7.5K 608 468
                                    

"Seni tekrar burada görmek çok hoş Jeongguk. Hasta olmandan bahsetmiyorum elbette. Sadece seni böyle büyümüş görmek beni mutlu etti. Annen bu halini görse eminim çok mutlu olurdu."

Jeongguk ergenliğinde çokça uğradığı hasta kontrol odasında bulanan midesine rağmen burukça tebessüm ettiğinde elini de tekrar midesine bastırmaktan edemedi. Bulanıyordu işte! Nalet midesi günlerdir Jeongguk'a huzur vermeyecek bir şekilde bulanıyordu ve o, bu yüzden annesinin en yakın arkadaşı olan Bay Lee'ye gerektiği kadar odaklanamıyordu. Annesinden geriye kalan tek şeydi belki de doktor Lee. Babası annesini hamile bıraktıktan sonra kayıplara karıştığından çaresiz kadının ne annesi ne de babası sahip çıkmıştı ona. Yapayalnız kaldığı zamanlarda tek yakını olan ve o zamanlarda bir tıp öğrencisi Bay Lee sahip çıkmış, dostunu ve onun oğlunu elinden geldiği kadar koruyup kollamaya çalışmıştı.

Nitekim bunu başarmıştı da. Jeongguk aklının erdiği ilk zamanlarda tanışmıştı doktorun ismiyle. Annesi her zamandan ondan bahseder hayatta olmalarının sebebinin Bay Lee olduğunu söylerdi. Ergenliğinde ise çokça kez gelip gitmişti onun özel muayene odasına. Yetişkin olup türünü öğrendiği zaman herşeyin normal olduğunu sanıyordu Jeongguk. Bir omega olması ne onun için ne de annesi için sorun değildi. Erkek omegalar hâlâ bazı geri kafalılar tarafından hor görülsede değişen devir ve kafa yapısıyla çok da sorun olmuyordu artık. Zaten Jeongguk da annesi de onun bir omega olacağının farkındaydı. Kiraz çiçekleri feromonlarından tutun da kıvrımlı zarif bedenine kadar herşey yeterince omega olduğunu bildiriyordu. Yinede türü belirlenince şaşırmış gibi yapan annesinin oyununa ortak olmuş ufak bir kutlama bile yapmışlardı.

Buraya kadar herşey yolundaydı fakat sağlıklı ve yetişkin bir omega olarak Jeongguk'un kızgınlık geçirmiyor oluşu zamanla annesini endişelendirmeye başlamıştı. Türü belirlendikten hemen sonra kızgınlığa girmesini beklediği oğlunun hiçbir belirti göstermemesi endişelenmesine sebep olmuş bir doğum uzmanı ve en yakın arkadaşı olan Lee'nin kapısını çalmıştı. İşte o zamanlar öğrenmişti Jeongguk sorununu. Aslında buna sorun denilemezdi ona göre. Kızgınlık geçirmesini sağlayan bazı hormonları doğuştan yoktu ve bu nedenle kızgınlık geçirmesi imkansızdı. Annesinin yakın arkadaşı Bay Lee, her zamanki gibi onlarla yakından ilgilenmiş Jeongguk'a bir sürü test yapmış annesine hiçbir sorun olmadığına dair tesellilerde bulunmuştu. Çünkü gerçekten de sorun yoktu ki. Asıl sorun kızgınlığa girmesi olurdu. Her ay katlanılmaz ağrılara başa çıkmaktansa olmayan hormonlarına şükür edebilirdi Jeongguk.

Ama annesi gözü yaşlı bir şekilde 'ilerde bir bebeğinin olmasını çok isterdim' diyip saçını okşayınca koltuğunda oturan Bay Lee de Jeongguk da donup kalmıştı. Onlar bunu hiç düşünmemişti. Erkek omegalar kızgınlık harici asla hamile kalamazdı ve baştan beri annesinin sorun edip üzüldüğü şey buydu aslında.

Odada süren sessizlik boyunca düşündü Jeongguk. Gerçekten de annesi bunu bile düşünmüşken kendisinin aklına bile gelmemişti. Şimdi ise annesi asıl dert ettiği şeyin bebek olduğunu söyleyince içine tuhaf bir burukluk hissi dolmuştu. İsterdi Jeongguk. Kesinlikle, ileride hayatının aşkını bulduğunda bir bebek isterdi. Tanrı onların cinsiyetine bakmadan bir mucize bağışlamıştı ve şimdi o, bundan mahrum kaldığını öğreniyordu. Hafifçe dolan gözlerini kırpıştırıp annesine baktığında aldığı şefkatli bakışlar içini ferahlattı. Annesine sahip olduğu sürece herşey çok kolaydı çünkü.

Liar Omega/taekookWhere stories live. Discover now