Aethra | Levi Ackerman

Bölüm 16

" Ulan ayaklarınızı silip girin bari "

Eren sinirle konuştuğunda sevimli tavrına gülmeden edemedim. Toplu temizlik yapıyorduk fakat doğru dürüst çalışan tek kişi Erendi.

Sildiği yerlerin bir kere daha üzerinden geçtiğinde , Levi eve giriş yaptı. Tartışmakla meşgul olan grup Yüzbaşı'yı fark ettiğinde sessizleşti. Bir elini masanın altına uzatarak tozu gösterdi.

Diğer elindeki bezle temizlendikten sonra düz bir suratla konuştu.

" Yeterince vaktiniz vardı "

İfadesiz yüzüyle suratıma baktığında kalbim yerinden çıkacakmış gibi hissettim. Bakışları elimdeki kirli beze takıldığında masanın üzerinde duran temiz bezlerden birini kucağıma attı.

" Temizliğe devam edin "

Arkasına döndüğünde kucağıma attığı bezi aynı şekilde kafasına doğru attım. Duraklayıp bezi kavrayarak irislerime baktı. Kaşlarını çattığında arkamda kalan masaya yaslanıp iki elimi havaya kaldırdım.

" Elimden kaydı Kaptan "

Levi gözlerini kısarak bir süre yüzümü inceledi. Yanıma kadar gelip ellerini iki yanımda sabitledi . Yüzüme eğilip imâlı bir tonda konuştu.

" Benim odamı da sen temizleyeceksin asker !"

Başımla onayladım. Kimseye belli ettirmeden bacaklarımın arasına sabitlediği bacağına sürtündüm. İki kere keskin bir şekilde öksürerek geri çekildi.

Levi evden ayrıldığında üzerimdeki bakışlar yön değiştirmiş herkes işine odaklanmıştı.

Silmem gereken pencereye ilerleyip altta kalan tahtaya yaslandım. Silmeye başladığım cam temiz bir hâl aldığında yukarıları silmek için bir bacağımı camdan sarkıttım.

Rahat bir konuma ulaşınca özenle silmeye devam ettim. Karşıda nöbetçi askerlerle konuşan Levi'ı geç fark edebilmiştim.

Gözlerini benden ayırmadan askerlere bir kaç sey daha söyleyerek bana doğru yürüdü. Yanıma ulaştığında ellerini saçlarının arasından geçirip derin bir nefes aldı. Başını kaldırıp aşağıdan yukarıya süzdü.

" Sana cam silmeyi yasaklıyorum "

Kaşlarımı çatarak suratına baktığımda dışta kalan bacağımı çekerek üzerine düşmemi sağlamıştı. Yeşilliklere uzanmış öylece duruyorken şaşkın bakışlarım ellerinin kalçamı kavramasıyla daha da açılmıştı. Bu tepkim komik görünüyor olmalıydı ki Levi gülerek yerlerimizi değiştirdi.

Ne olduğunu zar zor anlayabildiğimde karşımda azan adamla biraz oynamak istiyordum. Bacaklarımı araladığımda sağ bacağı yerine yerleşmişti.

Fazlaca dar gelen gömleğimin bir kaç dügmesini açarak kendini rahat bir pozisyona aldı. Üzerime eğilip dudaklarını boynuma yaklaştırdı.

Temas etmeden altından kayıp ayağa kalktım . Açılan gömleğimi kapatıp dudaklarımı araladım.

"Görev başında kıdemlilerimle sevişmiyorum Yüzbaşım "

Ayağa kalkıp belimi kavradı. Vücuduma kendisini bastırıp kulağıma eğildi. Tam bir şey söyleyecekken çalılıklardan fırlayan Hange yüksek sesle çığlık atmıştı.

Hızlı bir şekilde Levi'ı omuzlarından iterek kendimden uzaklaştırdım.

Düz bir hâl alan suratı ani duygu değişimini iliklerime kadar hissetmemi sağladı. Birden ne söyleyeceğini merak etmiştim.

" Oi ! Dörtgöz neden geldin ? "

Hange heyecanından kurtulmak için başını iki yana sallayarak Rahip Nick'in öldürüldüğünü söyledi.

" Hemen buradan ayrılmamız gerek "

Levi başı ile onayladığında tahta eve girip askerlere durumu açıkladım. Herkes sakin ve çabuk bir şekilde toplanmaya başlayınca ben de kendi çantamı hazırladım. İşim bittiğinde dışarıda toplanan askerlere katıldım.

.
.
.
.
.
.
.
.
.

Her şey planlandığı gibi giderken yaslandığım evin bacasında bıçağımı temizlemekle meşguldüm.

" Aethra... Karındeşen Kenny'i
duydun mu ?"

Duyduklarım kaşlarımın çatılmasına sebep olmuştu. Levi'a baktığımda dalgınca bir yere bakıyordu.

" Neden birdenbire bunu soruyorsun ?"

" Çocukken bir süre onunla yaşadım "

Biliyordum... Karındeşen Kenny de bir Ackermandı. Uzaktan da olsa bir yakınlıkları olmasını bekliyordum. Neden böyle bir zamanda bundan bahsettiğini anlayamamıştım.

Çok geçmeden ardımda hissettiğim tanıdık vücut her şeyi anlamamı sağlamıştı.

" AETHRA !"

Levi yüksek sesle bağırdığında hızlıca eğilip bacanın diğer tarafına sığındım. Kenny yavaşça yürüyerek belirgin bir kahkaha bıraktı.

" Vay vay vay ... Piç Aethra da
buradaymış "

Zıplayarak ters döndüğünde göz göze geldik. Aynı anda ateşlediği silahların bir tarafında Levi diğer tarafında ben vardım. Levi kılıcı ile engelleyebilmişti bense çatıda yuvarlanarak yer değiştirdim.

" Ateşli bir kadın olmuşsun Aethra , bir mucize olur da ölmezsen çay içmeye ne dersin ?"

" Senin zamanın geçti ihtiyar "

Alayla konuşmama kendine özgü gülüşüyle güldü . Levi'ın yaklaşık 2 dakikadır gözleriyle anlattığı plana başımla onay verdim.

İşaret verdiğinde çatıdan kayarak binaların arasında hızlıca ilerledik. Önümüzde beliren askeri inzibat gitmemizi zorlaştırıyorken silahlarını çekmişlerdi.

Çevik bir hareketle üzerlerine zıplayıp birinin boğazını kestim. Gördükleriyle dehşete düşen askerlerin boş anından yararlanıp aynı şekilde devam ettim. Gitmemiz gereken yol açılmıştı fakat Kenny yeniden yön değiştirmemizi sağladı.

Gülerek konuştuğunda kusmak istedim.

" Hayranım olduğunu biliyordum
Aethra "

" Askeri inzibata mı katıldın moruk ? "

Hızımızı kesmeden devam ettiğimizde bir barda soluğumuzu almıştık. Nefes nefese saklandığımız yerde Levi elini bacağıma atıp sabitlediğim bıçağı kavradı.

" Bıçağı tut ve onu yap "

Sessizce söylediklerini anlamaya çalışırken Kenny'nin tiz kahkahası duyulmuştu.

Levi bir şişeyi ters çevirerek Kenny'nin konumunu belirlediğinde masanın altındaki tüfeği yavaşça kavramıştı.

" Hâlâ ölmemişsin Kenny "

Yavaş adımlarla yaklaşan ihtiyara karşı elindeki tüfeği çevirerek ateş etti. Kenny geriye yuvarlandığında işaret vererek bir sandalyeyi camdan fırlattı.

Sandalyeyi fark eden askerin boş anından yararlanıp bıçağı bana fırlattı. Teçhizatını sapladığı asker kendine siper olmuştu . Bense diğer camdan çıkarak havadaki bıçağı kavradım. Kalan askerleri öldürerek Levi'ın arkasından ilerledim.

Peşimizde kimsenin olmadığını fark ettiğinde yavaşlayıp yanına gelmemi bekledi.

Bıçağı bacağımdan kavramanın zorluğunu da hesaplayarak mükemmel bir plan kurmuştu.

"Bu durumdan kurtulduğumuzda birlikte çay içmeye gidelim "

" Zevkle kabul ediyorum Bay Ackerman "