***
İnsanlar hiçbir zaman ellerindekilerle yetinmez. Daha fazlasını isterler. En iyisini, en güzelini, en gösterişlisini. Bu bazen eşyadır, bazen ise birisi.
Tabi bununla birlikte onu isteyen başka iinsanlarla da kavga etmek zorunda kalırlar. Çoğu zaman ise bunun sonucu kötü biter. Zorbalık gibi şeylerle. Tıpkı Asuka'ya yapılanlar gibi.
Genç kız denizden iki gün sonra okula normal bir giriş yapmıştı. Her şey normaldi. Baji'yle ilişkileri iyi, arkadaşlarıyla iyi, dersleri iyiydi fakat bunları kıskanan insanlar onu rahat bırakmıyordu.
Genç kız artık nefesinin yetmediğini hissettiğinde rastgele salladı yumruğunu. Saniyeler sonra saçını tutan el gevşediğinde hızla geri çekildi.
Ağzına kaçan suları kusup öksürdü. Sınıfındaki kızlar Baji'yle çıktığını öğrendiğinden beri kin duyuyorlardı kıza. En sonunda ise bunu işleve dökmüşlerdi.
Havuza itildiğinde panikle çırpındı fakat bir işe yaramamıştı. Genç kız tuttuğu nefesini bırakmak zorunda kaldığı anda birisi onu çekip çıkarmıştı.
Öksürüklerinin ardı arkası kesilmezken soğuk havayla titredi. "Lanet olsun!" Küfür gibi edilen sözleri kimin söylediğini biliyordu. Baji Keisuke okula teşrif etmişti.
En güvendiği kişinin göğsüne yaslanıp tekrar öksürdü. Sudan bir kere daha nefret etti o an. Dizlerinde ve bacaklarında hissettiği eller onu havalandırdı.
"Asuka-chan?" Şaşkın ve donuk ses yandan bir bakış attığı Mikey'e sahipti. Gözlerinde şaşkınlık ve öfke hakimdi. Ona bunu yapanları öldürebilirdi fakat o kadınlarına zarar vermezdi.
Burnunu çekti genç kız. Üşüyordu deli gibi. "Eve gitmek istiyorum." Baji'ye, Draken'e ve Mikey'e karşı rezil olmuş gibi hissediyordu. Çok aciz hissediyordu şu an.
Baji kızı ilerideki banklardan birisine oturtup üstündeki ceketi çıkardı. Genç kızın omuzlarına yerleştirip tekrar kucağına aldı. Çok şey söylemek istiyordu fakat kelimeler boğazına tıkanmıştı. Genç kıza yetişene kadar pes etmiş görüntüsü içini acıtıyordu.
***
Genç kızı banyonun önünde indirdi. Okuldan beri ilk defa dudaklarını aralayıp konuştu. "Özür dilerim." Suçlu hissediyordu genç çocuk. Onu yanlız bırakmamalıydı.
Asuka Baji'ye bakıp gülümsedi. Yumuşak elini çocuğun yanağına yaslayıp okşadı. "Neden özür diliyorsun ki? Sen bir şey yapmadın. Hatta teşekkür ederim. Hayatımı kurtardın Kei."
Çocuk bakışlarını kaçırıp yere dikti gözlerini. Yanağındaki ele iyice yanağını yaslayıp iç çekti. "Duş al. Hasta olmaman lazım."
Genç kız iç çekip banyoya girdi. Sıcak bir duş alması gerektiğini biliyordu fakat Baji'nin kendini suçlu hissetmesini önlemek istiyordu.
Üstündeki herşeyi çıkarıp küvete girdi. Bacaklarına kollarını dolayarak üstünden su akmasına izin verdi.
Su vücudunda arsızca dolaşırken sınıfındaki kızların yaptıkları aklından çıkmıyordu. Nerdeyse öleceğini düşünmüştü orda. Belki Baji olmasaydı gerçekten ölebilirdi.
Suda çok durmadı. Hızlıca yıkanıp çıktı. Saçlarına havlu sarıp aşağı indiği sırada mutfaktan gelen bir gürültü onu tedirgin etti.
Baji elindeki bardağı sinirle tezgaha vurmuştu. Kız arkadaşını yanlız bıraktığı için kendine kızıyordu aslında.
Onu yanlız bıraktığı için kendini suçluyordu. Belki de gerçekten onun suçuydu. Bardağı bırakıp dirseklerini tezgaha yasladı. Ellerinin arasına başını alıp dişlerini sıktı.
"Keisuke?" Diyen genç kızla çocuk arkasına döndü. Çocuğun sinirli halini görünce oflayarak önüne geçti. "Hey!" Dedi dikkatini çekmek için. Ardından yüzünü avuçlayıp kendine çekti. (sEn BöYLe bİrİSi DeğİlSİn bErKCaN. GöZÜmÜn iÇiNe bAK.) "Hadi bana dövüşmeyi öğret. Kendimi savunabileyim." Dedi hevesle.
Keisuke duyduğu cümlelerin doğru olup olmadığını düşünürken şaşkınlıkla kıza baktı. Dövüş öğretmek mi? Hemde kız arkadaşına?
