Olum hepinizin mi derdi düğün olur? Alın size düğün.
***
"Tanrı seni kahretsin Keisuke Baji!" Genç kadın üstündeki gelinliğin olmamasından dolayı öfkeyle saydırıyordu. Hamile karnıyla evleniyordu. Genç kadına kalsa çocuk doğduktan sonra evlenirlerdi fakat Kei çok zorlamıştı.
Genç kadın nefesini içine çekip zorlukla gelinliği kapattığında rahatça nefes aldı. "Asuka-chan gelinliği giymesen mi? Doktor sana dar giymemeni söylemişti." Emma'nın endişeli sesiyle Hina elindeki duvağı bırakıp geldi.
"Emma-chan haklı. Bebeğe zarar gelebilir." Endişeyle konuştu genç kadın. Arkadaşının düğünü için çok heyecanlıydı.
"Kızlar doğururum şuraya görürsünüz!" Asuka'nın çığlık atarcasına bağırmasına karşı kızlar irkildi.
Emma iç çekip kaşlarını çattı. "Aman be! Çıkar şu dördüncüyü de bizde kurtulalım sende kurtul!" Ardından kadına dil çıkardı.
Asuka kaşlarını çatıp koltuğa oturdu. "Bebeklerimi getirin bana. Özledim aşklarımı." Karnını okşarken derin derin nefesler alıyordu. Keigo, Keichi ve Shuana çocuklarının isimleri bunlardı. İlk doğan oğlu Keigo ismi gibi saygılıydı. İkinci doğan oğlu Keichi isminin anlamı gibi akıllıydı. Kızı Shuana ise isminin anlamı olan yıldız gibi parlaktı.
Hina kadına bakıp gülümsedi. "Hemen getiriyorum Asuka-chan!" Odadan çıktığında kadın derin nefesler alıp veriyordu.
Emma kıza dik dik baktı. "Senin gibi çirkeften o tatlış şeyler nasıl çıktı ya?" Ardından somurtup durdu.
"Anni!" Asuka tam Emma'ya çemkirecek iken kızının sesiyle durdu. Kapı açıldığında parlayan gözleriyle ona bakan kızına kollarını açtı.
Küçük kız beyaz kabarık elbisesiyle annesine koşup sarıldı. "Anni!"
Genç kadın mutlulukla kızını izledi. "Annem! Sen beni mi özledin?" Kıkırdayıp kalktı. "Seni kucağıma alırdım bebeğim ama kardeşin incinir."
Küçük kız üzgünce annesine bakıp sarıldı kadının bacağına. "Anni."
Genç kadın gülümseyip oğullarına baktı. "Aşklarım! Napıyorsunuz siz?"
Çocuklar koşarak annelerine gidip sarıldı. İki oğlan da annelerine pek düşkündü. "Bende sizi seviyorum."
Kapı açılırken takım elbiseli Mikey girdi içeri. Kolunu uzatıp gülümsedi. "Gelini alma zamanı."
Genç kız hafifçe gülümseyip çocukları Emma ve Hina'ya emanet ederek kalktı. Mikey'nin koluna girip peşinde içeridekilerle çıktı.
Merdivenleri indiklerinde gergin damadı gören genç kadın başını eğip dudaklarını birbirine bastırdı. Mikey ile kırmızı halının sonuna, Kei'nin önüne geldikten sonra başını kaldırıp gülümsedi. "Merhaba aşkım. Çok yakışıklı olmuşsun."
Kei'nin yüzü kızarırken karşısında gördüğü kadının peri olup olmadığını merak etti. "Sende çok güzel olmuşsun. Peri gibi."
Nikah memuru boğazını temizledikten sonra ikilinin dikkatini çekerken genç çift yeminlerini etmişti. Artık onlar evliydi...
***
Alın düğün.
