1.Bölüm: Doğum Günü

11.1K 378 83
                                    

"Neşe yemin ederim müdire bizi bu sefer kesin atar buradan!"

Arkadaşım İdil'in sesini duymazdan gelerek güvenlik kulübesine göz attım. Fevzi amca hala uyumamıştı. Halbuki bu adam saat dokuz dedin mi yatardı, bugünü mü beklemişti yatmamak için?

"Kızım kovsa ne yazar? Şunun şurasında kaç gün kaldı ki? Zaten gitme vaktim geldi artık."

Böyle söyleyince de bir tuhaf oluyordu yahu.

"Sen gideceksin ama ben ne olacağım Neşe, tek başıma kalacağım."

İdil benden bir yaş küçüktü. Kendi yaşıtım olan hiç arkadaşım yoktu. İnsanlar beni gördüğünde kendine kaçacak bir yer arıyordu.

Neden mi?

Çünkü sevgili müdiremiz diğerlerine bu kıza uymayın, onunla arkadaş olmayın diye tembihleyip duruyordu da ondan!

"Of İdil en azından kalacağın bir yer var senin, ben ne yapayım kızım? Ayrıca gelmiyorsan git. Peşime takılma."

"Hayır öyle demek istemedim. Ben de geleceğim.. son günlerimizi güzel geçirelim."

Buraya ilk geldiğim günü hatırladım da şimdi..  tamam pardon daha bebektim, hatırlamam mümkün değil. Baştan alalım.

Burada kalmak aslında benim tercihim değildi ama şimdi bir tercih yapmam gerekiyordu. İki gün sonra aynı zamanda üniversite sınavına girecektim. Bilin bakalım kim sınavdan sıfır çekecek?

İdil'in tereddütlerini bir kenara bırakırsak, Fevzi amca da uyursa çok güzel olacaktı.

Yetimhanenin kapısında bir ileri bir geri yürüyerek vakit öldürmeye çalışıyordum. On dakikalık bir zaman sonunda yeniden kulübeye baktım. Ve sonunda!

"İdil çabuk ol, Fevzi amca uyumuş." İdil, yaslandığı duvardan doğrularak hemen arkamda ki yerini aldı.

Kapıyı yavaş bir şekilde açtığımda arkamdan gelen İdil'in kapıyı tutmadı için bıraktım. Ama benim zeki arkadaşım İdil kapıyı tutmak yerine hemen arkamdan çıktığı için kapı gürültülü bir şekilde çarparak kapandı.

"Bu sefer gerçekten de sıçtık!"

"Özür dilerim, özür dilerim."

Birkaç saniye herhangi bir hareketlilik olmadığında bahçeye çıkarak koşmaya başladım. Bilirsiniz, aksiyon dolu sahnelerde beni koşarken yakalayabilecek tek kişi Usain Bolttur, ama o da emekli oldu.

Bahçede ki son kapıya geldiğimde arkamda bir adet nefes nefese kalmış İdil vardı. Fevzi amca horuldamalarına devam ederken bu kapıyı rahatlıkla açtım. İşimi sağlama almak için önden İdil'i ittirdim.

Arkasından ben çıkarken kapıyı yavaşça çektim.

Ana caddeye gidene kadar ikimizden de ses çıkmamıştı. Yetimhaneden iyice uzaklaştığımız da ilk adımı başarıyla tamamlamış olmanın verdiği bir gurur vardı üzerimde.

Ne yapsam, cia ajanı falan mı olsam?

Tamam abartmayalım.

Otobüs durağına geldiğimizde otobüsün gelmesine daha vakit olduğu için hemen durakta ki yere oturduk.

"Şimdi senin bu mahalle de ki arkadaşların senin yetimhane kaldığını bilmiyorlar mı?"

"Gerizekalı mısın kızım sen? Sana elli kere anlattım bilmiyorlar!"

NEŞE (Aile) Where stories live. Discover now