kısa mesafeli olsa da kullanışlıdır. Seri atış yapar."

Susturucu takmayı ihmâl etmeden silahı omzuna dayadı. Jeongguk kocaman gözlerle izledi Taehyung'un karşısındaki üç sabit hedeften birine odaklanıp mermileri aralıksız bir şekilde sıkmaya başlamasını. Hedefler ilk isabetten sonra yeniden hareket etmeye başlamıştı, lakin bu sefer farklı bir yöne sapmışlardı. Birkaç hafif makineli tüfek atışını daha izledi. Hedeflerin düzenli bir kaçışı yoktu. Her seferinde farklı hızlarla, tahmin edilemeyen yönlere doğru bazen yan, bazen düz, bazense çarpraz olarak uzaklaşıyorlardı lakin bu Taehyung'un diğer iki hedefi tam on ikiden vurmasını hiçbir şekilde etkilemedi.

"Otomatik ve AR silahlarda önemli olan asıl şey stabilitedir. Bu yüzden sesleri gereğinden fazla çıkar. Tepmeyi engellemek adına namlu baskısı takmak için susturucudan feragât etmen gerekir. Yarı otomatik ve hafif makineli tüfeklerin biraz daha güçlü kalibreli mermi kullanan hâli diyebiliriz."

Jeongguk aralanan dudaklarıyla birlikte hızla başını salladı anladığını belli edercesine. O kadar ilginç geliyordu ki her şey ona, Taehyung onun bu şaşkın haline karşın asimetrik bir gülüş bıraktı. Ardında kalan silahlara göz gezdirdi. Bir tuşa bastı. Yakın hedeflerin üç yüz metre kadar uzaklaşmasını sağladıktan sonra koruyucu omuz yeleğini giydi. Oldukça ağır ve büyük olan silahlardan birisini aldı eline. Omzuna yaslayıp Jeongguk'a döndü.

"Mosin-Nagant... Keskin nişancı tüfeği. Kurmalıdır. Her atıştan sonra mermiyi yenilemek için yan tarafta gördüğün minik kolu çevirmen gerekir. Yüksek kalibreli mermi kullanır ve tek isabeti ölümcül olabilir. Seri atışa uygun değildir. Tek bir hedefi vurmaya odaklanman gerekir."

Hedeflere bakıp derin bir nefes aldıktan sonra tekrar küçük olana baktı.

"Oldukça yüksek bir sesi olmasına rağmen susturucu takmayacağım Jeongguk. Kulaklığını takman gerekiyor. Ben tüfeği indirene kadar çıkarmamaya özen göster." diye uyardı onu.

Jeongguk hızla başını sallayıp kulaklığı kafasına taktı. Gözleri kocaman açılmış, bir Taehyung'a, bir karşısındaki hedefe bakıyordu. Bu kadar ilgisini çekeceğini düşünmemişti, aksine korkar sanmıştı lakin Jeongguk her seferinde şaşırtıyordu onu. Burukça gülümseyip kendi kulaklığını taktıktan sonra tüfeği omzuna dayadı. Geri tepme payına göre ayarladı konumunu.

Ve her şey bir anda gerçekleşti.

Taehyung ilk hedefi büyük bir gürültü eşliğinde kafa atışıyla vurduktan sonra vakit kaybetmeden, çıplak bir gözün takip edemeyeceği hızla yanındaki şarjör makarasını çevirdi ve hareket etmeye başlayan iki hedefi tüm şarjör değiştirme süresine rağmen en seri şekilde vurdu.

Üç hedefin baş kısmında kocaman üç delik açılmıştı.

Jeongguk zorlukla yutkundu. Ses yüksekti, lakin atış kulaklığı bunu kaldırabileceği bir seviyeye indirmeyi başarmıştı. Taehyung'un hedeflere olan soğuk bakışı eşliğinde tüfeği indirmesini izledi. Ardından onu taklit edip kulaklığını indirdi hemen.

"Tek bir hedefi vurabileceğini söylemiştin." dedi şaşkınlıkla. Taehyung kurmalı tüfeği yerine bırakıp Jeongguk'a çevirdi başını. Gözlerinde ilginç bir parıltı vardı, anlamını çözemedi bu bakışın küçük olan.

"Sana bir metot üzerinde çalıştığımı söylemiştim. Oldukça zor, lakin imkânsız değil." dedi yeniden hedeflere dönüp soğukkanlılıkla açtığı üç mermi deliğine bakarken. Ardından sadece onun duyabileceği bir sesle, kendi kendine mırıldandı:

"İmkânsız değil..."

***

kaynakça: wikipedia / ikinci dünya savaşı sovyetler birliği silahları listesi

ve belki biraz gülünç gelecek ama, oldukça sık oynadığım PUBG mobile oyunu...

justicia de iris | taekook ✓Where stories live. Discover now