Bölüm 17

5.7K 175 6
                                    

Asya'dan;

Bu adam herhalde delirdi. Yaptıkları normal değildi çünkü. Onu banyo kapısında görünce şok olmuştum. Ne yapacağımı bilemediğim için küvete oturmuştum. Dengesizce konuşmaları beni çok sinirlendirmişti. Bir de ısrarla beni duymamazlıktan gelip kendi bildiğini yaptı ya işte orda sinirim tavan yapmıştı. Kaçamadım çünkü aldıkları çamaşırlar doğru düzgün değildi ki!! Hepsi ya dantelli ya da belli edenlerdendi. Ben denize gittiğimde bile mayo giyemeyenlerdendim. Zaten vücudumun neredeyse her yerini görmüştü başka bir yerlerimi de görseydi utancımdan ölürdüm.

Bana dokunduğu an midemin bulandığını hissettim. Resmen ondan iğreniyordum. Bana dokunmasını önlemek için aklıma bir çözüm gelmedi. Bu yüzden panikle ayağa kalkıp sarıldım. Pişman oldum yaptığımdan çünkü yanlış anlaşılacak pozisyondaydık. Üstelik beni sinir etmek için sürekli tuhaf tuhaf konuşuyordu. Hem yaptığımdan hem de söylediklerinden dolayı utancımdan kıpkırmızı olduğuma emindim.

Havluyu giyineceğim zaman onun dikkatini dağıtmak için bir şeyler zırvaladım. Büyük ihtimalle yemedi ama inanmış gibi yapıp kafasını çevirdi. Bana dönünce Yüzünde ki ifade çok komikti bu yüzden gülümseedim ama toparlanıp kendimi odaya attım. Paniklemiştim sonuçta ne yapacağı belli olmazdı. Tamam ben; deli, gözü bir şey görmeyen ve direk dalan bir kız olabilirim ama o bir erkek ve bir erkekle ne kadar başedebilirim bilmiyordum. Eğer kötü bir niyeti, bir düşüncesi varsa onu nasıl engelleyebilirdim??

Banyodan çıkıp odaya geldiğinde öylece durunca sanırım cesaret aldım ve soru sordum.

-"Bana bunu neden yapıyorsun?" diye. Bir şey söylemeden sadece yüzüme baktı. Bir şeyler düşündüğü apaçık belliydi. Sonra bana dönüp

-"Üşütüceksin! Bir an önce üstünü giy." dedi. Ben ne sordum o ne söyledi. Benimle eğleniyordu. Belkide kızdırmak hoşuna gidiyordu. Bana bunları yaşatması artık sabrımı zorluyordu. Üstelik diğer kızlara böyle yaptıklarını hiç sanmıyordum.

Odadan çıktıktan sonra kapıyı kilitledi ben de öylece kapıya baktım. Sinirliydim, şaşkındım. Kendimi aptal gibi hissediyordum. Avazım çıktığı kadar bağırmak, birşeyleri kırmak hatta ortalığı dağıtıp o orospu çocuğunun kafasını patlatmak istiyordum. Üstelik banyoda yapamamıştım.

Banyoya tekrar girip kapıyı kilitledim. Bundan sonra kapıları iki kere kontrol edicektim. Hızlı bir şekilde banyo yaptıktan sonra odaya girip vücudumu kuruladım. Çıkardığım kıyafetleri ve çamaşırları giyinip hemen yattım. Bir an önce uyumak ve hiç bir şey düşünmek istemiyordum. Özellikle gereksiz piçi düşünüp sinirlerimi bozmak hiç istemiyordum.

Sabah kalkarken kendimi çok yorgun hissediyordum. Gözlerimi bir türlü açamıyordum, kolumu kaldıramıyordum sanki. Biraz doğrulmaya çalıştım. Saate baktım. Saat 10 olmuştu. Elimi alnıma götürüp sıvazladım sonra doğrulup yatağın başlığına yaslandım. Kapı önce çaldı sonra açıldı.

-"Günaydın! kahvaltını getirdim." dedi kapı bekçiliğimi yapan çocuk.

-"Sağol" dedim ben de. Sesim biraz çatallı çıkmıştı ve boğazım acımıştı. Yüzümü buruşturdum. Sanırım üşütmüştüm.

-"Sesin kötü çıkıyor! Hasta mı oldun?"

-"Yok ya bir şeyim yok! İyiyim."

-"Tamam sen bunları ye, ben sana ilaç getiriyim."

-"Teşekkür ederim. Şey! Senin adın ne? Yani bekçiliğimi yapıyorsun ya o yüzden soruyorum. Hem bu gidişle daha çok bana bakacaksın gibi görünüyor!" gülümsedi, tepsiyi komidinin üzerine koyup doğruldu

Büyük Patron (y-a)Where stories live. Discover now