bölüm 3

8.5K 215 2
                                    

nasıl yani!! beni bunun için mi kaçırdılar?? bu kadınla bir mi tutuyorlar?? bu ev o biçim evlerden mi? artık parçaları birleştiriyorum galiba. benim bunu öğrenmem lazım...

"semih!" endişe ile döndüm içimden neler geçirdiysem ona hepsini söylicem. "beni burda bırakmayacaksın demi?"

"niye sevmedin mi?" o kadar eğleniyordu ki. gözleri parlıyordu resmen!!

"hayır. sevmedim beni tekrar depoya götür. ben orda rahattım ya valla." çarpılmadım demi Allah'ım. hemen kendime bakmaya başladım bir yerim eğrilmişmi diye...

"kusura bakma asyacım artık burdasın. meral abla senin hakkından gelir. ne güzel ya bir şeyden çekinmen!!."

"çok mutlu oldun bakıyorum." gıcık ne olucak nasılda sırıtıyor. ağzını dağıtsam şurda dişlerini eline saysam ah ne olurdu!! ne olurdu yapabilsem. sinirli bakışlarla semih e bakıyordum ama o hiç oralı değildi. ona yaşattıklarımın acısını çıkarıyordu. "lütfen bırakma beni!!"

"belanı buldun asya artık benden bu kadar. ben gidiyorum. yeni evine alışmaya bak. hayatını burda devam edeceksin. meral abla kıza iyi bakın hadi eyvallah" dedi ve arkasını döndü. ben arkasından belki bana döner ve alır diye baktım ama ciddiydi. gerçek olamazdı. benim burda ne işim vardı.

"gülegüle aslanım. patrona selam söyle bekliyoruz onuda buraya. gelsin özletmesin."

iğreç ya nasıl normal bir şeymiş gibi söylüyordu. orosbuluk kanlarına işlemişti resmen. ben burda kalmıycam. asla kalmıycam. bir iğleşsem hemen kaçıcam burdan.

"gel tatlım seni odana çıkarsınlar." kadın elini bana yaklaştırdıkça iğrenesim geliyordu.

"saolun. " çok konuşmak istemiyordum. yanıma benim yaşlarımda bir kız geldi

"ben sana yardım edeyim. tutun bana hadi." güler yüzlü bir kızdı. onun ne işi vardı burda. yoksa o damı benim gibi kaçırılmıştı.

"teşekkür ederim." kolundan tutup yürümeye başladım.

merdivenlere geldik. merdivenlerde aynı pencere pervazları gibi koyu kahverengiydi. merdivenler ahşap parke. evin rengi krem rengi gibiydi ve çok büyüktü. çıkarken ben çok zorlanmıştım ve kız benim kolumu iyice kavramıştı. yüzüne gülerek baktım ve devam ettik. merdivenlerin başına geldik ben kafamı kaldırıp baktım. uzunca bir koridor, koridorda bir çok kapı vardı. biraz yürüdük ve beni soldan üçüncü kapının önüne getirdi.

"burası senin odan artık burda kalacaksın." kapıyı açıp beni önden gönderdi. oda peşimden gelip kapıyı kapattı. tekrar kolumdan tutup beni yatağa doğru götürdü ve oturttu. "beğendin mi?"

"senin ne işin var burda" direk konuya girdim

"efendim anlamadım."

"bence anladın. senide mi kaçırdılar. zorlamı tutuyorlar"

"yok öyle bir şey. ben kendi isteğimle kalıyorum" sesi teleşlı çıkmıştı korkuyordu,

"korkma beni de zorla kaçırdılar. bak halime direnince böyle oldu. seni de dövdüler mi?"

"hayır ben gidiyim. sen yat dinlen. böyle şeyleri de düşünme."

"bak lütfen benden çekinme korkma."

"ben korkmuyorum. fazla kurcalamasan iyi olur. senin için söylüyorum bu adamlara ters konuşma."

"bir dakika bekle lütfen. hey. sana diyorum. ah." hızlıca arkasına bakmadan çıkıp kapıyı kapattı. benim karnıma ağrı girince peşinden gidemedim.

Büyük Patron (y-a)Where stories live. Discover now