30.bölüm

22.3K 1.1K 58
                                    





Davanın üzerinden bir hafta geçmişti.
Bu bir haftada çok yol kat etmiştik.
O gün barkına baba dedikten sonra kaçmıştım resmen.
Abimin arabasına binmiştim eve gelir gelmez odama kapanmıştım.
Utanmıştım birden aslında.
Cenk ile gün geçtikçe samimiyetimiz artıyordu.
Abim ise ayrı bir telaş içindeydi.
Pınar ablaya evlilik teklifi edeceğini söylemişti.
Kıskanmıştım abimi bir an ama çokta sevinmiştim.
Anıl yoktu ortalıkta.

Cenkin telefonundan anılın numarasını almıştım.
Onunla bir konuşma yapmak istiyorum.
İlk ve son kez.
Artık pişman olsa bile bir işe yaramazdı çünkü.

0552***32  aranıyor...

'Merhaba anıl Gülce ben eğer müsaitsen bir yerde buluşup konuşabilir miyiz.'

'şaşırdım aramana küçük sıçan olur nerede ne zaman'

'2 saat sonra konum atacağım yerde'

'tamam'

Der demez kapatmıştım telefonu.
Küçük sıçan diye hitap etmesi bile midemi bulandırmıştı.
Utanmadan nasıl yakın konuşuyordu.
Abimlere asla söylemeyecektim.
Hala çok sinirliydiler haklı olarak.

0552***32
Gönderilen ;

*konum*

Konumu attıktan sonra telefonu kapatıp üzerime rahat bir sweet ve eşofman giyindim.
Abim ve babam işteydi.
Cenk odasında.
Rahatça çıkardım evden.
Hemen saçlarımı yukarıdan toplayıp ayakkabımı giyindim.

Yinede sessiz olarak indim aşağı.
Kapıyı açtığımda yüzüme vuran soğuk havayla gülümsedim.
Güneş açmıştı ama hala soğuktu.
Güzel bir gündü bugün.
Abim ile aramdaki her şeyi çözüp sonkez konuşup vedalaşacaktım.
Ve bu sonsuz bir vedaydı böyle olmasının tek sebebi oydu.

Yavaş yavaş yürüyerek sahile gelmiştim.
Buranın konumunu atmıştım.
Sessiz ve halka açık bir yerde konuşmak en iyisiydi.

'çünkü artık ona güvenmiyorsun balım'

Doğru.
Güvenmiyordum nasıl güveneyim ki.
Boş bir banka oturup denizi izlemeye başlamıştım.
Huzurlu hissettiriyordu.

Yanımda oluşan hareketlilikle anılın geldiğini anladım.
Ona bakmadan önce gülümsedim.
Kokulara zaafım vardı ve ben anılı kokusundan tanıdım.
Kafamı çevirdiğimde gördüğümle şaşırmadım aslında.
Sonuçta babamla aynı yerde çalışıyordu yakalandı demek ki.

'babam diyorsun ama bir haftadır köşe bucak kaçıyorsun balım'

"babam yüzüne çalışmış desene" dedim.
Çünkü yüzü gözü dağılmış kötü haldeydi.
"kabullendin demek babam dediğine göre" dedi.
Güldüm kabullenmiştim.
Babamdı.
"öyle" dedim sadece.
Belkide yarım saattir susuyorduk.
O ne düşünüyordu bilmiyorum ama ben laflarımı toparlamaya çalışıyordum.

Önce alaylı bir şekilde gülümsedim sonra derin bir nefes alıp konuşmaya başladım.

"ilk okuldaydım 3.sınıfa falan gidiyordum bizim sınıfta olan bir kıza sataşıp saçını çekiyorlardı sürekli sizi abilerime söyleyeceğim diye ağladı o gün.
Bir gün sonra 2 abisi okula gelip kızmıştı o çocuklara onlar da 5 e falan gidiyordu.
Bir daha o kıza bulaşmadılar.
Ama bana bulaştılar her gün saçımı çektiler benim abim yoktu onlardan koruyacak.
Saçlarımı yurtda çalışan hademe ablaya kısacık kestirmiştim bir daha çekmesinler diye.
Ve o gün sabaha kadar ağlamıştım dua ederek.
Allahım lütfen benimde abim olsun demiştim.
Varmış hemde 3 tane.

G Ü L C EWhere stories live. Discover now