45

11K 381 32
                                    

Kıvranmaya başladım, çünkü sırtımdan huylanıyordum. Ve Mert buna inat sırtımı öpüyordu.

'Ya bırak, huylanıyorum!'

'Dün gece huylanmıyordun ama? Onu ne yapıcağız?' dedi ve sırtımı öpmeye devam etti.

'Arsız, edepsiz,terbiyesiz.' diye söylendim.

'Bana terbiyesiz diyenin dün gece içi-' demesine izin vermeden ayağa kalktım. Çıplak bir şekilde banyoya yürümeye başladım. İlaç ağrımı azaltmıştı.

Banyoya girip kapıyı kilitledim ve kendimi duşun içine attım. Kendimi iyice yıkadım, ve bornoza sarılıp duştan çıktım. Mert odadaydı.

Yatakta aynı pozisyondaydı, sadece tek fark...

Benim yastığıma sarılmış ve gözleri kapalı olmasıydı.

Bu haline gülümsedim, kafamı çevirip saate baktım 11:43'tü saat. Mert kaçta uyanmıştı?

Hızla dolaba yönelip şort ve üzerine kocamın tişörtlerinden geçirdim. Saçlarımı tarayıp tepeden topuz yaptım ve odadan çıktım.

Mutfağa girdiğimde manzaram efsaneydi. Sevdiğim tüm kahvaltılıklar buradaydı ve masa mükemmeldi.

Arkamı dönüp odaya geri gidecek ve Mert'i bıktırana kadar öpecektim. Fakat arkamı dönmem ile ayıya çarpmam bir oldu,

Ay pardon kocama.

'Aşkım?' dedi kafamı gözlerine dikip tatlı bir ses ile,

'Karıcım?' dedi gülümseyen ifade ile.

'Ay çen karına kahvaltı mı hazırladın? Oy çeni yesinler çeni.' diye yanaklarını sıkmaya başladım. Mert gülerek geri çekilmeye çalıştı ama izin vermedim.

'Hadi kahvaltı yapalım, ben çok açım.' dedim ve masaya oturdum. Mert söze girdi,

'Ben çok aç değilim, dün gece mükemmel ötesi bir yemek yedim de.' dedi sırıtarak.

'Mert!Sus bence, koca moca diye aldık nikahımıza, ettiği muhabbetlere bak.' dedim sırıtarak.

'Nikahına aldın demek,ha? Yerim kız seni cimcime.' dedi ve yanaklarımı öptü.

Cimcime? O bana cimcime mi dedi?

'Cimcime ne aşkım ya! Bozdun tüm romantizmi.' diye söylenerek tabağıma salatalık koymaya başladım.

'Bize romantik olabildiğimiz bir an söyler misin hayatım? Böyle full ciddi kaldığımız? Bence yok.' dedi sırıtarak, marifet mübarek.

'Ye aşkım, ye. Oh şifa olsun ayı- kocama.' dedim ve ağzına domates attım.

Domatesi yuttu ve 'Ayı mı diyecektin sen bana?' dedi yarım ağız gülerek.

'Yok canım estafurullah, sadece vücut yapısı olarak benziyorsunuz. Birde ikinizde uzun oluyorsunuz genelde.' dedim ve ağzıma bu sefer ballı ekmek attım.

'Bana diyene bak çekirge, seni her gördüğümde yürürken sekiyorsun, zıplaya zıplaya geliyorsun bana.' dedi, ve ağzına zeytin attı.

Kahvaltı mı yapıyorduk? Laf dalaşı mı?

'Ben sana olucam çekirge, merak etme sen.' dedim ve kahvaltımızı yapmaya devam ettik.

Salonda elimizde kahvelerimiz ile Esra Erol izliyorduk. Evet Mert ile, baya sarmıştı onu.

'Lan, bu sizin köydeki muhtarın karısı değil mi? Ne işi var Esra Erol'da.' dedim ve Mert'e gösterdim.

'Nurten abla, ne yapıyor o orada.' demeden Nurten abla televizyondan konuşmaya başladı.

'Koca arıyorum Esra bacım, benimki eskidi.' dedi Nurten teyze. Benle Mert kahkaha atarak onu izliyorduk.

'Neden eskidi senin kocan Nurten'cim?' dedi Esra Erol.

'Hep köyle ilgileniyi, benle değil. Köye bir ay önce çift geldi, bizim arkadaşın yeğeni. Maşallah çocuk taş gibi yanında da çook güzel olan kızla, eyimi ben bunların ilişkisini kıskandım. Her seferinde sarılıp durular. Gittim beye dedim, sarıl bana. İşim var Nurten dedi getti. Ben öyle ilişki yaşcak birini arıyom, varsa gelsin alsın beni. BURDAYSEN AL BENİ!' diye bağırmaya başladı Nurten abla.

Bizden bahsetmişti, Mert en son yere oturup gülmeye devam etti ve telefondan muhtar amca Ziya'yı aradı ve hopörlere aldı.

'Ziya amca.' dedi Mert gülerek,

'Söyle babası kılıklı.' dedi adam anında,

'Senin karın, Nurten teyze.' dedi ve gülmeye devam etti. 'Esra Erol'da koca arıyor. Benimki eskidi diyor.' dedi Mert,

'Ne diyon oğlum sen?' dedi adam 'Benim hanım düğüne gitti İstanbul'a.' dedi zavallı adam. Mert hemen adamı görüntülü arayıp kameradan televizyona çevirdi.

'Ula Allah seni ne yapmasın be kadın. Kapat ula şerefsiz kapat.' dedi adam ve telefonu Mert'in suratına kapattı.

'Mert bende ileride böyle oluyum mi?' dedim gülerek,

'Sen ol, bak ben aradığın adamı seksi baklavalarım ile nasıl benzetiyorum bir tarafıma.' dedi, daha konuşacak iken televizyondan Ziya amcanın sesi yankılandı.

'Kız Nurten sen ne ediyon? Ne işin var orada senin, kocanım la ben.? dedi adam,

'Seni istemiyom ben, sevmiyon sen beni.' dedi Nurten teyze naz yaparak.

'Canımın içi, ben sana verdim otuz sekiz yılımı nasıl sevmiyom seni. Seni sevmezsem kendime küfür ederim muhtar odamdaki çiceğim.' dedi adam, Mert ile gülmeye devam ediyorduk.

'Yalan deme bana, koca bulcam ben burdan. Sen git muhtar çiceğine.' dedi kadın ve omuzunu silkti.

'Nurten, buraya gel hemen. Gün yapçaklarmış Nurten, senin dedikoduunu yapçakmış bunlar. Gel hemen karıcım.' dedi adam ve Nurten bir anda ayaklandı.

'Ne diyin sen bey, geliyom ben hemen.' dedi kadın ve koşabildiği kadar koşarak stüdyodan çıktı. Mert ile sadece gülüyorduk.

Karnım ağrımaya başlamıştı gülmekten....

———-
30 Oy
20 Yorum

ŞEBEĞİM / Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin