F16'cı |Texting [TAMAMLANDI☑️]

28. Bölüm

Merhaba nasılsınız?

Bölüme geçmeden bazı bilgilendirmeler yapmak istedim.

Öncelikle bu öyle oturup saatlerce üzerinde düşündüğüm bir kurgu değildi. Kafamı dağıtmak amacıyla başladım ve başlarken zihnimde tek oturttuğum şey sonuydu. Kitabı çok uzatmayı da düşünmüyorum. Maksimum 40. Bölümde final deriz ve bitiririz. Şunu da belirteyim evet kitap acemice bu konuda haklısınız çünkü dediğim gibi öyle saatlerce ya da günlerce düşünüp yazmıyorum.

Okumaya geçmeden önce yıldızımızı parlatmayı unutmayınızzz ⭐

🇹🇷🇹🇷🇹🇷

Gözümü açtığımda kafam Şahin'in omzundaydı. Yerimden doğrulmaya çalışırken gözüm saate kaydığında saatin 3.00 olduğunu gördüm.

Uyuyamıştı

Beni izliyordu.

"Neden uyumadın?"

Soruyu sorarken gözlerimi ovuşturdum.

" Sen uykudan daha güzeldin tercihimi senden yana kullandım."

Gülerken kısılan gözleri karanlıkta bile belli oluyordu.

" Söz konusu uyku olursa babamı bile tanımam"

Cümlemin üzerine kısık bir kahkaha attı.

" Söz konusu sen olunca babamı bile tanımam"

Sözüne karışık gülümsedim.

" Romantik Yüzbaşı modunu sevdim. Açılmamış başka kilitlerin var mı?"

" Daha çook var" diye o'yu uzattı.

Aklıma gelen şeyle yerimde sıçradım.

"Annem!?"

"Annem komşuya gitmişti. Geldi mi?"
"Seni gördüyse başımız belada demektir."

"Sakin ol Alin. Seni aradı akrabanızın biri doğum mu yapmış ne birkaç parça kıyafet hazırlamanı istedi. Sen uyuduğun için de Kerem açtı telefonu o kapıdan verip gönderdi yani beni görmedi."

Koca bir oh çekip kafamı omzuna tekrar koydum.

"Sahi onlar nerede?"

"Hepsi evine gitti. Doğa seni tek bırakmak istemedi ama Kerem kolundan çekiştire çekiştire götürdü."

Kahkaha attım.

"Baş başa kaldık desene"

"Öyle oldu evet"

" Hadi senin yatağını yapalım da sen de uyu tüm gece yatmamışsın zaten" diyerek ayağa kalktım. Salondan getirdiğim yastık yorganı açtığım kanepeye yerleştirip "işte hazır" dedim.

"Teşekkür ederim"

Kafamı salladım.

" Ne demek"

Arkamı dönüp giderken tuttuğu kolumla ona dönmemi sağladı.

"Seni seviyorum"

Başını alnıma yasladı.

"Sanki senden önce hayatım koca bir boşluktu. Sen o boşluğu deli dolu tavırların eğlenceli hallerinle doldurdun Alin."

Yanağına küçük bir buse kondurup geri çekildim. Bu kadar romantizme gelemiyordum bir de utançtan kızaran yanaklarımı düşünürsek konuyu dağıtmak istedim.

"Vardır öyle huylarım."

"Sen beni sevmiyorsun herhalde?"

Hali oldukça komikti. Sen askersin kendine gel ne tribi?

"Uykum var hadi iyi geceler"

Esnerken kapıya yönelince durdum.

"Seni aşık olduğun gökyüzündeki yıldızlardan daha çok seviyorum. Yüzbaşı"

Cevap vermedi. Gülümsemekle yetindi.

Odama gidip kapıyı kapattım. Kalbimin hızlı atışını hissediyordum. Çoraplarımı çıkarıp yatağa girdim.

***
Günün ışıkları yüzüme vururken heyecanla yataktan doğrulup banyoya gittim. Yüzüme soğuk suyu çarpınca kendime gelmem hızlı oldu. Aynanın önünde duran tarağı alıp saçıma öncekinden daha iyi bir şekil verdim. Aman at kuyruğu yaptım işte şekilden kastım da o

Banyodan çıkıp koşarcasına Şahin'in yattığı odaya gelince durdum.

Çarşaf aynı serdiğim gibiydi bir milim dahi kırışmamıştı ve tabii ki boştu.

"Şahin" bağırdım ama cevap gelmedi.

Erkenden işe gitmiştir diye düşünerek  haber vermeden gittiği için trip atmam gerektiğini zihnime kaydedip yatağını topladım.

BÖLÜM SONU
Umarım beğenmişsinizdir.
Yorum ve eleştirilerinizi buraya  alabilirim.
Kendinize cici bakın 🦄