𝕮𝖆𝖕𝖙𝖊𝖗 𝕱𝖔𝖚𝖗

2.4K 271 152
                                    

***

Ertesi gün okul bok gibiydi. Genç kızın eli sargılı olduğu için hakkındaki dedikodular çığrından çıkmıştı. Herkes konuşmaya başlamıştı. Ailesinin şiddet yanlısı kişiler olduğunu ve elini yaktığını söyleyenler bile vardı.

Tabi kızın taktığı yoktu. Sırasında kitabını okuyordu. Her zaman yaptığı gibi. Şampuan reklamından fırlamış, adını yeni öğrendiği Baji onun arkasındaki sıraya oturduğunda göz devirdi. Çok gıcık oluyordu ona.

Kitabı kapatıp başını sıraya yasladı. Çok uykusu vardı. Gece boyu kafede arkadaşlarıyla eğlenirken bunu düşünmeliydi. Esneyip gözlerini kapattı. Uyumak her şeye çözümdü.

Baji ise düşünceli şekilde kıza bakıyordu. Dün o kadar mutlu olan kız bu gün nasıl bu kadar suratsız olabiliyordu?

Saçını arkaya atıp etrafa baktı. Dedikodular doğru olabilir miydi? Kızın ailesi hakkında olanlar. Gerçi ona neydi ki? Umrunda değildi.

Gözleri tekrar kıza kaydığında uyuduğunu fark etti. Göz altları morarmıştı. Ya uykusuz kalmıştı, ya da dayak yemişti kesin. Yüzünün bu günkü solgunluğu belirgindi.

Aklına dün geldi. Dişlerine yakışıklı demişti bu deli kız. Dişler güzel olurdu, yakışıklı ne lan?! Garip bir kızdı. Düşünmemeye karar verdi.

Ders başlayana kadar tahtaya baktı. Gözleri kıza kaymak istese de izin vermedi. Sadece tahtaya bakmaya çalıştı. Ne kadar zor olsa da başardı...

***

Giydiği beyaz şort, sarı bol tişört ve beyaz kapşonlu hırkayla bir banka oturuyordu genç kız. Okul bittiği gibi eve gidip üstünü değiştirmişti. Kucağına çıkan beyaz kedinin tüylerini okşayarak izledi batmak üzere olan güneşi.

Ailesini özlemişti. Kim bilir nerdeydiler şimdi? İç çekip dolan gözlerini kapattı. Kafeye gitme saati gelmişti. Kediyi kucağından indirmeden ilerledi. Kafenin bahçesinde ona bakabilirdi. Güler yüzlü patronu olduğu için izin verirdi kesinlikle.

Birden rüzgarın esmesiyle hırkasını çıkarıp kediyi sardı. O üşümüyordu. Kafeye adımlıyordu ki karşı kaldırımda bir kavga dikkatini çekti. Geçen  gün kafeye gelen Toman çetesindekiler ve birkaç kişi kavga ediyordu.

Umursamadan ilerledi. Onu ilgilendirmiyordu. Kafeye ilerlemeye devam etti. Üstüne düşen gölgelerle arkasına bakmak istedi fakat kim olduklarını tahmin ettiği için bir şey yapmadı.

Hızlanarak ilerledi. Gölgelerinde hızlanmasıyla ister istemez tedirgin oldu. Toman çetesinin onunla ne işi olurdu? Kucağındaki kedi huzursuz sesler çıkarınca tüylerini okşadı.

Kafeye kısa bir mesafe kalınca omzuna konan elle arkasını döndü. Baji'ydi bu. Yüzünde öfkeli bir ifade vardı. "Bizi görmezden mi geliyorsun sen?"

Asuka göz devirip elini itti. "Beni mi takip ediyorsunuz?" Şu an korkudan altına sıçabilirdi fakat bunu belli etmeyecekti.

Baji dişlerini sıktı. O sivri dişler Tanrı vergisi miydi, yoksa yaptırma mı? "Soruma soruyla cevap verme."

Bezgince nefes verdi genç kız. "Görmezden niye geleyim? Sizi tanımıyorum bile." Dedi umursamazca.

Sarı saçlı, kısa çocuk öne çıkıp elini uzattı. Gülümsüyordu. "Ben Mikey. Artık beni tanıyorsun."

Asuka çocuğun eline bakıp kucağındaki kediyi işaret etti. "Asuka. Elim dolu karşılık vereme-"

Sözü kucağından kedinin alınmasıyla kesildi. Şakağında Ejder dövmesi olan çocuk sert gözleriyle baktı. "Şimdi verebilirsin."

Asuka küfür etmemek için zor duruyordu. Elini sıktı Mikey'in. "Benden ne istiyorsunuz?" Direk konuya girmişti.

Kedisine uzanmak istedi fakat ejderha dövmeli çocuk izin vermedi. Çok gıcıktı sanırım. Hırkası da kedide kalmıştı.

Mikey denen çocuk elini çekip konuştu. "Ayak üstü söylemek olmaz. Bizimle sohbet edermisin?" Sesi ricadan daha çok emir gibiydi.

Kolundaki saate bakıp konuştu kız. "Kafeye gitmem gerekiyor ama beş dakika ayırabilirim." Aslında gerekmiyordu. Sadece erken işe gitmekten zevk alıyordu.

Mikey kolunu kızın omzuna atıp gülümsedi. "Harika! Sohbet edebilmemiz için yeterli."

Bunun altında bir pislik vardı fakat ne olduğunu çözememişti Asuka. Belki de fazla paranoyaklaşıyordu...

***

𝙉𝙚𝙧𝙙 || 𝙆. 𝘽𝙖𝙟𝙞 || 𝕿𝖆𝖒𝖆𝖒𝖑𝖆𝖓𝖉𝛊Where stories live. Discover now