G|FİNAL

923 44 22
                                    

Perdenin Ardındakiler - Beni Kendinden Kurtar
Perdenin Ardındakiler - Yarınlar var

iyi okumalar 🖤

-

Erdem

Beyaz. Bembeyaz duvarlar. Titreyen ellerini zapt edemeyen ben. Koridor sakindi. Benim aksime. Batuhan, yerinde duramıyor; gergin bir şekilde koridoru baştan aşağı dolanıyordu. Benim ayaklarımsa beni taşıyacak güce sahip değillerdi. Bir duvarın dibine çökmüştüm. Kendime doğru çektiğim bir dizimin üzerine kolumu, kolumun üzerine de başımı yaslamış beyaz duvarın üzerinde kırmızı harflerle yazılmış 'ACİL' yazısını izliyordum. Ne kadar zaman geçmişti bilmiyordum. Sabah olmuş muydu? Habersizdim.

Elimden hiçbir şey gelmiyordu. Hiçbir işe yaramıyordum. Tek yaptığım öylece oturmaktı.

İki yana açılan otomatik kapıyla kendimden beklemediğim bir hızda ayaklanmış hemen çıkan sağlık görevlisinin önünde dikilmiştim.

"Durumu nasıl? İyi mi?"

"Doktor size gereken bilgilendirmeyi yapacaktır." Deyip giden kadının arkasından hayal kırıklığıyla baktım. Bir gelişme var mıydı? Varsa neden bize söylemiyorlar?

"Aah!" Bağırışı ile Batuhan'a döndüğümde elini duvara geçirmişti. Hiçbirimizin sabrı kalmamıştı artık. Onun iyi olduğunu duymaya ihtiyacımız vardı ama bir türlü duyamıyorduk.

Kapı tekrardan açıldığında duyduğumuz sesle yeniden beklentiyle karşımızda duran kişiye bakmaya başladık. Adamın yüzünden hiçbir şey anlaşılmıyordu. Ama iyiydi benim Gece'm değil mi? İyiydi ona hiçbir şey olmazdı. O çok güçlüydü. Çok zor şeyler yaşamış hepsiyle tek tek baş etmeyi başarmıştı. Bugün de başarmıştı.

Değil mi?

"Siz Gece Güneş'in yakınları mısınız?"

"Evet! O nasıl?" Dedik Batuhan'la aynı anda.

Doktor diye tahmin ettiğim kişi uzun bir süre ikimize baktıktan sonra bakışlarını yere indirdi.

Hayır. Hayır.

Erdem kuruntu yapma Erdem.

İyi o. İyi. Ona bir şey olmaz Erdem.

Daha yaşayacak çok güzel günleriniz olacak ona hiçbir...

"Şiddetli bir şekilde başının ve boynunun üzerine düşmüş. Yaptığımız tüm müdahalelere rağmen kurtaramadık. Başınız sağ olsun."

"HAYIR! YOK YOK OLAMAZ!" Batuhan bağırırken ben olduğum yerde kalakalmıştım. Arkamdan gelen bağırış çağırışlarla yüzümü döndüğümde Mert ve Karan'ı gördüm.

Doktor Gece'den bahsetmiyordu herhalde. Bunlar neden hemen inanıp yıkılmışlardı?

Gece'nin ne kadar güçlü olduğunu bilmiyorlar mıydı? Gece'yi bu kadar hafife almaları zoruma gidiyordu.

Gece bizi bu kadar kolay bırakmazdı.

Pes etmezdi o.

Yo yo o bizi bırakamazdı ki çok severdi bir kere. Hem çok severdi hem de çok güzel severdi o.

Kıyamazdı.

Hızla Karan'ın yakasına yapıştım. "Saçmalamayın oğlum! Gece'ye bir şey olmaz, dayanır o çok güçlü pes etmez! Yapmayın böyle..." Karan'ın yüz ifadesi dondu, gözyaşları akmayı bıraktı. Gülümsedim. Gerçek buydu. O iyiydi.

"Ha şöyle. İyi o. Biliyorum ben." Dedim.

Karan bir anda ellerime vurup beni ittiğinde anlamsızca ona baktım. Ne yapıyordu bu?

"Kara-" sol yanağıma yediğim yumrukla cümlem yarım kalırken sağ tarafa doğru yere düştüm.

Bakışlarım beyaz tavana ve yayılan beyaz ışığın kaynağına çevrildi.

Titriyor dizlerim. Gerçeğim sanrıdır.

Güldüm.

Gece, gülüşlerimdeydi.

Gece, ellerimdeydi.

Ama artık sadece düşlerimdeydi.

...

:)

yüzleşmem gereken doğrular... savaşım kendim ve birkaç satırla..

seni çok seviyorum. özür dilerim Gece'...

ve sizden de özür dilerim :'

hikayenin uzun, çok uzun bu yolculuğunda (2020'den 2022'ye...) yanımda olan arkadaşlarıma ve her şeye rağmen, hikayeyi kaldırmama rağmen, ümidi kesmeyen okuyucularıma çok teşekkür ederim. 💛🖤 eğer sık sık yazıp bana hatırlatmasaydınız emin olun bu hikaye bir sonu olmadan öylece kalırdı. çünkü sürekli gözüme batan mantıksız ve abartı gelen inanılmaz şeyler vardı ki hala var. bunların tamamını değiştirebilmem zaten mümkün değildi ve bu da hevesimi kaçırıyordu. umarım bana battığı kadar size batmamistir bu saçmalıklar. onlar için de hepinizden ayrıca özür dilerim ama 2 yıl da çok değiştim sanırım yoksa hepsini silmem gerekirdi hikayenin.

şimdi beğendiniz mi beğenmediniz mi bilmiyorum ama hiç yoksa bir sonumuz var.

yarım kalmadık.

büyük yalancıyım. hepimiz biliyoruz ki yarım kaldık'

hislerinizi, düşüncelerinizi, olumlu veya olumsuz eleştirilerinizi, eksik bulduğunuz yanlarımızı ve sorularınızı yazmadan gitmeyin bizden lütfen.

biz evet. ben, Erdem, Batuhan, Can ve Mert sonsuza kadar bu sayfada hapsolduk artık. ve siz buradan giderseniz tıpkı Gece gibi bizden gitmiş olacaksınız. sizin de hiç yoksa bir iziniz kalsın olur mu :)

Ve şimdiden demiş olayım özel bölüm gelebilir, evet.

ayrıca vermek istediğim birkaç mesaj değil de ne halde olduğumuzu anlatmak istediğim şeyler vardı umarım onlar anlaşılmıştır . tabii benim burada dile getirmemle bir şey olacağından değil ama her gün bu ve buna benzer olaylar yaşıyoruz 'kız başımıza' sokağa çıkmaya korkuyoruz ne bileyim söz uçar yazı kalır. ilerde duzelirse belki bir şeyler deriz ki vay be ne gunleri geride bıraktık. :) neys.

ve son kez.

mai passato e non passerà mai.

🌠


#mutlusonbizeyakismazdi

GEÇMEMİŞ | TextingWhere stories live. Discover now