3

1.2K 113 140
                                    

Zhongli'yle konuşmamızın ardından 2 gün geçmişti. Okula hala gitmemiştim, hafta boyunca girmeyi de düşünmüyordum. Hastayım, dediğim için Kaeyalar da pek kurcalamıyor ve her gün notları atıyorlardı.

Annemle babamın haberi vardı. Onlara da hasta olduğumu ve 1 hafta boyunca okula gidebileceğimden emin olmadığımı söylemiştim. Doktor çağırmayı teklif etseler de reddetmiştim.

Aslına bakılırsa hasta olduğum falan da yoktu, gayet iyiydim. Yine de kendimi son 1 haftadır mental açıdan zerre iyi hissetmiyordum, bunun üstüne okulda gülmeye çalışmak işkence gibi geliyordu.

İnsanların, depresif insanları sevmediğini 4. sınıfta öğrendiğimden beri elimden geldiğinde neşeli ve enerjik davranmaya çalışıyor ve gayet de başarılı olduğumu düşünüyordum.

Tavanıma bakarken yanımda duran telefonuma bildirim geldi.

***

zhongli:
okulda yoksun 3 gündür.

tartaglia:
sırf senin için gelmiyor değilim.
lütfen bunun için da suçluluk hissetme. 👍

zhongli:
ingilizce klavyeyi daha çok sevdiğini sanıyordum.

tartaglia:
öyle.

zhongli:
pekala.
okula neden gelmiyorsun?
kaeya hasta olduğunu söylüyordu.

tartaglia:
benden başka bir cevap falan mı bekliyorsun?
hasta olduğumu söylüyorsa hastayımdır, zhongli.

zhongli:
son zamanlarda gülüşlerin fazla sahte. insanlar anlamıyor belki ama çok bariz.
iyi olmadığın için mi gelmiyorsun, diye soracaktım sadece.

tartaglia:
ben senin okulda oldugunu bile fark etmezken sen bunlari nasi goruyosun 😭|
hastayım.

zhongli:
pekala.
iyi bir başlangıç yapmadığımızın farkındayım.
bir şey olursa veya bir şeyleri anlatmak istersen dinlerim. iyi olmadığının da farkındayım, Tartaglia.
elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım.

görüldü

***

Tanrım, bu kadar ince detayları bile nasıl fark edebilmişti? Her şey bir kenara, benimle neden bu kadar çok ilgileniyordu? Bunları öğrenmeyi birçok şeyden çok istesem de bunlar pat diye sorulacak şeyler sayılmazdı.

- Ajax!

Babamın seslenmesi ile birlikte taş kesildim. Annemle babam çoğu zaman evde olmazdı. Geldiklerinde de her şeyi kontrol ederlerdi. Benim odamı, çekmecelerimi, evdeki eşyaların durumları ve başka bir çok şeyi.

Odamdan çıkıp merdivenleri indiğimde babam tam karşımda duruyordu.

- Baba?

- Sesin neden hasta gelmiyor, Ajax?

- Baş ve karın ağrım durmuyor, arada ateşim çıkıyor. Sesimle alakalı bir şey yok.

- Bana yalan söyleme. Herkese bu yalanlarını yutturabilirsin belki ama bana sökmez. Dökül, ne diye okula gitmiyorsun?

- İyi hissetmiyorum.

- Beni ilgilendirmez. Yarın o okula gideceksin.

- Peki baba.

- Dışarıda işim var. Sonraki gelişimde seninle konuşacağız bu konuyu.

- Bu arada; Teucer'la biraz daha ilgilenemez misiniz? Ben onunla ilgileniyorum, tamam ama anne ve babasını özlüyor.

- Sen bize ihtiyaç duymadan gayet de büyüdün. O da büyür.

- Büyümez. O benim gibi değil.

- Bakarız, tamam.

- Teşekkürler.

Ve babam evden çıktı.

***

tekrardan okumadan atıyorum bölümü, hatalarım olabilir :"

you can count on me /zhongchi/Donde viven las historias. Descúbrelo ahora