Bölüm 2

1.3K 88 58
                                    

Aethra

Burnuma dolan ağır kokuyla gözlerimi araladım.Beyaz tavanla göz göze geldiğimde kalkmaya yeltendim .

Bileğime geçirilmiş kelepçe başımdan aşağı kaynar sular dökülmesine sebep olurken bir kaç saniye neden bu durumda olduğumu düşündüm.Alnımdan itilip yeniden uzanmamla hissettiğim keskin ağrı inlememe neden olmuştu. Beni iten askere sertçe baktım.Tepki vermeyince odada sağa sola adımlayan adamı incelemeye koyuldum.

Üzerindeki beyaz gömlek vücudunu sıkıca sarmış altındaki dar siyah pantolon kalçalarını ortaya sermişti.Belindeki deri olduğu anlaşılan kemer ,pantolonu tutturmak yerine daha çok süs niyetiyle duruyormuş hissi yaratıyordu. Boyu çevresindeki askerlere göre daha kısa olsa da geniş omuzları ve kalıplı vücudu bunu kapatıyordu.Boyunu bi kaç santim uzatan botları sıkıca bağlanmış asil görünmesine neden olmuştu.

Yakışıklı sayılabilecek yüzü bana doğru döndüğünde donuk gri irislerini uzunca üzerimde gezdirdi.Ani göz temasıyla afallasam da pek belli etmedim . Alnına dökülen siyah saçları oldukça hoş görünüyordu.Dışının aksine bakışları tiksinir gibiydi .

Usulca ağzımı araladım.Zor da olsa konuştum.

" Su ... Lütfen "

Anlamış olacak ki arkasındaki bir askere işaret verdi. Yanıma kadar gelen asker doğrulup su içmeme yardım etti.

Dudaklarıma ulaşan suyla keyiflice güldüm.Üzerimde hissettiğim bakışlar sorgulayıcı bir hâl almıştı.

" Siz kimsiniz ? "

Kimseden bir tepki gelmiyordu .Uzunca etrafı inceledim.Bakışlarım donuk gözlerde takılı kaldı. Hâlâ cevap yoktu.

Sertçe yutkunup uzandığım yerde daha rahat bir pozisyon aldım.

" Çıkarken kapıyı kapatın "

Şaşkın bakışları şimdiden hissedebiliyordum , tepki verme gereği duymadan gözlerimi kapattım. Oldukça bitkin hissediyordum.

Kapının açılma sesini duymamla hiçbir tepki de bulunmadım fakat bu uzun sürmemişti.

" Aç gözlerini Aethra Lagrange "

Gözlerimi araladığımda komutan olduğu fazlaca belli olan bir adam konuşuyordu.

" Yaralandığınız günü ayrıntılarıyla anlatın."

Uzunca bir süre düşündükten sonra her şeyi anlattım.Şüpheli bakışlarını gönderen sarışın komutan bir kez daha dudaklarını aralamıştı.

" Kılıç kullanmayı nasıl ve kimden öğrendin ? "

Anlamsız bir tavırla komutana gözlerimi diktim.

" Kılıç kullanmayı bilmiyorum "

" Bir komutana yalan söylemeye cüret etmemelisin Bayan Lagrange "

" Yalan söylemiyorum Komutan Smith "

Sinirlendiği kasılan çenesinden belli oluyordu.Kucağıma atılan belgelere göz gezdirdim.

" Aethra Lagrange ,Yüzbaşı Dietrich Lagrange'ın tek vasisi , uzun bir süre yer altında babasından dövüş ve kılıç dersleri alarak yaşayan bir kanun kaçağı..."

Hassiktir bunları nasıl öğrendiler ?

"Babanızı tanıyorum Bayan Lagrange.Siz akıl sağlığınızı kaybettiğinizde büyük bir çöküş yaşamış , kızının acınası hâline dayanamayarak intihar etmişti."

Duyduklarım sinir kat sayımı daha da arttırırken boğuluyormuş gibi hissettim. Avuçlarım terliyor,kalbim hızlanıyordu. Nefes alış verişlerimi düzene soktum.Karşımda pis pis sırıtan komutanın suratına bir tane geçirmek istiyordum. Derince nefes alıp duyduklarımı sindirmeye çalıştım.Ben deli değilim.Tükürürcesine konuştum.

" Ne istiyorsun Komutan "

" Bir kanun kaçağı olarak işlediğin bütün suçlarını kapatacağım Lagrange "

Bir süre durup arkasındaki askerlere göz gezdirdi.Yeşil pelerinlerini gururla taşıyan askerler oldukça sıradan görünüyordu gözümde.

" Karşılığında keşif birliğine katılacaksın "

Dudaklarımı birbirine bastırdım . Gülmemeliyim , şimdi değil . Her dakika artan kahkaha atma isteğimi bastirmaya çalışarak konuştum.

" Beni öldürmeye mi niyetlisiniz komutan Smith ? "

Düz bir surat ifadesiyle yüzüme bakıyordu. Nasıl bu kadar intihara meyilli olabilirler aklım almıyordu.

" Ne halt olduklarını bilmediğim yaratıklarla savaşmaya niyetim yok ."

Histerik bir kahkaha sunarak devam ettim.
"Daha o kadar delirmedim "

" Biz özgürlük ordusuyuz Bayan Lagrange "

" Ne o ? Bulduğunuz yeni bir slogan falan mı bu ? "

Karşımdaki sarışın komutan sakince dediklerimi dinliyordu fakat arkasındaki minik için bu söylenemezdi.

Donuk suratı sinirli bir hâl alırken öfkeli bakışları üzerimde geziniyordu. Daha fazla dayanamamış olacak ki yatağın kenarına bir tekme savurdu. Beklemediğim bu hareket karşısında oldukça şaşırmıştım.Yüzüme doğru eğildiğinde burnuma dolan koku başımı döndürsede zar zor toparlandım.

" Ciddi ol Aethra Lagrange "

Dişlerinin arasından tıslayarak konuşmasına devam etti.

" Çocuk eğlendirmiyoruz "

Araya giren Erwin ,kendinden oldukça kısa olan adamı geriye çekilmesi için uyardı.

" Başka şansın olduğunu sanmıyorum Lagrange "

Haklıydı , ya o kokuşmuş yer altına dönüp yasa dışı dövüşlerden para kazanmaya çalışacak, hırsızlık yaparak geçinecektim ya da ne olduğu belirsiz bir yaratık tarafından yenilip kısa bir hayat sürecektim.

Her iki seçenekte birbirinden korkunç...

Gözlerimi kısarak komutana baktım.

" Kabul ediyorum Komutan Smith fakat arkandaki bücürle aynı rütbeyi istiyorum "


Aethra | Levi Ackerman Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon