Rhosin diyarı sonsuz baharın eşlik ettiği büyünün canlılara miras kaldığı gerçek üstü bir dünyadır. On büyük şeytanın zulmünden kurtulduğundan beri diyara huzur ve barış hükmetmektedir.
22 yaşındaki Helia Farewell babasının yasını tutarken bir yand...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
------
Levi çok rahat bir şekilde kılıcıyla bana atak yaptığında elimdeki kılıçlarla çarpraz yapıp hamlesini karşıladım. İkisini birden tek elle kaldırmak için harcadığım eforu hayatımda hiçbir şeyde harcamamıştım.
Leia'dan bu çift kılıç olayını başıma bela ettiği için nefret ediyordum. Daha ömrümde bir tanesini kullanmamışken iki tane...
Levi yine aynı rahatlıkla ataklarını sürdürdü. Elim ayağım birbirine girse bile bir şekilde savuşturmayı başarmıştım -ki bu tamamen Levi'nin özellikle hareketlerini yavaşlatması sayesinde olan bir şeydi. Kollarım ağrıdan zonkluyor, geceleri hala acısını hissettirdiğinden beni uyutmuyordu. Beni birkaç hamle boyunca geri geri gitmeme neden olacak şekilde zorladı. Bileğini çevirdiği anda hamlenin aşağıdan geleceğini düşünüp sol elimdeki kılıcı önüme çapraz bir şekilde siper aldım ve sağ kolum ile hamlesini aşağıdan karşıladım. Doğru tahminim karşısında kendimle gurur duymuştum ancak Levi sırıtarak tüm ağırlığını kılıcına yüklendiği an dengem bozulmuştu. Metaller arası kulak turmalayan bir sürtünme sesi de bu ölümsüz kıç üstü düşüş anıma eşlik ettiğinde Levi kahkaha atarak kör kılıcıyla kafamın tepesine bir tane indirmişti.
"Ah!" Acıyla inlediğimde kollarımda elimi kaldırıp acıyıp yeri ovuşturacak dahi takat yoktu. Avuçlarımdan kayan kabzalar düşmesin diye tutmaya çabalamadım bile, avuç içlerimde ufak çizikler ve sürtünmeye bağlı açılmalar başlamıştı. Şifacı Druid'in merhemi zonklamayı bir tık alıyor olsa bile modern tıbbı özlemiştim, sistemik bir ağrı kesiciye ihtiyacım vardı. Bilhassa da gece daha rahat uyuyabilmek için kas gevşeticiye... Bana önerdikleri şifalı bitki çayları vardı ancak en son iki yıl önce fitoterapi görmüş biri olarak azıcık bilgimle karaciğerim ya da böbreğim iflas eder diye korkumdan içemiyordum.
"Benim hareketlerimi izleyip ona göre konuşlanman akıllıcaydı ama tüm kuvvetini kollarına verince bacakların ve yere basışın çok zayıf kaldı. Duruşunu güçlendirmeli, daha sağlam basmalısın." diye kısa bir şekilde hatamı özetledi Levi. Ona kirpiklerimin arasından baygın baygın baktım, beraber eğitimimizin üçüncü günündeydik. Şu ana dek cidden sabırla yaklaşmış, ilk iki günü tamamen kılıçları nasıl tutacağıma ve yapabileceğim basit manevraları pozisyon olarak çalışmama ayırmıştı. Bugün yine basit hareketleri yaparak başlamıştım ancak devamında Levi zamanımızın kısıtlı olduğunu söyleyerek işleri hızlandırmamız gerektiğini söylemişti.
Halbuki ben o yavaş versiyonda çok mutluydum.
Sebepsiz değildi, dört gün sonra sarayda kuzenim Beira'nın dokuz canlı deardı Alodias ile bağlanma töreni yapılacaktı ve bu tören için neredeyse Rhosin'deki tüm kabilelerden temsilciler gelecekti. Bağlılıkları üç gün üç gece boyunca kutlanacak, tüm diyar adına hayırlı bir birleşme olması için dualar edilecekti. Ve onca tanımadığım insanın bir anda saraya veya sarayın etrafına doluşması benim için kesinlikle tehlike arz eden bir durumdu.
