13

751 69 79
                                    

Günleriniz nasıl geçiyor?

Yeniden bölüm hakkında yorum yapmayı unutmayın 😋

Sınır: 50 yorum

İnstagram: dipetricor

Dersin başlamasına yarım saatimiz vardı ve Sena ile birlikte okulun bahçesinde boş bir banka bulup oturduk.  Yoldan gelirken ikimize aldığım kahveleri yudumlarken

“Bu üzerindekini nerden buldun? Pahalı bir şey bu.”

“Birisi hediye etti?”

Aklıma ilk gelen yalanı söylemiştim. Evet. Fazlasıyla inandırıcı bir yalan kesinlikle. Kim sana hediye edecek Işıl bu kadar pahalı bir hediyeyi.

“Sende benim buna inanmamı istiyorsun öyle mi? Kızım kim alacak bu kadar pahalı bir hediyeyi? Balenciaga’nın bu yıl çıkardığı ceket bu kızım. Sınırlı üretimdeydi ve aşırı pahalı. Kim alır bize?”

Vereceğim cevabı düşünürken bize doğru gelen iki yakışıklıyı görüp sırıttım. Birisi Efe. İzmir güzelimiz. Masmavi gözleri vardı. Aynı Selim’in gibi. Selim’in gözlerine baktığımda kendime yakın gibi hissetmiştim. Belki de gözleri aynı Efe’nin gözlerini andırdığı için olabilirdi. Ama Selim ile Efe'yi ayıran bir özellik varsa oda saç renkleriydi. Efe koyu bir kahverengi saçları vardı. Selim’in ise simsiyah saçları vardı. Aynı Alaz gibi...

Diğer yakışıklımız ise Semih. Kahverengi gözlü turuncu kıvırcık saçları vardı. Küçüklüğümden beri en sevdiğim şey onun turuncu kıvırcık saçlarıyla oynamak. Ona portakal diye sesleniyorum. Ama etrafta insanlar olduğu zaman böyle seslenmemden kesinlikle nefret ediyor. Ben ise onu sinir etmek için etrafımız kalabalık olsa dahi öyle sesleniyorum.

Yalnız tam vaktinde geldiler. Yoksa bu Sena’nın sorularından kurtulamazdım. Efe’yi gördüğü zaman zaten onun aklı error verirdi. Ona gerçeği söyleyemezdim. Ne kadar güvensem de şimdilik ona bu olanlardan bahsetmek istemiyorum.
Daha kendim sindirememişken birine anlatmak istemiyorum. İlk önce benim bir sindirmem lazımdı.  Zaten ben bir şeyi uzun süre içimde tutamayan insanlardanım. İlla bir gün patlayıp anlatırım kesinlikle.

Semih benim yanıma Efe Sena’nın yanına oturup kolunu Sena’nın omzuna atarak

“kız naber?” diyerek konuşmuştu.

“iyi senden naber?”

Kolunu çekip giydiği cekete ellerini ceketin cebine sokup “ hoca peşimi bırakırsa rahat olacağım.”

“Sen nasılsın?” diye sormuştu Semih

Yüzüme sahte gülüşümü sunup

“iyiyim portakalım. Sen nasılsın?”

“portakal demezsen daha iyi olacağım.”

Sağ elimi turuncu kıvırcık saçlarının arasına daldırıp saçlarını karıştırdım.

“oyyy o zaman hep kötü olacaksın”

“saçlarımı bozuyorsun.”

diyerel elimi tutup saçından çekmişti.

Dikkatimi Efe’ye verip

“geçen soramamıştım. Sana kafayı takan hoca kim?”

“Ahmet hoca. Kim olabilir başka?”

Semih araya atlayıp

“kesinlikle bir şey yapmışsındır. Yoksa durduk yere hoca sana niye taksın?”

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 21 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Gölge'nin Gerçek YüzüWhere stories live. Discover now