G|20

3.2K 219 54
                                    


"Ne demek o da gelecek?" Çalan zille duraksadı.

"Geldi."

Yavaş adımlarla kapıya ilerleyip mercekten baktım. Can'dı. Sessizce kapıyı açtığımda durup dik dik ona baktım.

"Selam," deyip elini kaldırdığında hiçbir tepki vermeden kapıyı bırakıp arkamı dönerek içeri geçtim. Kapıyı kapatırdı diye düşünüyordum.

Batu bana onaylamazca bakarken omuz silktim ve pencereye bakan yeşil koltuğa kuruldum. 

Bitecek Gece. Anlatınca ne kadar inanmak istemesende hafifleyeceksin.

🔗🌠

'Temmuz 2016'

"Can! Can! Can yapma düşüyorum! Ahahhah C-Can ahahah!" Can beni kamelyanın tepesinden indirdiğinde hala gülüyordum. Beni yükseklik korkum olduğunu bile bile oraya zorla çıkarmış ve boyumuza kadar uzanan tahta direklerden tutup kollarıyla oturduğumuz yeri sallayarak beni güldürmeye çalışmıştı. Zaten sağlam olmayan kamelya su gibi sallanırken o arada beni gıdıklamış, korkmama fırsat vermeden, amacına ulaşmıştı.

Neden mi güldürmeye çalışıyordu?

Çünkü yine Melis ile nedenini hala bilmediğim bir şey yüzünden tartışmıştık. Hep tartışırdık bu çok da önemli ve kırıcı bir olay değildi. Fakat bu kez Melis'i daha tanımıyorken bile arkadaş, kardeş olduğum Sude, saçma bir şekilde o da bana bağırmış ve Melis'in tarafını tutmuştu.

Gerçekten olay/konu neydi hala bilmiyordum.

Tekrardan eski halime döndüğümü gören Can oflarken ben gözlerimi onun arkasından gelen ikiliden ayırmıyordum. Melis ve Sude.

Can da onları fark ettiğinde sinirle ayaklanıp "Ne var yine?" dedi.

Melisler onu takmazken gelip benim ayakucumda dikilmeye başladılar.

"Gece, gelsene biraz canım?"

"Sebep?"

"Konuşmamız gereken şeyler var da o yüzden." O yüzüne hiç yakışmayan gülümsemesini daha da genişletip bana bakarken gözlerim, ona göre daha arkada duran Sude'ye kaydı.

Bakışları..

Suçluluk dolu gibiydi.

Can, bana kızdığını belli eder bir şekilde bakarken ayaklanmıştım bile.

Ayrılmış olmasanız da böyle olur muydun acaba Can?

"Gece?"

Tepkisizce ona bakarken o imalı bir şekilde adımı tekrar ediyordu. Rahatlığı sinirlerimi bozuyordu. Ne yapmaya çalışıyordu bu?

"Demek Can'ı seviyorsun öyle mi?"

Başımı sert bir yere çarpmışım gibi irkilirken gözlerim hayal kırıklığıyla beraber hızlıca Sude'nin gözlerine kilitlenmişti.

Ondan başka kimse bilmiyordu.

"Hemen korkma be! Benden sır çıkmaz, bilirsin. Ben sadece sana beni bir engel olarak görmemen için konuşmaya geldim. Can'la birlikte olabilirsin. Bana ihanet etmiş sayılmazsın. Çünkü sana yemin ederim tırnağımın ucu kadar sevmiyorum onu. Hem böylece bende yeni sevgililer yapabilirim."

Ben onun gevşek gevşek konuşmasına hayretle bakarken aynı zamanda şaşkındım da. Bu bizim Melis miydi gerçekten?

"N-ne diyorsun Melis?"

"Hadi hadi. Anlamamazlıktan gelme. Bugüne kadar bana yaptığın iyilikleri unutmadım. Zaten sevmediğim eski sevgilimi seviyorsun diye sana alınacak, düşman olacak değilim herhalde. Değil mi ama?"

O Sude'ye de kısa bir bakış atıp "Annem erken gel, demişti. Ben kaçar." dedi ve parkın çıkışına doğru ilerledi.

Ben hala onun arkasından bakarken Sude bana yaklaşmaya başladı.

"Gece çok özür dilerim. Ben söylemek istememiştim ama o anlamış bir şekilde. Ben sadece Can'ı gerçekten sevip sevmediğini öğrenmeye çalışıyordum. Tıpkı senin de dediğin gibi ama anlamış işte. Hem sevmiyormuş işte, Can'a söyleyebiliriz. Eminim o da seni seviyor."

O konuşurken sadece dinliyordum. Hiçbir tepki vermiyordum.

"Gece? Neden öyle bakıyorsun?"

"Melis ile ne yaşamış olursam olayım, o Can'ı seviyor olsun veya olmasın, ona bunu benim söylemem gerekirdi. Senin değil."

"Ya bilerek söylemedim diyorum niye anlamıyorsun?!"

"Anlıyorum. Ama umarım Sude, Can da ben yerine bir başkasından öğrenmez."

Onun bakışları dalgalanırken kendime bildiğim tüm küfürleri etmiştim. Keşke ona da söylememiş olsaydım. Bunca zaman içimde tutmuşken ne diye bir anda söylemiştim ki?

Ona güveniyordum çünkü. O benim en yakın arkadaşımdı.

Can ise en yakınımdı.

"Gece! Gelmeyecek misin? Hadi!" Can'ın sesi kulaklarıma ulaştığında son kez Sude'ye baktım ve Can'la Batuhan'a doğru ilerlemeye başladım.

Umarım. Umarım bir kez daha sarsmazsın güvenimi Sude.

~
mai passato e non passerà mai

🌠

GEÇMEMİŞ | TextingWhere stories live. Discover now