HS Bölüm 6

75 25 173
                                    

22 Nisan 1987

Engin

Davette olanlardan sonra, her ne kadar, sakin kalmaya çalıșsam da, Hilal'in Murat ile olan ilișkisine biraz fazla dikkat kesilmiștim. Hilal, evin içinde hülyalı hülyalı dolaşıyor, durup dururken şarkı söylemeye başlıyordu. Lüzumsuz bir kıskançlık mıydı yaptığım, bilmiyorum.

Paylașamıyorum sanırım, öte yandan, düşünmeden edemiyorum, ya Eftalya'nın abisi olsaydı? Büyük ihtimalle, o da kardeşini kıskanırdı.

"Oğlum, iyi misin? Davetten döndüğümüzden beri, bir durgunluk çökmüş üzerine. Eftalya ile tartıștığınızı da görmedim, üstelik."

Annem, endişeli ve meraklı bir şekilde yanıma oturdu. Ben de ona aklımdan geçenleri anlatmaya başladım.

"Eftalya ile aramız gayet iyi anne. Sorun, Hilal."

Annem, ne demek istediğimi anlamış olacak, gülümseyerek, konuşmaya başladı.

"Ah, şimdi anlaşıldı. Hilal'in yanındaki genç adamdan bahsediyorsun. Murat Zorlu."

"Evet. Anne, çocuk gibi kıskançlık yapmam, normal mi? Hilal'in mutluluğunu her şeyden çok istiyorum, ama..."

"Paylaşmak da istemiyorsun. Bak, hayatında biri olabilir, onunla mutlu da olabilir, ama bu bir şey değiştirmez. Hilal, senin kardeşin ve yine ihtiyacı olduğunda, sana gelecek. Bu senin onun abisi olduğun gerçeğini değiştirmez."

Annemin dediklerini biraz düşününce, ona hak vermeye başladım. Hilal, benim kardeşimdi ve bunu hiç bir şey değiştirmeyecekti. Ancak bu, Murat ile uğrașmayacağım anlamına gelmiyordu tabii.

Annemle konuştuğumda, biraz daha rahatlamıștım. Annem odadan çıktıktan kısa bir süre sonra, Hilal, neşeli tavırlarının aksine, gergin bir şekilde yanıma oturunca, meraklandım.

"Hilal? Neyin var?"

"Dün olanlar konusunda benimle pek konuşmadın, çok kızdın mı?"

"Hayır, ama keşke daha önce söyleseydin, Hilal."

"Özür dilerim, abi."

Öyle mahzun bakıyordu ki, kıyamıyordum.

"Asma o güzel yüzünü. Gerçekten sana kızgın değilim. Sadece, birazcık kıskanç bir abiyim, hepsi bu."

Kardeşime sarıldığında, Hilal'in yüzündeki o gergin ifade, yerini gülümsemeye bıraktı.

"Canım abim, iyi ki varsın."

"Sen de iyi ki varsın, güzeller güzeli kardeşim."

Bir süre öylece kaldık. Daha sonra, vakit geç olduğu için, odalarımıza çekildik. Herkes uykuya dalmıştı, lakin beni bir türlü uyku tutmadı. Pencereden, yıldızlarla süslenmiş gökyüzünü seyre daldım, peri kızımın hayali yine gözümün önünde belirdi. Yine yüzümde belli belirsiz o gülüş...

Hep merak ederdim, uğruna  kendilerini kor ateşlere atmaya razı ettikleri bu aşk, nasıl bir efsun ki, insanı  çabucak tesiri altına alıyor diye. Annem ve babamın, yıllar sonra bile hâlâ taze tuttukları așklarına imrenerek bakardım.

Şimdi oturmuş, peri kızımı düșlerken, aşkın efsununu her zerremde hissediyorum. Ne garip değil mi? Ummadık anda, katiyen olmaz dediğin şeyleri yașıyorsun.

Hatırla Sevgili(Yıllanmış Aşklar Serisi-1)||Bazı Bölümleri Düzenlemeye Alındı Where stories live. Discover now