Otuz bir

21K 1.5K 1.1K
                                    

31. Bölüme yakışır bi bölüm

Ömer : Neredesin ? (22:34)

Kenan : Mustafa vardı yeni gitti (22:38)

Kenan : Sen gelmek istemediğine emin misin?

Ömer : Her seferinde ben geliyorum Kenan bu sefer de sen gelsen nolur

Ömer : Ölmezsin ya

Kenan : Ben dedim sana iki ev fazla

Kenan : Demedim mi yanıma taşın diye?

Ömer : Sen taşın lan o zaman buraya

Kenan : Tamam sus çıkıyorum şimdi

Ömer : Gelirken yolun üzerindeki markete uğrar mısın sevgilimmmm

Ömer : Şeker bitmiş sen çayı şekerli içiyorsun

Kenan : Sevgilim diyen ağzını yerim lan senin

Ömer yazıyor..

Kenan : Sevgilim diyen ağzını yerim lan senin (Silindi)

Kenan : Yemiyorum vazgeçtim

Kenan : Malum zamanı değil şimdi, bayılıp kalırsın falan

Ömer : Ya daha kaç kere söylemem gerekiyor?

Ömer : Ben öyle demek istememiştim

Kenan : Başka bir şey lazım mı şeker dışında ?

Ömer : Yok yavrum sen gel yeter (22:43)

**

"Geldim, geldim."

Koşa koşa yaklaşık iki dakikadır kapıyı açmamı bekleyen Kenan'a sonunda açabilmiştim kapıyı.

"Nerdesin yav kaç saattir," diye sordu beni baştan aşağı süzerken. Sonra gözlerini kapatarak etrafı kokladı. "Sıcak sıcak, fırından yeni çıkmış tarçınlı kurabiye kokusu alıyorum."

Gülerek içeri girsin diye kolundan çekip kapıyı kapattım. "Evet, kurabiye yaptım."

Ayakkabılarını çıkarıp salona geçti ve elindeki poşeti sehpanın üzerine bırakıp koltuğa yayılarak oturdu. Ben peşinden gelip yanına oturacağım zaman, bileğimden tutarak açtığı bacaklarının ortasına ona sırtımı dönerek oturmamı sağladı. "Kocana özel kurabiye mi yaptın sen bakayım, hmm?" Sorusunu yumuşak bir sesle sorarken, aynı zamanda sağ omzuma masaj yapar gibi okşamaya başlamıştı.

Yumuşak dokunuşları beni mayıştırmıştı. "Evet, kocama yaptım," diye cevap verdim. Omuzumdan sırtıma doğru kaydırdı parmaklarını. "Yapmasana, uykumu getireceksin."

Uykum zaten gelmek için yer arıyordu zaten.

"Ulan ben ne amaçla yapıyorum, bu ne anlıyor. Yemin ederim kafayı yiyeceğim ha." Ağzının içinde konuştuğu için yarısını anlasam da diğer yarısını tam anlayamamıştım. Ellerini çekti üzerimden. "Şikayet edeceğim o masaj yapın diyen siteyi."

"Ne diyorsun Kenan, anlamıyorum bir şey." Çatık kaşlarla kafamı arkaya doğru uzattığımda zorlukla gülümsedi.

"Bir şey yok ya, kendi kendime konuşuyorum ben öyle." Duraksayıp kaşlarını çattı. "Kıyafet işi mantıksız gelmişti ilk, acaba onu mu deneseydim. Kasları boşuna yapmadık." Sesli konuştuğunu fark ederek gözlerini büyüttü. "Ne diyorum ben ya, hadi gülüm kalk sen bana kurabiye getir."

YENİ MAHALLE -BXBWhere stories live. Discover now