Never Until Forever || Sirius Black[Türkçe Çeviri]

twentynine

"Okulda noel tatili en sıkıcı şey olabilir." Sirius sesli bir nefes verirken Katherine onu takip etti. Sirius kızı sırf şikayetlerini dinlesin diye yalvar yakar odasından çıkarmıştı, ki bu 74. oluyordu.

"Kimse kalman için zorlamadı." Sirius durdu ve yanındaki duvara yaslandı. Katherine oğlanın önünde yerini alırken sorgularcasına tek kaşını kaldırdı.

"Katherine, ölüyorum burada. Yapabileceğimiz ne var?" Sirius çaresizce sordu aslına bakılırsa Katherine nasıl cevap vereceğini bilmiyordu o yüzden sadece omuz silkmekle yetindi. Sirius hoşnutsuz bir ifadeyle geçen öğrencileri izledi. "Belki..."

"Eğer cezaya kaldıracak bir şey planlıyorsan olmaz. Bu sene 5 yılda aldığım cezanın 3 katını aldım." Katherine dedi. Sirius iç çekti ve bakışlarını tavana yöneltti. Kaşlarını çatarak duvarda belirmeye başlayan yeşil dala baktı. Yavaşça büyüyordu ve bir ökseotu şeklini almıştı. "Ders çalışabiliriz. Ne dersin?"

"Tatil olmasının bir nedeni var, Katherine." Sirius hala gözlerini ökseotunda tutuyordu. Ne yapacağını kalbine bıraksa bir saniye geçmeden Katherine'e kendine çeker ve uzun zamandır yapmak istediği gibi kızı öperdi. Ama... Ama Marlene ile hala ayrılmamaıştı. Beyni mantıklı olan kararı vermesi için bağırırken Sirius kızı öpmemek için bütün kontrolunu kullanıyordu.

"Satranç oynayabiliriz ya da yürüyüşe çıkabiliriz. Bilmiyorum, Sirius." Katherine kafasını kaldırıp Sirius'a bakınca oğlanın gözlerinin tavanda bie noktaya sabit olduğunu fark etti. Merakına yenik düşüp kafasını o tarafa çevirdi ve kalbi ökseotunu fark etmesiyle tekledi.

"Satranç... Büyük ihtimalle kazanırsın ve yenilmeyi sevmem. Yürüyüş ise daha yeni yürüyorduk, güzelim." Sirius Katherine'e dönünce sesini alçaltıp mırıldandı. Kızın hala ökseotuna baktığını gördü. Katherine Sirius'un bakışlarını üzerinde hissetmesiyle kafasını eğip oğlanın gözlerinin içine baktı.

"Aaa.. O zaman... Diğerlerini bulalım." Katherine önerdi. Sirius o çok sevdiği mavi gözlerere kararlılıkla bakarken bir adım attı. Katherine ise olduğu yere yapışmıştı sanki. Harekete edemiyordu. Sirius kafasını eğdi ve Katherine hem kalbinin hem de nefes alışverişlerinin hızlandığını hissetti. Bir kolunu kızın beline doladı ve vücutlarının arasındaki mesafeyi sıfırladı. Sirius alnını kızınkine koydu.

Birkaç saniye sonra iç çekti.

"Bunu Marlene'e yapamam." Sirius kendini dizginlemeye çalışıyormuş gibi fısıldadı. Katherine sesli bir nefes verdi ve geriye bir adım attı. Zaten ne düşünüyordu ki? Sirius'un onu öpeceğini falan mı? Onun kız arkadaşı vardı. Hem de çok güzel bir kız arkadaş. Katherine'in Marlene'e karşı hiçbir nefreti ya da negatif tutumu yoktu. Kız çok neşeli, iyi niyetli ve çalışkan biriydi. Asla başka birinin kötülüğünü isteyecek bir insan da değildi.