twentysix

403 55 199
                                    

"Katherine! Uyan!" Katherine oda arkadaşı Emma'nın sesini duymasıyla yavaşça gözlerini açtı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Katherine! Uyan!" Katherine oda arkadaşı Emma'nın sesini duymasıyla yavaşça gözlerini açtı. Yatağının yanındaki Emma'ya bakarken kaşlarını çattı ve sesli bir nefes verip yatağının yanındaki komidinde duran dijital saate baktı. Saat daha 5:20'ye geliyordu ve bugün cumartesiydi. "Dışarıda bir şeyler oluyor, Quidditch sahasının oralarda. Sanırım Slytherinler kavga ediyor."

"Cumartesi sabahın köründe neyin kavgası bu?!" Katherine sinirle söyledi. "Affedersin, sadece Bina Başkanı olduğun için bilmek istersin diye düşündüm." Emma omuz silkti. Katherine anlayışla kafasını salladı ve yataktan kalktı.

Banyosuna girip sabah bu kadar erken uyanmanın siniriyle yüzüne soğuk suyu çarptı. Dişlerini fırçaladı ve saçının düzgün olduğundan emin olduktan sonra çıktı. Kaliteli ipekten yapılmış siyah geceliğinin takımı olan sabahlığı omuzlarına attı. Dolabından rastgele bir ayakkabı aldıktan sonra giydi ve odasından çıkıp Slytherin Ortak Salonuna doğru yürüdü.

Ortak salonda kimse yoktu. Sonuçta saat 6 bile değildi ve bugün tatildi. Katherine kaşlarını çattı. Eğer bir kavga olsaydı Regulus da Sınıf Başkanı olduğu için onun da olay yerine gitmesi lazımdı. Katherine ile beraber gitmek için kızı Ortak Salonda beklerdi. Katherine Regulus'un çoktan gittiğine ihtimal verip Quidditch sahasına doğru yürümeye başladı. Şatodan çıkmasıyla soğuk rüzgarın esmesi bir oldu. Katherine sabahlığının uçuştuğunu hissetti ve ince kumaşa daha da sıkı sarıldı. Havanın bu kadar soğuk olmasını beklemiyordu.

Quidditch sahasına gelince etrafta göz gezdirdi ama kimse yoktu. Emma belli ki yalan söylemişti. Katherine sinirle sesli bir nefes verdi ve şatoya doğru yürümeye başladı.

Yürürken önünde aniden bir kurtadamın belirmesiyle Katherine istemsizce çığlık attı. Böylece Katherine kurtadamın dikkatini çekmiş oldu. Kurtadam Katherine'e döndü ve hırlayarak kıza baktı. Katherine üstünde asa aradı ama asasını getirmediğini hatırlayadı. "Siktir!" Katherine küfür etti ve olabildiğince hızlı koşmaya başladı. Hangi yöne gittiğini bile bilmiyordu sadece kurtadamdan uzaklaşması gerektiğinin farkındaydı. Saçları rüzgardan uçuşuyordu. Kurtadamın arkasından geldiğini çimlerin sesinden anlıyordu ve daha da hızlı gitmeye başladı.

Katherine koşarken önündeki sarmaşığı fark etmeyince sabahlığının eteklerini sarmaşığa dolandı. Katherine'in hala durumu fark etmeyip ilerlemeye çalışmasıyla sabahlığının bir parçası yırtılıp sarmaşıkta takılı kaldı. Katherine ise sarmaşığın onu çekmesiyle az kalsın yere düşüyordu.

Kendini toparlayıp koşmaya devam ederken uzakta bir geyik gördü. Hayvanın kaçıp kendini kurtarması gerektiğini düşünürken geyik kurtadama doğru dört nala koşmaya başladı ve Katherine'in yanından hızla geçip gitti. Katherine kurtadamın ayak seslerinin durmasıyla geniş gözlerle arkasına döndü ve geyiğin kurtadamı ondan uzak tutmaya çalıştığını gördü.

Aynı zamanda da siyah bir köpek yavaşça ona doğru yürüyordu. Katherine kaşlarını çattı ve köpeğe baktı. Köpek Patronusuna acayip derecede benziyordu. Köpeğe merakla yaklaşırken köpek iki ayağının üzerine çıktı ve Katherine de yere eğildi. Elini köpeğin kafasına uzattı ve köpeği sevmeye başladı. Köpeğin mutlu bir şekilde havlamasıyla Katherine de gülümsedi. Ancak köpeğin gri gözlerine bakmasıyla kaşları çatıldı. Tam olarak kim veya ne bilmiyordu ama Katherine köpeği tanıdığındak emindi. Köpeğin gözlerinin içine bakarken kurtadam köpeğe yaklaştı ve kendisiyle beraber çimlere yuvarladı.

"Katherine! Ne işin var burada?!" Şatonun büyük ve geniş kapısından ona doğru koşarken Lily Evans yerdeki kıza bağırdı. Lily hızlıca Katherine'e elini uzattı ve ayağa kaldırdı. Lily kızı kendisiyle beraber şatoya çekmeye çalışınca Katherine durdu.

"Ne yapıyorsun?! Profesör bulmalıyız! Okulda kurtadam var!" Katherine panike söylerken Lily kafasını salladı.

"Olmaz. Olmaz." Katherine Lily'e kaşlarını çatarak baktı. Lily derin bir nefes aldı. "Şu an açıklayamam sadece benimle gelmen lazım!"

"Lily, ne oluyor?!" Lily ağzını açıp cevap verecekken gözleri irileşti. "KOŞ!"

Katherine Lily'nin baktığı yere döndü ve hareket edemeden kurtadam sabahlığının kolunu kavradı. İpek kumaşı kolayca yırtarak pençelerini Katherine'in koluna batırdı. Katherine çığlık atıp kolunu kurtarmaya çalıştı. Kurtadam tam dişlerini kıza geçirecekken siyah köpek kurdu kenara itti ve beraber çimenlere yuvarlandılar. Lily hızlıca kızı yerden kaldırdı. Katherine parçalanmış sabahlığını çıkardı ve yere attı. Kolu durmak bilmeden kanıyordu. Şimdi sadece kısa ve ince elbiseyle durduğu için çok da üşüyordu. "Hadi! Hastane kanadına gitmeliyiz!"

"Lily! Köpek! Onu burada bırakamayız!" Lily kıza güvence verircesine kafasını salladı.

Katherine hiç gitmek istemese de son bir kere köpeğe baktı ve Lily ile beraber şatoya doğru koşmaya başladı. Kolunun kanaması şu an olması gerekenden çok daha fazlaydı. Nefesinin kesildiğini hissediyordu. Soğuk havanın da çarpmasıyla dengesini yitirdiğini hissetti. Bacakları daha fazla onu taşıyamazdı. Görüşü bulanıklaştı.

"Katherine!" Lily'nin adını bağırması gözleri kararmadan ve vücudu yere düşmeden duyduğu son şeydi.

Never Until Forever || Sirius Black[Türkçe Çeviri]Where stories live. Discover now