Butik Otel

786 24 31
                                    

Sadie'den

Arabayı Selin uyurken ben yavaşça sürüyordum. Uyanmasını istemediğim için sakince ilerliyordum. Taşlı yollar yüzünden yavaş olmak zorundaydım.
Bir tatil ilçesinde butik otele götürmeye karar vermiştim. Az kalmıştı gideceğimiz yere. Bol bol denize girecektik sevdiğimle. Yolda ilerlerken önüne bakmadan giden bir bisiklette kız vardı. Yana doğru sürüp yol vermesini bekledim ama kızda tık yok. Elindeki telefonla uğraşıyordu.Bir an çarpacağımı sanıp korna çaldım. Kulaklığı fark ettiğimde küfür savurdum. Aniden frene basıp  zoraki durdum. Kız şuan ölebilirdi ve  o kadar aptaldı ki bisikletine çarpmamama rağmen arabama çarpmıştı. Selin'e döndüğümde uyanıp

"Noluyo yaa"

Diye söylendiğini gördüm. Gülümsemeye çalıştım.

"Yok bişey  bebeğim uyu  sen. "

diyip öpücük attıktan sonra arabadan indim.
Arabaya baktığımda çizik vardı. En az on bin zarardaydım. Büyük çizmişti.
Karşımdaki kıza sinirle bakıp durdum. Kız mahcup şekilde yüzüme bakarken daha da sinirlendim.

"Ö-zür" sinirle gülümseyip bir bisiklete bir de arabadaki çiziğe baktım.

Derdimi anlamış olacak ki,

"Masrafı neyse öderim." Dedi.

"Şuanda derdim para değil. Elindeki telefon yüzünden bu kadar masraf çıktı. Ver şu telefonu. O telefon yüzünden katil olabilirdim.  "

Yüzüme gözlerini büyüterek baktı.

"Telefon ne alaka ya. Özel eşyam niye vereyim."

Elinden zorla aldım. Yere attım. Üstüne de ayağımla 3-4 kez vurdum. Kız çığlık atıyordu.

"Sen kimsin ya. Sen kimsin telefonumu kırarsın."

Beni itmeye başladı. Selin bizi izlerken o da kalktı geldi. Kıza bi dokundu. Kız yerde.

"Benim eşime kimse dokunamaz."
Dedi selin. Benim hoşuma gitmişti.

"Şehir eşkıyaları mısınız siz. Şikâyet edicem sizi görürsünüz."

Güldüm.
Arabaya  doğru giderken Selin'in elini tutup çekiştirdim. Binmeden önce kıza baktım.

"Telefonunun elinden düşüp arabamın altında ezilmesi çok üzücü. İkimiz de birbirimizin eşyasına zarar vermişiz. Ödeşmişiz zaten. Para istemiyorum. İyi günler hanımefendi."

Kız bağırarak küfür savurduğunda ben arabayı çalıştırıp butik otel otoparkına  giriş yaptım.

Selin'in elini tutarak otele doğru gittiğimde oda ayarladık. Odaya girdiğimiz gibi elimdeki yükleri kapının yanına  bırakıp, kapıyı kapattıktan sonra Selin'in dudaklarına yapıştım. Dudakları çok güzeldi. Öpüşürken dilimi içeri gönderdiğimde elim altına doğru gitti. O geri doğru gidip kapıya yaslandığında iki elini tutup üstte birleştirip tek elimle kapıya  sabitledim.
Öpüşmeye devam ederken nefessiz kalmıştık. Bir an duraksayıp burnumu burnuna sürterek dudaklarına bakıyordum. Çok mu çabuk şişiyordu.
Yoksa ben mi hayvan gibi öpüyordum.

Kucağıma alıp götürecekken kapı çaldı.
Selini tutup çekip kapıyı açmak için hazırlandım. Açtığımda görevli olduğu belli bir kız vardı.

"Bir isteğiniz var mı efendim. Size bilgilendirme için gelmemi istediler."

Dudaklarımıza baktığında ne yaptığımızı anlamıştı eminim.
Selin'in şişmiş dudaklarının kırmızı nemlendiricisi dağılmıştı. Eminim yarısı  benim dudaklarımdaydı. Halimiz komikti. İstemsizce güldüm.

Selin önce bana bakıp  sonra kıza bakıp sinirlenerek konuştu.

"İstediğimiz hiç bişey yok. Hayatımızda ilk defa otele gelmiyoruz sonuçta."

"Peki efendim. İyi günler."

Kız gittiği gibi Selin beni yatağa  doğru çekiştirdi. Yatağın yanında durup itti. Yatağa düşürüp üstüme çıktı. Kucağımda yaptığı sürtünme  hareketinin etkisi bende çok büyüktü.  Ben şaşkınlıkla izliyordum onu. Şaşkınlığımı atıp elimi kalçalarına doğru atacakken elimi havada yakalayıp geri gönderdi. Dokunamamak kudurtur beni. Bunu bildiği için daha çok diretecekti. Kudurmayı  seçtim. Sürtünürken ufak inlemeler ağzından kaçıyordu. Elini kendi göğsüne attı bana göstermek amaçlı avuçladı. Aşağı doğru inip kıyafetin  ucunu tutup çıkardı üstünden. Ben onu tamamen soymak istiyordum. Elimi sütyenine attığımda elimi yine geri gönderdi. Dokundurmuyordu.

"Ahhh nedennn yaaa"

"Çünkü  o kıza gülümsedin. Bana dokunamazsın."

"Aşkım yemin ederim ona gülümsemedim. Dudaklarındaki ruj komiğime gitti. Yemin ederim."

"Kes sesinih. "

İnlemeye devam edip bana sürtünmeye devam ederken kendimden geçip kalçalarına elimi attım. İtmeye çalıştı. İttirmedim. Üstümden kalkıp birkaç havlu alıp elimi yatak başlıklarına bağladı.

Çok gevşek bağlamıştı. İstesem açardım ama açmayacaktım. Bana kıyamadığı için öyle yaptı. Ben de ona kıyamam. O ne isterse o diyerekten dokunmadan boşalmaya razı oldum.

Bana kıyafetim üstünden sürtünürken

"Sikmek istiyorum seni."

Dediğimde gözlerinin içine bakarken azgınlıktan kısılmış gözlerinin içi parladı. Daha da hızlandı.

"Sik beni. Lütfen. Sert sert. Ahh"

Daha fazla inlemeye başladığında bir an duraksayıp nefesini tuttuğında geldiğini anladım. Ben onu izlerken geciktirmiştim. O da üstümden kalkıp gelmediğimi anlayıp gitti. Ben bön bön bakarken

"Duşa  giriyorum." şaka sandım.

"Aşkım  kurbanın olam gel tamamla."

"Kimseye gülmemeyi öğrenirsin hahaha"

Yaz aşkım(GXG)Where stories live. Discover now