Bölüm 14 - 'Malum konuşma'

3.8K 421 493
                                    

Bu bölümde bazı +18 konular/temalar olacak (zaten özette de yazıyo ama neysssssse) terimlerden rahatsız olacak herhangi biri varsa bölümü geçebilirsiniz, başlıktan anlaşılcağı üzere 'malum konuşmayı yapçaklar yani işte 🤣

Kelime sayımız: 1737 😁

------------

Minho koltuğunda hafifçe kıpırdandıktan sonra bardağında kalan içkiyi içti ve gence döndü ''Jisung'' dedi bardağı yeniden masaya bırakarak ''Bana bi iyilik yapar mısın? Arkada gördüğün mini bara git ve dolaptan bana bi bira getir, şişe olsun'' 

Jisung başını sallayıp ayağa kalktı ve büyüğün gösterdiği tarafa doğru yöneldi. Etrafa baktığında ufak dolabı buldu ve içinden bir şişe bira alıp patronunun yanına döndü. Minho şişeyi alırken güldü ve kollarını hafifçe kaldırdı.

''Hadi, gel otur tekrar'' dediğinde Jisung gülerek yeniden kucağına geçti.

''Ne dersem diyeyim'' diye güldü Minho ''Cidden ne dersem yapıyosun evlat'' 

Jisung buna omuz silktikten sonra Minho'nun şişenin kapağını çakmağıyla açıp yere atışını izledi, sonrasında içecekten uzunca bir yudum alıp onu yeniden masaya bırakmıştı.

''Demek'' diye başladı Minho ''Baban sana hiçbi zaman, bir kere olsun, tek bir kerecik bile hayat hakkındaki o 'malum konuşmayı' yapmadı öyle mi?'' 

Jisung başını olumsuz anlamda salladı ''B-bebeklerin na-nasıl y-yapıldığını bi-biliyorum ama'' 

Minho buna kahkaha attıktan sonra sakinleşti ''Bu iyi bişey sanırım, şimdilik''

Jisung yanağının içini ısırırken kaşlarını çattı ve bir anlığına masaya doğru baktı.

''Basit başlicam tamam mı? Böyle şeylerden bahsettiğim veya şakasını yaptığım zaman bön bön bakmanı istemiyorum, o yüzden biraz katlancaksın'' Jisung bakışlarını yeniden büyüğüne çevirip onu onayladı.

Minho bir iç çekip birasından biraz daha içtikten sonra şişeyi gence uzattı ''Başlamadan önce biraz ister misin? Ben anlatmaktan rahatsız olcam sen de hayatının bu geç yaşında bunları patronundan dinlemekten rahatsız olcaksın'' dedi hafifçe gülerek ama Jisung başını olumsuz anlamda salladı.

''Peki o zaman'' dedi Minho şişeyi masaya bırakarak ''İsteyecek olursan yeri belli''

Bir iç daha çektikten sonra ellerini gencin bacaklarına koyup iyice yerleşti ''Kolay yerden başlicam cidden, heycanlanmanın ne anlama geldiğini anlıyo musun?'' 

Jisung bunu bir süre düşündü, Minho'nun bunu yılbaşında hediye olarak bir köpek almak gibisinden olan duyguyu kastedip etmediğinden emin değildi ''B-belki?''

''Ereksiyondan bahsediyorum Jisung'' dedi Minho bir iç daha çekip başını sallayarak.

Jisung anında kızarıp bakışlarını kaçırdı ''Ah.. Ö-öyle..'' derken yerinde yine kıpırdandı.

''Al işte, harika bi örneğim var. Kucağımda sürünen bi çocuk var şu an'' diye takıldı ''Az daha kıpırdanırsan pratik bi derse döncek bu konuşma'' dedikten sonra gencin kafası karışmış ifadesine bakıp göz devirdi.

''Aman Tanrım. Böyle bi kulüpte çalışıyosun ama bu dediğimi bile anlamıyosun, nasıl olur ya?''

Jisung bunları bilmemenin utancıyla bakışlarını yine kaçırdı. Hele ki Minho'nun buna yavaştan sinirleniyor olması gencin kendini daha da salak hissetmesine sebep oluyordu. 

''Pekala, bunu biraz daha basitleştirelim. Ereksiyon.. Kötü bi şey değildir, sadece.. hazır olduğunu gösterir'' Minho gencin bunu bari anlamasını umdu ama yüzündeki ifadeyi görünce içten içe küfürler etmeye başladı.

Daddy'nin Küçük Canavarı -MinSung-Donde viven las historias. Descúbrelo ahora