(𝑭𝒊𝒏𝒂𝒍)

6.3K 478 179
                                    

3 hafta sonra

"Uyudu mu?" Jeongguk yatak odalarının büyük, boydan camının önünde yağan yağmuru izlerken Taehyung çalışma odasından yeni çıkmış eşinin beline sarmıştı kollarını. Mis gibi kokusunu solurken burnunu açıkta kalan boynuna sürttü. Haniel'in bebek kokusunu alıyordu Jeongguk'dan. Dudaklarını boynuna bastırdı, karnına sardığı ellerini ise sıkılaştırarak vücudunu kendine yasladı. Eşinin sıcak, yumuşacık teninde dinlendi. İşlerini evden yürütüyordu ve bugün için oldukça fazla dosyayla ilgilenmişti.

"Hıhım" diye mırıldandı Jeongguk. Kafasını alfasının göğsüne, bedenini ise sert vücuduna yasladı. Taehyung güçlüydü. Bu hoşuna gidiyordu. "Yoruldun mu çok, huysuzlandı mı Haniel?" Burnunu omeganın hindistan cevizi kokulu saçlarına daldırdı. Günün tüm yorgunluģu yok oluyordu Jeongguk'un kokusunda. "Yok. O kadar oynadınız ki, yorulmuş oğlum. Hemen uyudu. Yormadı güzelim beni." Alfa ellerini Jeongguk'un pijamasının altına sokup omegasının çıplak karnını okşadı.

Elleri altında titreyen bedeni biraz daha kendine bastırdığında Jeongguk'un ağzından ufak bir mırıltı dökülmüştü. Taehyung karnını ve belini kışkırtıcı bir şekilde seviyordu. Dudaklarını kulak altına yaslayıp ıslakça öptüğünde "yorgun değilsin yani" diye fısıldamıştı. Kasıklarını tamamen omegasının kalçasına yaslamıştı. Camın yansımasından Jeongguk'un yutkunduğunu görebiliyordu. Nazikçe kendine çevirdi bedenini. Ellerini pijamasının altından çıkarmış çenesine yaslamıştı. Hafif bir baskıyla kafasını yukarı kaldırdı. Öpülmek için yaratılmış dudakları tam karşısındaydı.

Bebek, şirket, yeni bir düzen derken mahrum kalkmıştı omegasından. Gün içinde bir sürü öpücük çalıyordu tabi ki kırmızı dudaklardan ama yetmiyordu artık. Sıcak nefesini minik dudaklarına üfledi. Jeongguk gözlerini kapatarak dudaklarını araladığında omegasını ensesinden yakalamış, kapanmıştı arzuladığı kırmızılıklara. Vakit kaybetmeden üst dudağını emmeye başladığında Jeongguk Taehyung'un tişörtlü kollarına tutundu. Alfasının sıcacık teni parmak uçlarını karıncalandırıyordu. Taehyung ensesine biraz daha baskı verdiğinde dudaklarını aralayıp karşılık verdi.

Taehyung biraz hızlı ve çokça tutuklu bir şekilde dudaklarını yiyordu. Çıkan ıslak seslerle yerinde kıpırdandı Jeongguk. Taehyung'un dilini ağzına yuvarlamasıyla uyarılmıştı. Parmak uçlarına yükseldi. Tıpkı Taehyung'un ona yaptığı gibi ellerini ensesine sarıp başını yana yatırdı. Böylece daha derin öpüşebiliyorlardı artık. Hızlı geçen dakikaların ardından Jeongguk'un nefessiz kalmasıyla ayrıldılar. Omeganın göğsü hızla inip kalkarken alfa mora çalmaya başlayan gözlere tutkuyla bakmış ellerini pijamasına atarak hızlıca çıkarmıştı Jeongguk'un teninden.

Omeganın çıplak, bembeyaz üst bedeni kafayı yedirtiyordu ona. Belinden tutarak kendine çekti. Haniel'i emzirirken tahriş olmuş göğüs uçları alfanın tişörtüne sürtündüğünde tatlı tatlı mırıldandı. Taehyung yakınına çektiği omegasının belini severken "seni yiyeceğim" diye fısıldamıştı. Sesi içindeki tüm arzuyu yansıtan bir şekilde kışkırtıcı çıkıyordu. Ellerini şortlu bacaklarına sarıp kucağına aldı omegasını. Saniyeler sonra daha bu sabah deģiştirilmiş temiz çarsafların arasında uzanıyordu Jeongguk. Saçları ipek gibi dağılmış, beyaz teni sere serpe açıkta ağzını sulandırıyordu alfanın. Tüm gece tüketebilirdi onu. Umuyordu ki oğulları yaramazlık yapıp da bölmezdi onları. Çünkü aylardır hasretini çektiği omegasına kolay kolay doyamayacaktı, doyamazdı.

Liar Omega/taekookWo Geschichten leben. Entdecke jetzt