4.7

23K 2.1K 656
                                    

🖇

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın, iyi okumalar 💐

———————— 4.7 ————————

"Önünde sonunda zaten ortaya çıkacak, onu öldürdüğün için kimse senin hapise girmeni istemez Serkan. Barlas bile yapmaz, emin olabilirsin."

Serkan amca yapmıştı, o öldürmüştü müdürü. Ama neden yapmıştı bunu? Lizz'i sevdiği için mi? Lizz'e yaptığı zorbalıklar için mi? Düşününce bunun için bir çok sebebi vardı fakat hiçbirinin detayını bilmiyordum ki. Evet Serkan amca ve Lizz'in geçmişte bir ilişkisi vardı ama neden ayrılmışlardı? Neden Derya teyze ile evlenmişti?

"Kaptıyorum şimdi, okulda konuşmayalım bunları. Yüz yüze konuşuruz."

Telefonu kapattığını anladığımda hemen odanın yanından uzaklaşarak hızlı adımlarla sınıfa girdim. Öğrendiğim gerçeği sindirmeye çalışırken çantamdan telefonumu alıp geri çıktım sınıftan. Kantine doğru giderken aklımdaki tek şey bir an önce Karel'le konuşmaktı. Hızlı adımlarla kantine girdiğimde sınıftakilerin oturduğu masaya geldim ulaştım. Birden hepsinin bana doğru bakmasıyla neye uğradığımı şaşırmıştım. Asya yerinden panikle kalkıp yanıma geldiğine neler olduğunu anlamaya çalışıyordum.

"Rüya! Ne oldu sana? Yüzün bembeyaz olmuş."

Bembeyaz mı olmuştum?

"İyiyim, otur sen yok bir şey."

Asya'yı zorla yerine geri oturduktan sonra bana endişeyle bakan Karel'e döndüm.

"Konuşmamız lazım."

Anında kafasını sallayıp oturduğu sandalyeden kalkmıştı. Asya'ya hemen döneceğimizi söyledikten sonra Karel'le birlikte bahçeye çıkıp kimsenin olmadığı bir köşeye geçtik.

"Neler oluyor Rüya? Sen iyi misin gerçekten?"

İyiydim, sadece şaşkındım ve muhtemelen şoktan betim benzim atmıştı.

"İyiyim, sadece ben bir şey duydum Karel..."

Duraksadım ve derin bir nefes verdim.

"Lizz telefonda konuşurken duydum, Serkan amcaya 'Aras zaten babasını senin öldürdüğünü biliyor' dedi."

Söylediğim şeyle o da oldukça şaşırmıştı.

"Emin misin Rüya? Doğru mu duydun?"

Emin olmak istiyordu ama kulaklarımla duymuştum.

"Evet, hatta 'kimse onu öldürdüğün için hapise girmeni istemez, Barlas bile' falan dedi. Gerçekten o öldürmüş Karel. Müdürü Serkan amca öldürmüş."

O kadar hızlı konuşmuştum ki gerginlikten, beni zor anladığına yemin edebilirdim.

"Tamam, sen sakin ol önce."

Sakin olamazdım, böyle bir şey öğrendikten sonra nasıl sakin olabilirdim?

"Barlas'a haber vermemiz lazım."

Dediğimde kafasını iki yana sallayarak reddetti söylediğimi.

"Hayır, yani elbette söyleceğiz ama telefonla falan olmaz. Çıkışta bize gider yüz yüze konuşuruz. Şimdi öğrenirse kendi başına karalar alır buradan engelde olamayız."

Mantıklıydı, Barlas'ın ne yapacağını kestiremiyordum ve yanında olmamız daha mantıklı olacaktı.

"Doğru, tamam öyle yapalım."

Cinayet | TextingWhere stories live. Discover now