18.Bölüm: Yüzleşme

2.9K 239 36
                                    

Aradan uzun zaman geçti kopukluklar için özür diliyorum.

Bir sonraki bölüm içim öneri ve isteklerinizi, bu bölümle ilgili yorumlarınızı bekliyorum

CEREN'DEN

Bu zamana kadar tek kız çocuğu olmanın güzel yanları kadar kötü yanlarıda vardı. Başımda üç abi, bir de erkek kardeş olunca sizi zor günlerin beklemesi çokta süpriz bir durum değildi. Ama yine de dünyanın en iyi ailesine sahiptim. Ancak, sahip olduğum şeylerin kıymetini Neşe'nin, bir diğer yarımın aramıza katılması ile daha da farkına varmıştım. Aslında biz Neşe'yi, daha doğrusu Cemre'yi aramızdan hiç uzak tutmamıştık.

Eskiden her özel günde ziyaret ettiğimiz, hayaller kurduğumuz, dualar ettiğimiz bir mezarı vardı.. o günlerden bu güne gelmek hayal ettiğimden de güzeldi. Okulda çok fazla arkadaşı olan biri değildim. Eren ve onun grubu ile dolaşırdım. Kızlarla aramız iyi değildi. Belki ben fazla soğuk bir kızdım, belki de gereksiz samimiyeti sevmiyordum.

Benim hakkımda ne düşündüklerini de iyi biliyordum. Onlara göre Ceren; saf, inek ve ana kuzusuydu. Üzerime yapışan bu etiketlerin hiçbirinden rahatsız olmuyordum, alışmıştım. Saf bir kız olabilirdim. İnsanlar hakkında kötü düşünen biri olmamıştım, aksine elimden gelen yardımı ihtiyacı olana karşılık beklemeden yapardım.

Ders çalışıyorum, belki bu standart bir öğrenci için onlara fazla geliyor olabilir ancak benim ailem ve derslerimden başka kendi kafamı dağıtacak, insanların benim hakkımda konuştuklarını duymayı unutmak için yapacak başka bir uğraşım yoktu.

Yapmak istesem de buna el verecek bir vücudum yoktu. Fazlasıyla zayıf bir kızdım. İnsanlar yedikçe kilo almayan insanlara özenseler de kilo almanın vermekten daha zor bir eylem olduğunu bilmedikleri için böyle konuşmaları çok normaldi..

Hassas bir insan olmamın nedeni doğuştan kaynaklıydı. O zaman diğer kardeşlerime göre daha zayıf doğmuştum. Büyüdüğüm de annem buna bir çare bulmak, belki de çok hastalanmamın nedenini bulmak için doktor doktor gezse de bu tamamen bünye meselesiydi.

Her şeye, alışmıştım.

Ancak, bir süre sonra.. Neşe ile arkadaş olmak istediğimi ona söylemeden önce başıma gelen olaydan sonra artık eskisi gibi olmayacağını dair yeminler etmiştim. Bunu kimseye anlatamazdım. Eren'in değişken ruh hali beni bu kadar yorarken, ondan yardım istemek beni zarar üstüne zarara uğratmaktan başka bir işe yaramazdı.

Neşe'yi daha öncede görmüştüm. Bir sohbetimiz olmamıştı. Sadece Hilal ile konuşuyordu, bir de yanında başka bir erkek arkadaşı daha vardı.

O gün, Eren'in bahçede antrenmanı olduğu için onu izliyordum. Neşe'yi bahçede görmeyi beklemiyordum. Arkadaşları yanında olmadığı için fırsatını bulup onunla konuştum. Ama.. çok fazla sinirli ve tepkili biriydi. Haklıydı. Biri aniden gelip arkadaş olalım dese ben de şaşırırdım.

Sonrası ise, oldukça hızlı gelişti. Eren'in kafasına top attıktan sonra müdürün odasında kendimizi bulmamız, Neşe'nin kazası..

Ve şimdi de şuan içinde bulunduğumuz bu güzel an..

Neşe ve Emre abim için yemek yaparken biraz olsun onları baş başa bırakmak istemiştim. Yalnız kaldıklarında konuşmaya başladıklarını duyabiliyordum. Yine de çok kulak vermeden yemek işine devam ettim.

Bazı konularda iyiydim. Yemek yapmaktan, dans etmekten zevk alıyordum. Yeteneğimi kullanmak kafamı dağıtıyordu.

Yaşadıklarımızdan önce de bu böyleydi. Eren kendini spora vermişti. Ben ise derslere, geçmişte bizi eksik bırakan şeyleri unutmak için yapmamıştık elbette. Ancak sürekli aynı acıları anmak seni bir sonuca ulaştırmıyordu.

NEŞE (Aile) Where stories live. Discover now