Chapter 8

26 8 6
                                    

Profesör Kim Heiran, o günün sabahına ziyadesiyle yorgun uyanmıştı. Ayılabilmek için içtiği kahvenin ardından bir tanesini daha yaptı ve masasının üzerine bırakıp randevu saatlerine, hastalarına baktı. İlk sırada yazan isimle şaşırmıştı. Lee Aera isimli bir kadın ve adını vermemiş bir adamın çift terapisi vardı. Garip bir biçimde günlerinin yarısını buraya harcamaya da ikna olmuşlardı. Kim sabah ilk seansla öğle arasına kadar olan tüm seansları alırdı ki? Gerçekten büyük problemleri olmalıydı.

"SANA İNANAMIYORUM!" dışarıdan gelen sert sesle bir anda yerinden sıçradı 40'larının başındaki kadın. Hacimli saçlarını savurdu ve gözlüklerinin altından gözlerini ovalarken burun direklerine kaydı. "SAAT 8.30 İÇİN ANLAŞACAKTIK! NE ZAMAN GERÇEKTEN NASIL RANDEVU ALMAN GEREKTİĞİNİ ÖĞRENECEKSİN? NASIL ŞİRKETİN BAŞINA SENİ GEÇİREBİLMİŞLER, AKLIM ALMIYOR!"

Omuzlarına dökülen doğal kızıl saçlarını geriye savururken ayağa kalktı ve kapısını açıp kliniğin orta yerinde kavgaya tutuşmuş çifte baktı. Gerçi bunlara 'kavga ediyor' denir miydi, bilemiyordu. Kadın onu sükunetle dinliyor, bağırışmanın bitmesini bekliyordu. Adamsa avazı çıktığı kadar sadece kıza bağırıyordu. Sözcüklerin bir diziliş şekli yoktu, o an aklından ne geçiyorsa onunla vurmaua çalışıyordu.

Kadın aralarına girdi ve sert bir bakış takındı. "Ne oluyor burada? Nerede olduğunuzun farkında mısınız siz? Biraz kendinize çeki düzen verin!"

Genç kız eğildi, yüzünde buruk bir tebessüm vardı. "Adım Lee Aera. Eşimle çift seansı için gelmiştik." Doktor, ilk defa bu kadar hızlı halledildiği için şaşkındı. Oysa kavganın, polislik duruma getirecek kadar sert geçtiğini gözlemlemişti.

Alnını ovalayarak iç geçiren kadın, "İçeri geçelim mi?" Diye sordu kibar bir dille. Keşke daha kolay bir hastayla başlasaydım şu lanet güne, diye de aklından geçirmişti.

"ÖNCE-" Aera sevgilisinin elini tutup sürüklemeye başladığında bir anda ortalık sessizleşti.

Profesörün odasına geçtiklerinde masanın tam karşısındaki ikili koltuğa oturdular. Aera sonunda adamın elini bıraktı ve saçını şöyle bir düzeltirken genç adam ona yardım etti.

Bir sıcak bir soğuk mu yapıyor? Profesörün aklından geçenlerdi bunlar. Kızın içten tebessümü daha çok şaşırttı onu. Az önce, yıllardır kavgalılarmış gibi bir tartışmanın ortasındalarken bu duruma nasıl gelmişlerdi? İlk görüşten anlaşılıyor ne kadar toksik bir ilişki içinde oldukları.

Genç adam şapkasını ve gözlüğünü çıkardığında profesör daha da şok olmuş gibiydi, mümkünmüş gibi. "Jeon Jungkook?" Dudaklarından bir anda firar etmişti. BTS grubunun en küçük üyesinin anlaşmakta zorlandığı sevgilisine ve ona yardım mı etmesi gerekiyordu?

"Biz..." Aera araya girdi. "Bu ilişkinin gizli kalmasını istiyoruz. Sadece... bilirsiniz... Sağlıklı iletişim kurabilen iki birey olalım istiyoruz."

"P-pekala..." yeni bir defter çıkardım. Bu çiftle özel olarak ilgilenmem gerektiği ortadaydı. Günün yarısını almak istemeleri de bu yüzden doğal kaçardı aslında. Şimdi tüm taşları yerine oturtabilmişti. "Jeon Jungkook ve Lee Aera.. tanışma hikayenizden başlayalım mı?"

"Bunu bir hayran olarak mı soruyorsunuz?" Aera sert bir tepki vermişti ama Jungkook onu baskıladı.

"Şüpheci davranma, Aera. Sadece işini yapıyor." Sesindeki ton tanıdıktı, bu ilişkinin baskın karakteri olarak dominantlığını sürdürmek istiyordu. Psikiyatriste dönerek yapay bir tebessüm takındı. "Lee Aera, şirketimizin yönetim kurulu başkanı. Atandıktan sonra türlü başarılara imza attığı için kutlama yemeği düzenlemişti. Orada da tanıştık."

Human [Jeon Jungkook Fanfiction]Where stories live. Discover now