3

216 24 25
                                    

Bir-iki gün sonra koridorda Lucas ile konuşurken Eddie'ye yakalandık. "Vay vay vay, Lucas Sinclair." Lucas yutkundu. "Basketbol antrenmanları nasıl gidiyor ha?" Eddie onun biraz üstüne doğru yürümüştü. "G-güzel."

"Edd-"

"Kes sesini! O bizi sattı! Hellfire'ı sattı! O artık popüler bir çocuk!" İkimiz de sessiz kaldık. "Öyle susarsınız işte. Hmpfh!" Hızla saçlarını savurarak arkasını döndü ve uzaklaştı. "Eddie! Eddie! Ed... Ed." Lucas'a dönüp omzunu patpatladım. "Takma onu. Her zaman ki hâli." Başıyla onayladığında ileriden gelen El ile Will'i gördüm.  El için kocaman gülümsedim. Will yanımıza geldiğinde El ile göz göze geldik. "Will, ben arkadaşlarımın yanına gidiyorum."

"Görüşürüz." El gülümseyerek uzaklaştı. Tabii ya, onunda kendine göre bir arkadaşı var. Ya da bir sevgilisi. "Hey Mike."

"Selam Will."

"İyi misin? Suratın düştü." Gülümsedim. "Ah, hayır. Sorun yok." Gülümsedi. "Bu arada dün için-" Hergele dolu bir grup gelip Will'e omuz atmıştı. Bir de üstüne üstlük gülüşüp gitmişlerdi. Sinirle arkamı dönerek onlara seslendim. "Hey! Önünüze baksanıza!" Will kolumdan tuttu. "Önemli değil, Mike. Sorun değil böyle şeyler benim için." Yüzünde sadece küçük bir gülümseme vardı. "Yanlışlıkla çarpmışlardır."

"Ama Will, kasıtlı yaptılar! Çok bariz!"

"Önemli değil dedim ya." İçim hiç rahat etmemişti ama kabullendim. "Derse gidelim hadi." Onayladı ve birlikte derse gittik. Çıkışta hepimiz yollarımıza ayrılacakken Will'i tuttum. "Hey Will."

"Ne oldu?"

"Şey, iyi olacak mısın? Sabah ki olay sonrası." Güldü. "Abartılacak bir şey yok Mike. Sadece bir omuzdu. Bir daha olmaz. Belki de ben çok ortalık yerde duruyordum."

"Saçmalama Will! Böyle şeylerin devamını hep bilirim! Bu sadece bir başlangıç! Sana bir şey yaptıklarında bana söyle, seni savunacağım." Gülümsedi. "Teşekkürler, ama gerçekten abartmaya gerek yok." Elini sıkıca tuttum. "Sen söyleyecek misin öyle bir şey olduğunda?" Ellerimize baktıktan sonra bana geri baktı. "Söyleyeceğim, söz." Gülümsedim. "Dikkatli ol, yarın görüşürüz." Bisikletime atladım. "Görüşürüz." Eve sürerek eve sonunda geldim. Yatağıma yattığımda tavana bakarak düşünmeye başladım. "O çocuklar cidden bilerekle mi çarptılar yoksa Will'in dediği gibi ortalık yerde mi duruyordu? Ona ve El'e bir şey yaparlarsa ne yaparım?" Ayaklandım. "Hiç kimseye zarar gelmesine izin vermeyeceğim!" Ablamın içeri girdiğini gördüm. Bana güldü. "Ne bu süper kahraman tripleri? Yoksa dünyayı mı kurtaracaksın?"

"Kes sesini! Hem kişisel alan diye bir şey var! Kapıyı çalman gerek!" Tekrardan güldü. "Bak bak bak..."

"Nancy!"

"Gidiyorum, tamam. Ergenlik sendromları..." Kapıyı çekip gitti. Dediklerimi duyduğundan utanıp ayağa kalktım. "Çok fena rencide oldum." Üzerimi değiştirdim ve birkaç ödevime baktım.

ree // byler (1986)Where stories live. Discover now