63- Normal Çiftler Gibi

31 7 1.1K
                                    


Hellü. Ben geldim. Hpş geldim. Teşekkür ederim. Bölüm genel hatlarıyla tatlı bir bölüm. Umarım seversiniz. Şimdiden keyifli okumalar.

Bu arada Yakut Tunahan Yargıç hiçbir zincir markette yoktur. Tamamen hayal ürünüdür. Ve sadece Suna'ya aittir. Öptüm.

***

Suna

Hayatım boyunca beni öldürmek için yarışanlara karşı savaş vermiştim. Hep ölmem beklenmişti ama iyi, kötü yaşamış, gözlerimi açmıştım. Hatta gözlerimi açtığımda kendimle dalga geçmiştim. Suna Alemdar. Ne yapılırsa yapılsın hayattaydım. Tehditler almış, meydanlar okumuş, darbeler almıştım ama işte buradaydım.

Kollarımı göğsümde kavuşturmuş bir şekilde Sofya'ya bakmaya devam ederken gülümsemeye devam ediyordum. Yine o konumdaydım. Tehdit ediliyordum. Hastaneden çıkalı sadece bir gün olmuştu. Biraz bile dinlenme hakkım yoktu. Olaya dahil olmam için beni meydana çekiyorlardı. Çekilmek istemiyordum ama onlar hayattayken de hayatıma devam edemeyeceğimi vurulduğum gün bir kez daha anlamıştım.

Ya ben ölecektim ya da onlar. Başka bir seçenek yoktu.

"Hayatının hatasını yapmak üzeresin Nina. Eğer kızımın saçının bir teline zarar gelirse," deyip yan yan baktı. Bakışlarımı odağına aldığı sevgilime çevirmek istesem de kendimden ödün vermemekte kararlıydım.

Kırmızı çizgilerimle beni hedef almalarından artık usanmıştım. Böyle böyle sindirilmiştim. Annem, babam, Yasemin, Değer... Hepsi beni böyle sindirmişti. Tehdit etmişlerdi, beni avuçlarının arasına almışlardı ve oynatmışlardı. İzin vermek zorunda kalmıştım. Durmuştum. Düşüncelerimi tek tek silmiştim. Yine de zarar görmüşlerdi. Ne yaparsam yapayım durmamışlardı.

"Yalnız," dedim gülümsememi silerek. "Modası geçen hareketlere gerek yok. Kızını öldürdüğümde seni yaşatır mıyım diye sorgula."

Sevgilimin bileğini bıraktığında rahatlamıştım. Elini onun omzuna koydu. Parmakları çıplak omzuna değdiğinde gözlerine bakmaya devam ettim. Hissettiğim tek şey sinirdi. Ve elbette çaresizlik. Hiçbir şey yapamamak o kadar kanıma dokunuyordu ki...

"Küçücük boyunla benimle dans edebileceğini mi sanıyorsun?"

Başımı salladım. Bu güveni nereden bulduğumu bilmiyordum aslında. Arkam babamın ailesi kadar sağlam değildi ne de olsa. Ne kadar çok akrabamız olduğunu düşünürsek mantıklı hareket ediyor demezdim kendime.

"Seni uyarmadığımı söyleyemezsin."

Sevgilimin omzunu bıraktıktan sonra arkasını döndüğünde kollarımı çözdüm. Eğer odanın içinde Zümrüt olmasaydı çoktan Deha'nın silahını alıp Sofya'yı vururdum.

Seni bugünde benim tarafımdan ölmeni engelleyen Tanrı için ne yaptın Sofya?

Sofya, evi terk ettiğinde omuzlarımı düşürdüm. "Hiçbir şey olmayacak," dedim gözlerimi karşı taraftan çekip abime getirirken. "Sadece gözdağı."

Koltuğa çökmek istiyordum ama dikişlerim yüzünden oturmakta zorlanıyordum. Aniden yapamıyordum. Dün canım sevişmek istemişti, onu bile yapamamıştım. Bunun için ayrı bir yargılanacaktı Alyona.

Derin bir nefes alıp sevgilimin yüzüne baktım. Bana öylece bakıyordu. Sol eli sağ omzundaydı, ovuşturuyordu. Sofya benim kızartırken üzüldüğüm tenini kızartmıştı.

Bir cevap bekler gibiydi ancak hangisine? Düşündüm dediklerimi. Bebekten bahsetmiştim. Elbette.

Sadece basit bir rüyaydı. Bir yıldız kaymış, denizde köpükler olmuştu. Hamile kalmış ama kalmamışım gibiydi. Sadece anlık bir acıydı, sonra geçmişti. Gerçek değildi. Gerçek olsaydı doktor söylerdi. Özellikle sormuştum. Hayır demişti. Bir kabusu gerçek sandığım için kızmıştım.

Yakut Pençe / Opal'ın Yansıması +18Where stories live. Discover now